Erdoğan, İstanbul’da deprem dönüşümünü başlattı
Cumhurbaşkanı Erdoğan Diyarbakır'da konuştu. DEM Parti'nin tabanına seslenen Erdoğan "Son 21 yılda attığımız her demokratik adımı engellemek için karşımıza dikilen CHP’yi utanmadan Kürt kardeşlerimize umut diye pazarlıyorlar" dedi.
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan dün Diyarbakır’daydı ve Diyarbakırlıların geçen seçimde kendisine değil Kemal Kılıçdaroğlu’na oy vermiş olmasına sitem etti. ‘Diyarbakır’da bu kardeşinize yüzde 28,5 ve tek parti faşizminin bugünkü temsilcisi CHP adayına yüzde 71,5 oy çıkmışsa durup üstünde mutlaka düşünmemiz lazım’ diyen Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan, son günlerde Kürt siyasi hareketinde baş gösteren ‘Yeni çözüm süreci için adres Erdoğan’ tartışmasına göndermede bulunarak, ‘Terörün her çeşidine mesafe koyan herkesle oturur konuşuruz’ dedi.
Diyarbakır İstasyon Meydanı’ndaki mitinge Cumhurbaşkanı Yardımcısı Cevdet Yılmaz, Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanı Alparslan Bayraktar, Hazine ve Maliye Bakanı Mehmet Şimşek, İletişim Başkanı Fahrettin Altun, milletvekilleri ve belediye başkan adayları da katıldı.
Kalabalığı Kürtçe selamlayan Cumhurbaşkanı Erdoğan “Bölgede İslam’a kapılarını ilk açan şehir Diyarbakır’la aynı sevdaya, aynı medeniyete, aynı geçmişe mensup olmaktan dolayı iftihar duyuyorum. Geçen mayıs ayında yapılan seçimlerde Diyarbakır’da hem milletvekilliğinde hem cumhurbaşkanlığında arzu ettiğimiz oy oranların ulaşamadık. Ancak seçim sonuçlarının sizin de içinize sinmediğine inanıyorum. İşte bu alan onu söylüyor. Diyarbakır’da bu kardeşinize yüzde 28,5 ve tek parti faşizminin bugünkü temsilcisi CHP adayına yüzde 71,5 oy çıkmışsa durup üstünde mutlaka düşünmemiz lazım. Diyarbakır halkının iradesini götürüp siyasetten emekli olan CHP adayına payanda yapanların hangi projenin parçası olduğu açık değil mi? Bugün aynı oyunu İstanbul’da, Mersin’de yine oynuyorlar” dedi.
Cumhurbaşkanı Erdoğan konuşmasında DEM Parti tabanına çağrı yaparak şöyle konuştu:
“Biz zihni özgür, vicdanı özgür, ahlakı kamil herkesle oturur konuşuruz. Emperyalistlere kuklalık etmeyen herkesle oturur konuşuruz. Terörün her çeşidine mesafe koyan herkesle oturur konuşuruz. Kendi ülkesi ve milleti için dertlenen herkesle oturur konuşuruz. Milletimizin birliğine, vatanımızın bütünlüğüne devletimizin bekasına saygı duyan herkesle oturur konuşuruz. Ülkenin kazanımlarıyla gururlanacak, sevinçleriyle övünecek, kayıplarıyla üzülecek herkesle oturur konuşuruz. ‘Türkiye Yüzyılı’nda bizimle yol yürümek isteyen herkesle oturur konuşuruz. Bu ülkede, 85 milyonun huzuru, esenliği için bir şey yapılacaksa şimdi hemen yapılmalıdır. Türkiye’ye 40 yıl boyunca bedel ödetildi. Bir 40 yılda daha buna tahammüllümüz yoktur. Yaşadığımız ortak acıların ardından bu tehdidi bertaraf ettik. Artık ülkemizi bu yükten sadece güvenlik açısında değil diğer tüm boyutlarıyla tamamen kurtarma vaktidir. Bunun için ipleri başkalarının elinde olmayan, kirli çıkar ilişkilerinin içinde kaybolup gitmemiş herkesle oturur konuşuruz. Elbette herkesle her şeyi konuşmaya varız. Ancak kapımız teröristlere de terör örgütünün güdümünde siyasetçilik oynayanlara da kapalıdır. Milletvekili listesini, belediye başkan adayı listesini, meclis üyesi listesini, genel merkez yönetimi listesini terör örgütünün belirlediği parti, parti olmaz. Bunları belirleyecek olan emekleri ve oylarıyla partiyi var eden, yaşatan tabanıdır, seçmenidir. İnsanımızın, sorunlarını çözme dertlerine derman olma yaralarını sarma yönünde çaba göstermeyenin siyasetinden kimseye hayır gelmez. Dünyadaki tüm sapkın akımları Kürt kardeşlerimin iradesinin üstünden başımıza musallat etmelerinin hiçbirimize faydası yok. Kürt kardeşlerimizi bu çarpık siyasetin mezesi haline getirmek için sergiledikleri oyunu ibretle takip ediyoruz. Son 21 yılda attığımız her demokratik adımı engellemek için karşımıza dikilen CHP’yi utanmadan Kürt kardeşlerimize umut diye pazarlıyorlar. Bu coğrafyaya yakın zamanda gördüğü en büyük acıları yaşatan tek parti faşisti CHP’yi allayıp pullayıp size dayatıyorlar. Bunların hangi çıkarların temsilcisi olduğunu anlatmaya bavulları dolusu para görüntüleri herhalde yeterlidir. İstanbul’da ne kadar marjinal ideoloji mensubu varsa, hepsini getirip başına patron yapanlarla artık gidilecek bir yol kalmadığına inanıyorum.”
Erdoğan’ın “masaya otururuz” sözünün öncesinde DEM Parti’de çözüm süreci tartışması yaşanmıştı. Leyla Zana 21 Ocak 2024’te “Sayın Cumhurbaşkanı ‘süreci dondurucuya kaldırdım’ diyor. E artık miadı geçmek üzere, bence dondurucudan çıkarıp bu işi esastan ele almak gerekiyor. Zaman kaybetmeden… Ama görülüyor ki böyle bir çabaları yok. Artık zamanı ötelemeye, ertelemeye tahammül kalmadı” demişti.
Ahmet Türk de kısa süre sonra “Kürt meselesini Kılıçdaroğlu çözemez, Erdoğan çözer” demiş, ardından bu sözlerinin tespit olduğunu yakın zamanda çözüm süreci beklemediğini söylemişti. Türk “İsterse o çözebilir, gücü var” demişti.
Yedi yıldan uzun süredir cezaevinde tutulan eski HDP eş genel başkanı Selahattin Demirtaş ise 16 Mart’ta İnsan Hakları Derneği (İHD) tarafından Diyarbakır’da düzenlenen “Kürt Meselesinin Çözümü ve Barış Konferansı”na gönderdiği mesajda “Kürt sorununun çözümü için muhataplar Öcalan ve Erdoğan’dır” demişti.
Bu açıklamalardan sonra DEM Parti Muş Milletvekili Sezai Temelli Kürt siyasi hareketi içinden gelen yeni çözüm süreci açıklamalarına tepki gösterdi.
Iğdır’da seçim çalışmaları sırasında konuşan Temelli “Diyorlar ki ‘Muhatap Erdoğan’dır, Erdoğan’la çözüm olur.’ Erdoğan’ın ipiyle artık kuyuya inilmez. O kuyuya inen orada kalır. Çözümün çaresi de, çözümün ipi de İmralı’dadır. Muhatap da Öcalan’dır. Yolumuz da üçüncü yoldur” dedi.
Öte yandan DEM Parti’nin Ankara Büyükşehir Belediye Başkan adayı ve Kürt siyasi hareketinin önemli isimlerinden Gültan Kışanak da dün yayınlanan röportajında Kürt sorununun çözümü için “AKP çözmek istese CHP karşı çıkar, CHP çözmeye kalkışsa AKP ‘ihanetle’ suçlar” dedi. Kışanak yeni çözüm süreci tartışmasıyla ilgili de “Seçimden sonra yeni bir süreç başlaması ihtimali çok zayıf. AKP iktidarının bizlere ne yaşattığını biliyoruz. Hala da yaşıyoruz” diye konuştu.