17 yıllık eşine böbreğini verdi: Anne olmak kadar kutsal

Antalya'da kronik böbrek yetmezliği hastası dişhekimi Zeynep Şengün 17 yıllık eşi Alperen Şengün'ün bağışladığı böbrekle yaşama tutundu. Eşine can olan Alperen Şengün "Bence bu çocuk doğurmak, anne olmak kadar kutsal bir şey" dedi.

Sağlık 27 Mart 2024
Bu haber 1 ay önce yayınlandı

Diş Hekimi Zeynep Şengün 2007’de yazılımcı Alperen Şengün ile hayatını birleştirdi. İki çocuk annesi ve diyabet hastasıydı Zeynep Şengün, 2023 Temmuz’da da enterit (ince bağırsak iltihabı) rahatsızlığı geçirdi. Sağlık durumu kötüleşen Zeynep Şengün’e 15 Ağustos’ta Akdeniz Üniversitesi Hastanesi’nde akut böbrek yetmezliği teşhisi kondu. Şengün’ün altı-yedi aylık tedavisinden sonuç alınamayınca hastalık kronik böbrek yetmezliğine dönüştü. Diyaliz tedavisi ya da organ nakli önerilen Zeynep Şengün’e eşi Alperen Şengün bağışçı oldu. Doku uyumu olduğunun da belli olmasıyla Akdeniz Üniversitesi Prof. Dr. Tuncer Karpuzoğlu Organ Nakli Merkez Müdürü Prof. Dr. Bülent Aydınlı ve ekibi eşinden alınan böbreği Zeynep Şengün’e nakletti.

İkinci yaşamında iki bayram

14 Mart Tıp Bayramı’nda eşinin böbreğiyle yaşama tutunan Zeynep Şengün yaşadığı süreci anlattı. Şengün “Geçen sene 15 Temmuz’dan sonra çok ağır enterit ve ishal vakası yaşadım. O dönemde bebeğim de rahatsızlandı. Onunla ilgileneceğim derken kendimi boşladım. Böbreklerim çok susuz kaldığı için böbrek yetmezliği başladı. Akut böbrek yetmezliği teşhisiyle bir hafta kadar hastanede yattım. Fakat değerlerim düzelmedi. Daha sonra hocalarımız beni konseyin kontrol listesine dahil etti. Altı-yedi ay kontrol devam edildi. Kontrollerimde her ay düzenli kan tahlillerimi yaptılar, ama böbreğim geri dönmedi, maalesef kroniğe çevirdi. Doktorlarımız ‘Ya diyaliz ya da organ nakli’ dedi. Hiç diyaliz almamıştım. Eşim sağ olsun, böbrek nakli ol dedi ve bana donör oldu. 14 Mart’ta nakil oldum. Hkim olarak bayramımdı, ikinci bayramım oldu” diye konuştu.

‘Tek böbreğin problem olmayacağı anlatıldı’

17 yıllık hayat arkadaşının donör olmasıyla yaşadığı hisleri anlatan Zeynep Şengün “İnsan ister istemez endişeleniyor. Doktor da olsam bu benim branşım olmayan bir alan. Onun sağlığı açısından endişe duydum ilk başta. Ben zaten sağlığımı yitirmiş, potansiyel diyaliz hastasıydım. Eşim organı verirse onun sağlığında da problem olur mu diye düşündüm. Çünkü iki çocuğumuz var. Onların başında sağlıklı ebeveyn olması gerekiyor. Doktorlarımız tek böbreğin iki böbrekten farkı olmayacağını, eşimin problem yaşamayacağını anlattığında çocuklarımız için sağlığıma kavuşmak üzere böbrek nakline karar verdik” dedi.

‘Aşk, sevgiye dönüşüyor’

Evlenirken ‘Hastalıkta ve sağlıkta evet’ dediklerini hatırlatan Zeynep Şengün “Evlilikler tabii ki aşkla başlıyor. Bir müddet sonra yaşanmışlıklarla sevgiye dönüşüyor. Eşinizi anne, baba, kardeş ve eş gibi, her şekilde seviyorsunuz. Çok şükür sağlam bir evliliğimiz var. Ona organ gerekse ben de hiç düşünmezdim. Sevgi her zaman her şeyin önünde” diye konuştu.

Kendisi gibi böbrek yetmezliği şikayeti olanlara tavsiyelerde bulunan Şengün “Böbrek yetmezliği çok sinsi ilerleyen bir rahatsızlıkmış. Böbreğinize dair en ufak bir şüphe, kronik rahatsızlığınız varsa sık aralıklarla nefroloji doktorunuza başvurun. Rutin kontrollerinizi yaptırın. İlerledikten sonra geri dönüşü olmayan bir hastalık. Bol su için, beslenmenize dikkat edin. Sağlıklı bir yaşam, düzenli kontrollerle her şeyin çaresi var” dedi.

‘Organ bağışı anne olmak kadar kutsal’

Organ bağışı çağrısı yapan Zeynep Şengün “Canlı vericiniz varsa doktorlarınız bunu uygun hastaya nakledene kadar uğraşıyor. Çapraz nakil operasyonları olabiliyor. Size uyan böbrekle, vericinizin böbreğiyle çaprazlıyor doktorlarımız. Bir diğer seçenek kadavradan organ nakli. Beyin ölümü gerçekleşmiş insanlardan organ nakli yapılabiliyor. Bunun için ancak vericinin ya da ailesinin onayı gerekiyor. Bedenimiz öldükten sonra çürüyor. Çürüyecek bir organın hayat vermesi çok muhteşem. Bence çocuk doğurmak, anne olmak kadar kutsal bir şey bu. Birine can veriyorsunuz, sağlık veriyorsunuz. Zaten daha önce organ bağışı yapmıştım. Kemik iliği dahil tüm bağışlara herkesi yönlendiriyorum. Lütfen herkes organ bağışı konusunda duyarlı olsun. Ben 42 yaşındayım, belki hayatımın ortasındayım ama çok genç insanlar, çocuklar, hatta henüz kilosu tutmayıp ameliyat olamayan insanlar var” diye konuştu.

‘Organ bağışıyla sevdiğiniz insana dokunuyorsunuz’

Alperen Şengün eşinin rahatsızlığının böbrek yetmezliğine doğru gittiğini anladıklarında bağışçı olmaya karar verdiğini anlatarak “Böbrek nakli olur, bir şekilde çözümünü üretiriz dedim. İnsanlar bazen ameliyatlardan çekinebiliyor. Bıçak altına yatmaktan korkabiliyor. Eşim dişhekimi olmasına rağmen implant tedavisi yaptırmaktan bile korkardım. Ameliyat olduktan sonra en ufak ağrı, sızı hiçbir şey hissetmedim. Organ bağışıyla sevdiğiniz insana dokunuyorsunuz, bu çok önemli. Mutlaka organ bağışından korkmayın, çekinmeyin. Eşime düşünmeden böbreğimi verdim. Evlilik iyi günde ve kötü günde beraber olmak demek. O yüzden eşime böbreğimi verirken hiç düşünmedim” dedi.

Çocukları istismar etmiş, birinin cinsel organını koparmıştı: 'Sünnet oldunuz mu?' diye sormuşÇocukları istismar etmiş, birinin cinsel organını koparmıştı: ‘Sünnet oldunuz mu?’ diye sormuş

10Haber bültenine üye olun, gündem özeti her sabah mailinize gelsin.