Demir kafeste 70 yıl: Çocuk felci hastası Paul, buna 78 yıl dayandı

Çocuk felci nedeniyle 70 yıl demir akciğer makinesine bağlı bir hayat geçiren, hayatının zor dönemlerinden geçenlere "Her şey güzel olacak" tesellisi veren Paul Alexander 78 yaşında hayatını kaybetti.

Popüler 14 Mart 2024
Bu haber 2 ay önce yayınlandı
Paul Alexander. Fotoğraf: GoFundMe

Altı yaşında çocuk felci geçirdikten sonra son 70 yılının büyük kısmını demir akciğer makinesinde geçiren Paul Alexander avukat ve yazar olarak hayata meydan okudu. Birçok insana ilham olan bu meydan okuma pazartesi günü ölümle son buldu. Ölüm haberini barınma ve sağlık masraflarının karşılanmasına yardımcı olmak amacıyla kurulan GoFundMe sayfasından kardeşi Philip Alexander duyurdu.

Paul neden öldü henüz belli değil. Ama üç hafta önce Covid-19 enfeksiyonu nedeniyle hastaneye yatırıldığını biliyoruz. Gerçi ölmeden önce yaptırdığı son testte sonuçları pozitif değildi. 78 yaşında ölen Paul için The Guardian’da dört yıl önce bir yazı yayınlandı. Bu yazıda şöyle bir pasaj vardı:

“Koronavirüs kaparsa bu virüsün onu öldürme ihtimali yüksek ama Paul pandeminin başından beri çok büyük bir değişiklik yaşamadı. Sonuçta hayatının büyük kısmını bir makinenin içinde geçirmişti. Paul’e Covid-19’dan endişe duyup duymadığını sorduğumda ‘Evet ama bu konuda o kadar endişelenmiyorum. Zaten çok kez öldüm, ölüyorum. Herhangi bir fark yok’ demişti.”

1952 yazı hayatını değiştirdi

1952 yazı Teksas için cehennemi andıran bir yazdı. 25 gün 38 derecenin üstünde seyretti sıcaklıklar, “serin” denebilecek günlerin bile serin olmadığı zamanlardı… Üstelik tüm bu sıcağa rağmen havuzlar kapalıydı. Sadece havuzlar da değil, sinemalar, barlar, bovling salonları, hepsi… Kilise hizmetleri bile askıya alınmıştı. Sebebi yaygınlaşan çocuk felci salgınıydı. Altı yaşındaki Paul da istisna değildi. Paul ilk enfeksiyonunu atlattı ama çocuk felci yüzünden boynundan aşağısı neredeyse tamamen felç oldu. Teşhisten sonra hayatta kalması beklenmiyordu ama o direndi.

ABD’de 1916 yılından itibaren her yaz belli başlı bölgelerde çocuk felci pandemisi yaşanıyordu zaten. Ama 40’lı, 50’li yıllarda virüsün yarattığı bilanço çok daha büyüktü. Her yıl 15 bin çocuk çocuk felci oluyordu. Yine aynı dönemde dünya genelinde 600 bin çocuk bu hastalığın pençesine düştü.

Belki hayatının büyük bir kısmını hareket edemediği bir makinenin içinde geçirmesi gerekti ama demir akciğer makinesi denen u cihazda geçirdiği ömrü onu üniversiteye gitmekten, hukuk diploması almaktan ve 30 yılı aşkın süre avukatlık yapmaktan alıkoyamadı.

Paul’u hayata bağlayan cihaz

Paul’un deyimiyle “eski demir atı” olan demir akciğer makinesi tekerleklerle sonlanan metal ayaklarla yükseltilmiş, yandaki pencerelerinden içinin görülebildiği bir cihazdı. Yaklaşık 300 kg ağırlığındaki makineyi açmak için bakıcıların baş kısmındaki contaları sökmesi, onu iç yatakta kaydırması gerekiyordu. Pencereleri, basınç valfleri, silindirik şekliyle tam bir minyatür denizaltı izlenimi veriyordu alet.

Makine de tıpkı Paul gibiydi, başta makinenin içindeki insanların dayanabileceğini kimse düşünmüyordu ama alet 1928 yılında dayanılacak şekilde tıp mühendisi Philip Drinker ve fizyolog Louis Shaw tarafından Harvard’da icat edilmişti. Drinker prematüre bebekler koğuşundaki arızalı klimaya bakmak için Boston Çocuk Hastanesi’ne gelmiş, burada çocuk felci koğuşunda gördüklerinden etkilenerek evine dönmüştü. İcadı çalışamayan göğüs kaslarının işini gören bir mekanizmaydı ve ölmesine kesin gözüyle bakılan binlerce çocuğun hayatta kalmasını sağlıyordu.

Boynundan aşağısı felç olduğu için diyaframının onun için yapamadığını artık demir akciğer makinesi yapıyordu. Paul sırtüstü yatıyor, başı bir yastığın üstünde, vücudunun geri kalanı metal bir silindirin içinde kalıyordu. Hava motorla çalıştırılan deri körüklerle silindirin içine emiliyordu. Vakumun yarattığı negatif basınç ciğerleri genişlemeye zorluyordu. Hava geri pompalandığında da basınç değişimi ciğerlerini hafifçe söndürüyordu. Paul’ü hayatta tutan mekanizma işte buydu.

Cihaz zamanla çocuk felcinin yıkıcı sonuçlarının simgesi haline geldi. Sadece en kötü durumdaki hastalar makinenin içine giriyordu, çıkmayı başarırlarsa bunu ömür boyu takip edecek bir sakatlık takip ediyordu. 1955’te çocuk felci aşısı devreye girip de ABD genelinde çocuklara aşı uygulanmaya başlayınca hastalığın görülme sıklığı da makinenin görünürlüğü de azaldı ki, aşıdan kısa süre önce 1952 yılında Kopenhag’daki çocuk felci salgını sırasında bir anestezistin icat ettiği daha invaziv ve çok daha küçük pozitif basınçlı vantilatörlerle tedavi edildi hastalık. Bu vantilatörler havayı doğrudan boğazdan aşağıya sarkıtılan bir tüp aracılığıyla akciğerlere iletiyordu.

Paul yeni vantilatörlere geçememişti, çünkü göğüs kasları başka makine kullanamayacak kadar hasarlıydı. Son demir akciğer cihazları 1960’larda üretildi ve tarihe karıştı. Demir akciğer makinesini İngiltere’de kullanan son hasta Aralık 2017’de 75 yaşındayken öldü. ABD’de ise Paul dışında makineyi kullanan sadece bir kişi kaldı.

TikTok’ta hayatından kesitler sundu

Sekiz yaşındayken bakıcısı ona kendi başına nefes almayı öğrenmesi karşılığında yavru köpek sözü vermiş. Bu motivasyonla havayı “balık gibi yutarak” ve ciğerlerine çekerek üç dakikaya kadar tutmayı öğrenmiş. Yıllar sonra kitabını yazdığında adını “Bir Köpek Uğruna Üç Dakika” koyacaktı. Bu ilk deneme sayesinde zamanla demir akciğer makinesinin dışında kalabildiği süreler arttı.

Demir akciğer cihazının içindeki fotoğrafını gören herkesin aklına muhtemelen hayatını nasıl geçirdiği sorusu geliyordur. 21 yaşında Dallas’taki bir liseden derslere fiziken katılmadan mezun olan öğrencilerdendi. Birkaç üniversiteden ret aldıktan sonra Dallas’ta Güney Metodist Üniversitesi’ne girdi. Sonra Texas Üniversitesi’nde hukuk okuluna gitti. 40 yıl boyunca Dallas ve Fort Worth’te avukatlık yaptı. Müvekkillerini savunurken felçli vücudunu dik tutan modifiye edilmiş bir tekerlekli sandalyede duruyordu. 

Paul ocak ayında bir TikTok hesabı açtı ve başkalarının da yardımıyla hayatını nasıl geçirdiğini gösteren videolar oluşturmaya başladı. Makinenin içindeyken yeme ve içme gibi temel ihtiyaçları için başkalarının yardımına ihtiyacı vardı. TikTok’taki videolarında nasıl avukatlık yaptığını gösteren videolar da vardı. Paul bir videosunda da makinedeki yaşamanın duygusal ve zihinsel zorluklarını detaylandırmıştı: “Yalnızlık… Bazen çaresiz hissediyorum, çünkü kimseye dokunamıyorum. Ellerim hareket etmiyor. Tek tük durumlar dışında kimse bana dokunmuyor, ki bu benim için çok önemli.”

Paul’e yıllarca anksiyete ve depresyonla mücadele eden insanlardan e-postalar ve mektuplar yağdı. “Hayat” diyordu Paul; “Olağanüstü bir şey. Sadece dişinizi sıkın. Her şey güzel olacak.”

Ölümünden önce 31 Ocak’ta yayınladığı başka bir videoda da destek mesajlarına şaşırıp duygulandığını şu sözlerle anlattı Paul: “Beni gerçekten önemseyen birileri varmış gibi hissediyorum. Keşke her birinize sarılabilseydim.” Öldüğünde TikTok hesabında 300 bin takipçisi ve 4.5 milyondan fazla beğeni vardı Paul’ün.

57 kişi öldü, 17 yıl sonra dava kapandı... Davanın avukatı 'Asıl sorumlular sıyrıldı' dedi57 kişi öldü, 17 yıl sonra dava kapandı… Davanın avukatı ‘Asıl sorumlular sıyrıldı’ dedi

10Haber bültenine üye olun, gündem özeti her sabah mailinize gelsin.

İlgili Haberler