Sitcomdan Hollywood yıldızlığına bir yol: Jennifer Aniston

1980’lerde küçük rollerle başlayan sinema kariyerinde doğal olarak pek çok insan Jennifer Aniston’ı fark edememişti. 1969 Los Angeles doğumlu oyuncu için kırılma noktası popüler kültür tarihinin mihenk taşlarından bir sitcom klasiği ‘Friends’ dizisi olacaktı. Televizyona damga vuran yapımda canlandırdığı Rachel Green karakteriyle hafızalara kazınan ve bu performansıyla başta Emmy ve Altın Küre olmak üzere çok sayıda ödül kazanan oyuncu için Hollywood yapımlarına geçmek çok da şaşırtıcı ve zor olmayacaktı. 1990’lı yıllardan itibaren artık sinemada genç bir fenomen hayatımızdaydı. Oyuncu, elbette bununla yetinmeyecekti.

Babası tarafından Yunan köklere sahip olan Jennifer Aniston, Reese Witherspoon gibi çağdaşları eğlence imparatorluklarına liderlik ederken o daha çok söz sahibi, sözüne önem verilen biri olmayı seçti, Ancak bunu yaparken çok da ön planda durmamayı tercih ettiği. The Wall Street Journal’da çıkan bir portre yazısı, oyuncunun tam da bu yönüne odaklanıyor ve soruyor: Sitcom oyunculuğundan Hollywood’a yön veren isimlerinden birine nasıl dönüştü?

Jennifer Aniston gerçek hayattaki karakterini diziye yansıtıyor

Jennifer Aniston, Hollywood’da aktris-yapımcılar her yerdeyken bir yapım şirketi kuran ancak yakın zamana kadar kendisini bu ikili rolüyle ön plana çıkmayan bir emektar desek yeridir. Hollywood yıldızı şimdi yeni projelerle yapım şirketini büyütmeye hazırlanıyor.

Yıldız oyuncu Jennifer Aniston ve yol arkadaşı Reese Witherspoon, eylül ayında Apple TV+’ta üçüncü sezonuyla ekranlara dönmesi beklenen Apple Original dizisi ‘The Morning Show’un başrol oyuncuları ve yürütücü yapımcıları. Apple’ın TV yayıncılığına başlamasında kilit rol oynayan bu girişimin gerçekliği yansıtma gibi bir alışkanlığı var. Program, #MeToo hareketinin patladığı dönemde cinsel tacize odaklanıyordu. Pandemi 2. sezon anlatısını yönlendirdi.

Dizide, tıpkı gerçek hayatta olduğu gibi güçlü bir figür çizen Alex Levy adlı gazeteci rolüyle karşımıza çıkan Jennifer Aniston, bu senaryoya gündelik yaşantısında da aşina. “Dünyamda, kariyerimde, hak ettiğin ve istediğin şey için ayağa kalkmanın agresif, kavgacı, şirret ya da duygusal olmak olmadığını fark ettiğim bir zaman vardı. Bu ortaya çıkarması zor bir kas. Ayrıca sevilmek ve saygı görmek de. Bunu başarmak zor.” diyor 54 yaşındaki oyuncu.

Jennifer Aniston, süper kahraman piyasasına girmemesine ya da Friends’teki Rachel kadar uzun süreli roller kapmamasına rağmen uluslararası bir isim olmayı başardı. Sahip olduğu şey, Hollywood’un orta yaştaki kadınları ne kadar sık kenara ittiği düşünüldüğünde özellikle önemli bir başarı ve de kalıcı güç.

Gwyneth Paltrow yalnız kalmak istemiyor: Evinin odaları için Airbnb’den kiracı arıyor