Bahçeli Gazze yolunda vites artırdı: Revan olmazsam namerdim
İsrail'in Gazze'ye saldırıları sanat dünyasında tepki çekmeye devam ediyor. Ülkenin Venedik Bienali'nden men edilmesi için başlatılan imza kampanyasına dünya çapında sekiz binden fazla sanatçı destek verdi.
İsrail sanat dünyasında tepki görmeye devam ediyor. Geçen ekim ayından bu yana Gazze’ye saldırıları tüm dünyada tepki toplayan İsrail’in Venedik Bienali’ne katılmasına da itiraz var. Soykırım değil Sanat İttifakı (Art Not Genocide Alliance-ANGA) isimli uluslararası grubun başlattığı imza kampanyasında Gazze’de Filistinli katliamına devam eden İsrail’e 20 Nisan’da başlayacak bienalde yer verilmemesi gerektiği belirtildi. Dünya çapından sekiz binden fazla sanatçı, küratör ve yazarın destek verdiği imza kampanyasında Uluslararası Adalet Divanının (UAD) ocakta verdiği ihtiyati tedbir kararına işaret edilerek “İsrail’in Gazze’ye yönelik aylar süren saldırısı her şeye rağmen devam ederken liderleri uluslararası hukukun üstünde olduklarını ilan ediyor ve soykırım niyetlerini küstahça açıklıyorlar” dendi.
İmza kampanyasında Rusya-Ukrayna Savaşı’nın başladığı 2022’de Bienal’in Ukrayna halkının “kendi kaderini tayin hakkını ve özgürlüğünü destekleyen çok sayıda kamuoyu açıklaması yaptığına” ve Rusya’nın eylemlerinden ötürü men edilme kararı alındığına işaret edildi, İsrail için de Venedil Bienali için aynı kararın verilmesi gerektiği belirtildi.
Venedik Bienal’inin İsrail’in Filistinlilere yönelik “zulmü” karşısında sessiz kaldığı eleştirisinin yapıldığı imza kampanyasında şu açıklamaya yer verildi: “Bu çifte standart karşısında dehşete düştük. İsrail’in Gazze’ye yönelik saldırıları, tarihin en yoğun bombardımanlarından birini teşkil ediyor. Ekim 2023 sonu itibarıyla İsrail, Gazze’ye 1945’te Japonya’nın Hiroşima kentine atılan nükleer bombaya eşit güçte tonlarca patlayıcı attı. Ocak 2024’te Gazze’deki günlük ölüm oranının 21. yüzyıldaki diğer tüm büyük çatışmalardan daha fazla olduğu bildirildi.”
İsrail’i temsil eden hiçbir sanatçı ve eserin Venedik Bienal’de yer almaması gerektiği vurgulanan imza kampanyasında “İsrail devletini resmi olarak temsil eden herhangi bir çalışma, onun soykırım politikalarının onaylanması anlamına gelir. İsrail tarafından öldürülen, susturulan, hapsedilen, işkence gören ve yurt dışına ya da yurt içine seyahat etmeleri engellenen Filistinli şairler, sanatçılar ve yazarlar için ifade özgürlüğü yok. İsrail tarafından kapatılan Filistin tiyatrolarında ve edebiyat festivallerinde, ifade özgürlüğü yok. İsrail tarafından bombalanarak yerle bir edilen Gazze’deki müzelerde, arşivlerde, yayınevlerinde, kütüphanelerde, üniversitelerde, okullarda ve evlerde ifade özgürlüğü yok” dendi.