İKSV Genel Müdürü Görgün Taner: İptal kültürünün kimseye bir faydası yok
18. İstanbul Bienali’nin küratörü Iwona Blazwick olarak duyurulmuştu. Bu duyuru sonrası bienalin danışma kurulunun Defne Ayas'ı önerdiği ama İKSV'nin Ayas'ı tercih etmediği öne sürüldü. Hatta danışma kurulu üyelerinden üçü bu nedenle istifa etmiş.
İKSV Genel Müdürü Görgün Taner danışma kurulunun önerisinin tavsiye niteliğinde olduğunu ve İKSV'nin bu tavsiyelerden bağımsız hareket edebileceğini hatırlatıyor ve Blazwick'i İKSV'nin seçtiğini söylüyor.
Bu yıl 14 Eylül-17 Kasım 2024 tarihleri arasında gerçekleşecek, İstanbul Kültür ve Sanat Vakfı’nın (İKSV) düzenlediği 18. İstanbul Bienali’nin küratörü olarak yıllardır bienalin danışma kurulunda yer aldığı iddia edilen Iwona Blazwick’in seçilmesi sonrası başlayan şeffaflık sorgulaması ciddi iddialarla devam ediyor.
Bu kez de The Art Newspaper yazarı Cristina Ruiz, İstanbul Bienali’nin küratör seçimine dair çeşitli iddialarda bulundu. Ruiz, Berlin’de yaşayan Türkiye doğumlu küratör Defne Ayas’ın uluslararası uzmanlardan oluşan danışma kurulu tarafından oy birliğiyle en iyi küratör adayı olarak belirlendiğini, İKSV’nin bu öneriyi reddettiğini, kurumun Ayas yerine bienalin danışma kurulunda bulunan Iwona Blazwick’i tercih ettiğini öne sürdü.
Ruiz makalesinde, 18. İstanbul Bienali’nin İKSV tarafından açıklanmayan küratör danışma kurulunda bulunan isimleri de yazdı. Danışma kurulunda, küratörler Agustin Pérez Rubio, Yuko Hasegawa; sanat tarihçisi ve küratör Selen Ansen; sanatçı Sarkis ve Blazwick yer alıyormuş. Ruiz’in aktardığına göre Blazwick’in seçilmesinin kendilerine bildirilmesinin ardından, bienal danışma kurulunun üç üyesi istifa etmiş. Ruiz’in yazısında istifa eden danışma kurulu üyelerinin arandığı ama onların yorum yapmayı reddettiği yazıyor.
Bu istifa iddiasını Kaya Genç, Artnews’deki yazısında da dillendiriyor. Genç yazısında Agustin Pérez Rubio’nun sürecin şeffaflıktan yoksun olduğunu iddia ederek protesto amaçlı kurul görevinden istifa ettiğini yazdı. Hatta bu istifanın ardından Selen Ansen ve sanatçı Sarkis’in de Rubio’yla benzer endişeleri paylaşarak istifa sürecine dahil olduklarını belirtti.
Selen Ansen, Genç’e yaptığı açıklamada bu istifayı doğruluyor ve “Bunu yorumlamam uygun değil, Iwona Blazwick’i 2024 Bienali’nin küratörü olarak atadıktan sonra İKSV Danışma Kurulu’ndan istifa ettim. İstifamı İKSV yönetimine ve diğer danışma kurulu üyelerine gönderdim ve e-postada istifa sebebimi belirttim” diyor.
Defne Ayas, The Art Newspaper’a gönderdiği açıklamada şeffaflık vurgusu yapıyor: “Bu görev için değerlendirilmek benim için bir onurdu ve danışma kurulunun atanmamı tavsiye etmesinden dolayı müteşekkirim. Düzenlenecek bienalin küratörlüğünü yapmaktan büyük gurur duyacaktım. Bu noktada hiçbir pişmanlığım yok ve bienale başarılar diliyorum. Gelecekte aday gösterme ve seçim süreçlerinin tamamen şeffaf olmasını ve bienalin sanat dünyasının önde gelen kültürel etkinliklerinden biri olma mirasına daha uygun olmasını umuyorum.”
Ruiz, The Art Newspaper’daki yazısında Ayas’ın politik işlerinin İKSV’nin seçimini etkilediğine dair iddialar olduğunu belirtiyor ve Ayas’ın küratörlüğünü üstlendiği 56. Venedik Bienali’nde sanatçı Sarkis’in ‘Nefes’ isimli eserine yönelik sansürü hatırlatıyor.
Eserin kataloğunda suikaste kurban giden gazeteci Hrant Dink’in eşi Rakel Dink’in yazdığı mektuptaki “Ermeni Soykırımı” ifadesinin kriz yarattığını, Dışişleri Bakanlığı ile Kültür Bakanlığı’nın kataloğun dağıtılmasını önlediğini, Sarkis ve Ayas’ın da sansüre karşı durarak dağıtılmayan kataloğu bir tabut içinde toplayarak serginin bir parçası haline getirdiğini anlatıyor.
Kaya Genç’in de yazısında belirttiği gibi İKSV’nin küratör seçiminde danışma kurulundaki isimleri açıklaması 2010’lardan sonra başlayan bir gelenek. Ve danışma kurulunun verdiği kararın İKSV açısından bir bağlayıcılığı da olmayabiliyor.
İKSV Genel Müdürü Görgün Taner de Genç’e yaptığı açıklamada Blazwick’i seçenin, danışma kurulu olmadığını, İKSV’nin kendisi olduğunu söylüyor ve “Blazwick’in atanması kararı, danışma kurulunun tavsiyelerinin İKSV tarafından kabul edilmemesi üzerine İKSV tarafından alınmıştır. Danışma kurulunun bağlayıcı olmayan tavsiyelerde bulunduğu ve İKSV’nin bu tavsiyelerden bağımsız olarak hareket edebileceği unutulmamalıdır” diyor. İKSV ise Iwona Blazwick’in onu küratör olarak seçen kurulda bulunmadığını söylüyor.