CHP heyeti Esenyurt’ta nöbette: Suç duyurusunda bulunuldu

CHP heyeti, Belediye Başkanı Ahmet Özer’in tutuklanması ve yerine kayyım atanmasıyla başlayan Esenyurt nöbeti sürüyor. Nöbette konuşan CHP Genel Başkan Yardımcısı Özgür Karabat “Hiçe saydığınız demokrasidir, anayasadır, millet iradesidir” dedi.

Siyaset 5 Kasım 2024
Bu haber 1 ay önce yayınlandı

CHP’lilerin Esenyurt Belediyesi’ne kayyım atamasına karşı nöbeti sürüyor. Öte yandan CHP Kağıthane İlçe Örgütü, dün meclis toplantısında çıkan kavga ve darpla ilgili İstanbul Adliyesi’nde suç duyurusunda bulundu. Darp edilen İBB ve Kağıthane Belediye Meclis Üyesi Soner Berberoğlu “Dün genel merkezimizin 39 ilçeye gönderdiği bildiriyi okurken Milliyetçi Hareket Partisi ve AK Parti meclis üyelerinin fiziki saldırısına uğradık. Biz Esenyurt’ta yapılan haksızlığa karşı elimizden geleni yapacağız, direnmeye devam edeceğiz, kayyuma geçit vermeyeceğiz, Kağıthane’de faşizme de geçit vermeyeceğiz” dedi.

CHP Genel Başkan Yardımcısı ve İstanbul Milletvekili Özgür Karabat, CHP İstanbul İl Başkanı Özgür Çelik, CHP Milletvekilleri Enis Berberoğlu ve Gamze Akkuş İlgezdi ile diğer yöneticilerden oluşan CHP heyeti bu sabah meclis üyeleriyle birlikte belediye binasına girmek istedi. Ancak polis barikatıyla karşılaştı.

Ardından yapılan basın açıklamasında iktidarın kayyım politikası kınandı.

Polis barikatları önünde heyet adına açıklama yapan CHP Genel Başkan Yardımcısı Özgür Karabat “Hiçe saydığınız demokrasidir. Hiçe saydığınız anayasadır. Hiçe saydığınız kutsal olan millet iradesidir… FETÖ’yle mücadeleyle ilgili korunmuş bir kanun hükmünde kararname bugün Türkiye’nin her tarafında demokrasiye darbe olarak uygulanmaktadır” dedi.

Özgür Karabat şunları söyledi:

“Hepinizin bildiği gibi yine bugün belediyeye gitmek istedik. Sabahleyin sadece il başkanımız ve ben İstanbul üçüncü bölgenin seçilmiş milletvekili olarak bir belediyeyi ziyaret etmek istedim. Ancak sizlerin de gördüğü gibi il başkanımızla birlikte engellendik. Daha sonra meclis üyelerimiz kanuni haklarını kullanmak üzere buraya geldi. Kimliklerini ibraz ederek belediyeye gitmek istediler ancak onlar da engellendi. Belediye meclis üyelerimiz denetleme görevini yapmak istedikleri halde buradan polis bariyerlerinden geçemedi. Hemen şunu söylemek istiyoruz. Bu kadar güvenlik önlemi eğer sınırlarda alınsaydı en büyük mülteci problemini yaşayan Esenyurt bugün bu mülteci problemini yaşamazdı. Sormak istiyoruz, kimi kimden korumak istiyorsunuz? Seçilmiş belediye meclis üyelerinin kanuna haklarını engelleyerek mi Esenyurt’ta kayyumu korumak istiyorsunuz? Seçilmiş milletvekillerinin belediyeye gelmesini engelleyerek bir siyasi partinin il başkanını, Cumhuriyet Halk Partisi’nin İl Başkanı’nı belediyeye sokmasını engelleyerek mi Esenyurt Belediyesi’ni korumak istiyorsunuz?

Hemen şunu söylemek isterim. Şafak operasyonlarıyla bir şekilde gözaltına alınan yine hiçbir kuvvetli hiçbir ciddi dayanağı olmadan tutuklanan belediye başkanımızın arkasındayız. Ve şunu söylemek isteriz kayyum gidecek Ahmet Özer gelecek. Arama hukuksuz. Savcılıktaki iddianamelerin mesnetsiz olduğunu herkes gördü. Bir yargı darbesi süreciyle karşı karşıyayız. Bir kumpas süreci ile karşı karşıyayız. Vatandaşın mutfaktaki sorunlarını çözemeyenlerin kumpas mutfaklarını kurduklarına tanıklık ediyoruz değerli arkadaşlar. Şunu söylemek isteriz ki hiçe saydığınız demokrasidir. Hiçe saydığınız anayasadır. Hiçe saydığınız kutsal olan millet iradesidir. Ve biz o millet iradesine sahip çıkmaya devam edeceğiz.”

“Türkiye savruluyor. AKP Türkiye’yi yönetemiyor bir yönetim kriziyle karşı karşıyayız. Vatandaşların temel sorunlarına çözüm üretemeyenlerin temel derdi tek derdi bir kişinin iktidarını devamını sağlamak olmuş. Ve bütün bu yaşadıklarımız bir kişinin iktidarını sağlamak üzeredir” ifadelerini kullanan Karabat şöyle devam etti:

“Onun iktidarını daimi hale getirmek üzeredir bütün yaşadıklarımız. Buna geçit vermeyeceğiz. Cumhuriyetin ikinci yüzyılında elbette daha kuvvetli barış diyeceğiz, daha kuvvetli Cumhuriyet diyeceğiz, daha kuvvetli adalet diyeceğiz. Ve şuna inanıyoruz ki hak, hukuk mücadelemiz bir şekilde sonuçlanacak ve burada bütün bu kanunsuz emir verenleri uyarıyorum. Tüm bu kanunsuz emirlere karşı arkadaşlarınız hukukçularımız suçsuz duyurusunda bulundular. O suç duyurularının gereği elbette yerine getirecektir. Bugün burada bizi emniyetin çalışanlarıyla karşı karşıya bırakanlara şunu söylüyorum. Eğer yüreğiniz yetiyorsa eğer yüzünüz varsa bu emniyetin çalışanlarını buraya göndermeyin. Eğer yüzünüz varsa eğer yüreğiniz varsa karşınıza siz çıkın siz gelin buraya siz. Biz gücümüzü millet iradesinden alıyoruz. Halkın iki kişisinden birinin oyunu alan belediye başkanını hukuksuz bir şekilde tutukladınız. Gücünü milletten alanların yenilmeyeceğini biliyoruz.

Buradan kendisini olağanüstü hal valisi ilan etmiş gibi davranan kayyıma sesleniyorum. Bakın yayınladığınız genelgeler yasaya aykırıdır. İtiraf ettiğiniz anayasanın 31’inci maddesi burada uygulanamaz. Ne belediye meclisi herhangi bir idari mahkeme tarafından feshedilmiş bir Danıştay tarafından ne de belediye meclisi üyeleri ile ilgili herhangi bir suç istinadı vardır. Dolayısıyla bu yasaya aykırıdır. Aynı zamanda hepimizin bildiği gibi belediye meclis organları anayasayla tarif edilmiştir. Dolayısıyla anayasayla tarif edilmiş organların görevinin yapılmasını engellemek anayasal bir suçtur ve gerekli suç duyurusunda bulunacağımızı bir kez daha buradan belirtmek istiyorum değerli arkadaşlar. Kayyum kendisi aynı zamanda anayasada da tartışmalı olan, anayasaya aykırı olan bir kanun hükmünde kararnameyle atanmıştır. Şunu söylemek isterim ki FETÖ’yle mücadeleyle ilgili korunmuş olan bir kanun hükmünde kararname bugün Türkiye’nin her tarafında demokrasiye darbe olarak uygulanmaktadır. O yüzden hem kayyum yasal ve anayasal değildir hem de bugün yaptığınız meclis üyelerini içeri almama yasal ve anayasal değildir.

‘Meclis üyelerimiz görevini yapmaya devam edecek’

Bugün belediye meclis üyelerimiz kimliklerini emniyet mensuplarına gösterdi. Şimdi size de gösteriyorlar. Bu kimliklerle Esenyurt Belediyesi’ne gidip kayyuma soru sormak istediler. Sözlü soru yazılı soruyu vermek istediler ama engellendiler. Yasal görevleri, anayasal görevleri bizzat kayyum tarafından verilen emirlerle, emniyet güçlerince uygulandı. Buradan söylüyorum kanunsuz emre uymayın bu bir kanunsuz emirdir. Ve belediye meclis üyelerimiz görevimi yapmaya devam edeceklerdir. Bütün bu belediye meclis üyeleri içeri alınmazken içeride kimlerin tur attığını biliyoruz. Kimleri içeriye aldığınızı biliyoruz.

Esenyurt’u daha önce talan edenlerle yeni talan etme planlarınızı biliyoruz. Esenyurt’un iştahınızı arttırdığını biliyorum. Arkadaşlar belediye binasının yanındaki üniversite kimin? Kadıoğlu’nun. Şimdi bu iki binanın yan yana yapılması, size Esenyurt’un nasıl talan edildiğini göstermiyor mu arkadaşlar? Esenyurt’u talan edenlerin, günler öncesinden iştahlandığına hepimiz tanıklık ettik. Ve Esenyurt’un yaklaşık 11 milyarlık bütçesi birilerinin ağzını sulandırıyor olabilir. Esenyurt’u kentsel rant alanı kentsel rant alanı olarak görenler var. Esenyurt’u görünce biz burada insanların yaşadığı hali görünce gerçekten gözlerimiz doluyor. Ama onlar Esenyurt’u görünce onlar doların yeşili anlıyorlar ve gözleri dolar dolar oluyor bunu da biliyoruz değerli arkadaşlar. Şunu söylemek isterim ki 86 milyonun geleceğini, 16 milyonunun geleceğini bu zorbalığa teslim etmeyeceğiz. Ve biliyoruz ki 16 milyonun gücü de 86 milyonun gücü de Esenyurtlunun gücü de bir kişiden daha fazladır. Bunu biliyoruz. Bu kayyumcu kafa gidecek. Gücünü milletten alanlar, kutsal müdahalesi, millet iradesine alanlar kazanacak.

Ve biz yine kuvvetli bir şekilde söylüyoruz ki hem Esenyurt’u savunacağız, hem sizin sisteminiz vatandaşın yoksul, harap, kitap içinde aç olduğu sorunu her gün söyleyeceğiz. Her gün bu ülkenin gençlerinin yurt dışına gittiklerini, burada iş bulamadıklarını işsizlik problemi olduğunu hem buralardan hem meclis güçlerinden söyleyeceğiz. Ve şunu biliyoruz ki sizin derdiniz vallahi de millet değil, billahi de millet değil. Bizim derdimiz millet, bizim derdimiz vatan. Sizin derdiniz vatan değil değerli arkadaşlar bunu biliyoruz. Bu ülkenin en büyük hazinesi hukuk sistemi ve demokrasisi ve cumhuriyettir. Ve bugün şunu büyük bir bilinçle söylüyorum. Bu ülkede bugün demokrasiye, hukuka, cumhuriyete sahip çıkmak en büyük milliyetçiliktir değerli arkadaşlar. Eğer demokrasiye sahip çıkmıyorsan, eğer hukuka sahip çıkmıyorsan senin vatanseverliğinden şüphe ederim. Dolayısıyla bugün demokrasiye, darbe vuranlar gayri millidir.

Vatansever değildir arkadaşlar. Karanlıkla mücadelemize devam edeceğiz. Daha önce partimiz, mücadele hakkımızı açıkladı. Bugün yine buradaki milletvekillerimizle, Sayın Gamze Akkuş İlgezdi’yle, Sayın Enis Berberoğlu’yla birlikte ve parti yöneticilerimizle, il başkanımızla birlikte. Öncelikle Sayın Ahmet Özer tarafından yapılan aşevini ziyaret edeceğiz. Daha sonra muhtarlarımızı ziyaret edeceğiz ve yine daha sonra da gazilerimizin derneğini ziyaret edeceğiz. Ve onlara şimdi size sabah giden arkadaşlarımız geldiler cezaevinden. Avukat arkadaşlarımız, Yüksek Disiplin Kurulu üyelerimiz. Ahmet Özer’in size dostça selamları var. Tekrar buraya geleceğine inanıyoruz. Buradan Silivri’ye, Silivri’deki Ahmet Özer’e ve demokrasi tutuklularına, diğer demokrasi tutuklularına selam olsun diyorum. İstiklal Marşı’nın da dediği gibi, korkma diye başlıyoruz her güne. Bu ülke için, bu ülkenin demokrasi için, hukuk için mücadele etmekten hiç korkmayacağız. Korkma, sinme, mücadeleye devam. Şunu biliyoruz ki egemenlik kayıtsız şartsız milletindir.”

Suç duyurusunda bulunuldu

Kağıthane Belediye Meclisi toplantısında, CHP’li üyelerin belediyelere kayyum atanmasına yönelik kınama metnini okuduğu sırada kavga çıkmış, CHP’li iki üye yaralanmıştı. Gelişmeler üzerine CHP Kağıthane İlçe Başkanı Cihan İlim Yeşildağ, Belediye Meclis Üyesi Bedirhan Doğru ile birlikte İstanbul Adliyesi’nde suç duyurusunda bulundu.

Suç duyurusu sonrasında adliye önünde açıklama yapan CHP Kağıthane İlçe Başkanı Cihan İlim Yeşildağ şunları söyledi:

“Dün Kağıthane Meclisi’nde yaşanan olaylar üzerine bugün belediye meclis üyeleri arkadaşlarımızla beraber Çağlayan Adliyesi’ne suç duyurusunda bulunduk. Esenyurt Belediye Başkanımız Ahmet Özer’in hukuki hiçbir izahı olmayan, uyduruk gerekçelerle tutuklanması ve yerine seçmenden hiçbir yetki almamış, hukuksuz bir kayyumun atanması, devletimiz ve milletimiz adına utanç verici bir seçmen iradesini gaspıdır. Bu tutumu demokrasinin halk iradesinin ve hukuk düzeninin çiğnenmesinden başka bir şey değildir. Devletin verdiği temiz kağıdıyla aday gösterilen adli sicil arşiv kaydı bile olmayan Esenyurtluların helal oylarıyla seçilen başkanımıza reva görülen ve halkın iradesini yok sayan bu kararı reddediyoruz.

Siyasi iktidarın yargıyı istediği gibi kullanarak kendi çıkarlarına göre hukuk dışı süreçler işletmesini asla kabul etmiyoruz. Kapalı kapılar ardında toplumsal birlik ve bütünlüğümüzü siyasi kumpas operasyonlarıyla müdahale etmek isteyenlere karşı çok kuvvetli bir mücadele sergileyeceğiz. Ahlaksız, hukuksuz ve gayri meşru baskılara asla boyun eğmeyeceğiz. Cumhuriyet Halk Partisi Türkiye’nin birinci partisidir. 31 Mart 2024 seçimlerinde halkın büyük desteğini kazanarak işbaşına gelen Cumhuriyet Halk Partisi belediyeleri demokratik yollardan yönetime gelmiş ve yetkisini yalnızca ve yalnızca milletten almıştır. Ancak bugün halkın sandıktan çıkan iradesini yok sayan bu siyasi operasyonla halk iradesi gasp edilmekte, halkımızın seçme ve seçilme hakkı ayaklar altına alınmaktadır.

Dün Kağıthane Belediye Meclisi’nde 39 ilçede ortak metni okuyan belediye meclis üyelerimize fiili saldırıda bulundular. Üç belediye meclis üyemiz, bir ilçe belediye başkan yardımcımız darp edilmiştir. Tehdit içeren sözlü müdahalelerle beraber Kağıthane Belediye Meclisi çatısı altında arkadaşlarımıza fiziki saldırıda bulundular. Kürsü kullanma hakkımız gasp edildi. Halkın kürsüsünü kimse gasp edemez. Bunu kabul etmiyoruz. Hiçbir arkadaşımızın ne terör örgütleriyle ne de FETÖ’yle hiçbir şekilde bağlantısı yoktur. Cumhuriyet Halk Partisi olarak her türlü baskıya ve hukuksuzluğa karşı halkımızın iradesini savunmaya, demokrasiyi korumaya kararlıyız.”

Darp edilen İBB ve Kağıthane Belediye Meclis Üyesi Soner Berberoğlu da ANKA’ya yaptığı açıklamada, “Dün genel merkezimizin 39 ilçeye gönderdiği bildiriyi okurken Milliyetçi Hareket Partisi ve AK Parti meclis üyelerinin fiziki saldırısına uğradık. Biz Esenyurt’ta yapılan haksızlığa karşı elimizden geleni yapacağız, direnmeye devam edeceğiz, kayyuma geçit vermeyeceğiz, Kağıthane’de faşizme de geçit vermeyeceğiz” dedi.

CHP Kağıthane Meclis Üyesi Filiz Yıldırım ise söz hakklarını kullanırken önce sözlü, sonra fiziki müdahaleye maruz kaldıklarını belirterek darp edilen Soner Berberoğlu’nu kurtarmaya çalıştığı esnada kafasına yumruk atıldığını, kendisinin de darp edildiğini söyledi.

Ahmet Özer tutuklanmıştı

Cumhuriyet Halk Partili (CHP) Esenyurt Belediye Başkanı Ahmet Özer çarşamba gece saatlerinde çıkarıldığı mahkemece “PKK/KCK terör örgütü üyesi olmak” suçlamasıyla tutuklanmıştı.

Özer aynı gün sabah saatlerinde evinde gözaltına alınmıştı.

İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı Terör ve Örgütlü Suçlar Soruşturma Bürosu’nun PKK/KCK’nın mensup ve faaliyetlerinin tespit edilmesine yönelik yürüttüğü soruşturmada Özer’in “iletişim dinlenmesi tedbiri sonucu elde edilen konuşma dökümleri, fiziki takip tutanakları, banka hesap hareketleri ve örgüt yöneticileriyle yoğun ve süreklilik arz edecek şekilde organik bağ kurarak üzerine atılı suçu işlediği” kaydedilmişti.

Başsavcılığın talebi üzerine İstanbul Nöbetçi Sulh Ceza Hakimliği’nden arama kararı çıkarılmıştı.

Özer’in 10 yıllık zaman diliminde PKK mensuplarıyla birçok irtibatı tespit edildiği, 694 kez PKK’lılarla görüştüğü, 14 kez de Kongra-Gel eşbaşkanı Remzi Kartal’la irtibat kurduğu söylenmişti.

Esenyurt Belediyesi abluka altında: CHP’lilerin girişi engellendi, tabela indirildiEsenyurt Belediyesi abluka altında: CHP’lilerin girişi engellendi, tabela indirildi

10Haber bültenine üye olun, gündem özeti her sabah mailinize gelsin.