Erdoğan’ın temkinli tutumu sürüyor: Ateşe körükle gitmenin kimseye faydası yok
Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan'ın Hamas sözleri ardından başlayan tartışmalar devam ediyor. Cumhurbaşkanı'nın ziyaretinin iptal edilmesi talep ediliyor.
Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan’ın Hamas’la ilgili açıklamalarının Batı ülkelerindeki tepkileri sürüyor. Tepkilerin en yaygını en çok Türk nüfusun olduğu ev sahibi Almanya’da. Erdoğan’ın kasım ayında ziyaret etmesi planlanan Almanya’da bu ziyaretin iptaliyle ilgili birçok tartışma var.
Tartışmanın çıkış noktası ise başta itidal çağrıları yapan Erdoğan’ın, Hamas için söylediği “terör örgütü değil bir mücahitler grubu” sözleri.
Almanya Başbakanı Olaf Scholz liderliğindeki üçlü koalisyonun ortağı Hür Demokrat Parti (FDP) Genel Sekreteri Bijan Djir-Sarai “Erdoğan’ın İsrail’e yönelik nefret söylemleri ve terör örgütü Hamas ile dayanışması tahammül edilir gibi değil” dedi. Alman haber ajansı DPA’ya demeç veren Djir-Sarai Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın tutumunu Alman hükümetinin görmezden gelemeyeceğini söyledi. Erdoğan’ın ziyaretinin “sorunlu” olacağını ifade eden FDP Genel Sekreter “Erdoğan’ın Berlin’de ağırlanması sorgulanmalı” dedi. Ancak FDP içinde herkes Djir-Sarai ile aynı görüşte değil. DW Türkçe’nin aktardığına göre aynı partiden Federal Meclis Savunma Komisyonu Başkanı Marie Agnes Strack-Zimmermann “Erdoğan’ın açıklamaları ve insanları Ortaçağ’da yaşıyormuşuz gibi inanç savaşına çağırması korkunç, ancak diyalogun kopmaması çok önemli” diye konuştu.
Strack-Zimmermann Ortadoğu’nun yeni bir savaşa sürüklenmemesinde Erdoğan’ın rolü olabileceği görüşünde: “Aynı masaya oturulmalı, ancak doğru zamanlamaya kafa yormalı. Şu dönem bu (ziyaret) zor.”
Der Tagesspiegel gazetesine konuşan Sosyal Demokrat Parti (SPD) milletvekili Macit Karahmetoğlu da Erdoğan’ı Hamas-İsrail çatışmasında sivillere yönelik terör saldırılarını “görecelendirmekle” suçladı, “Başbakan Scholz’un Erdoğan’ın Hamas’ın işlediği suçları zararsızmış gibi gösterme çabalarının kabul edilemez olduğunu açık ve net biçimde ortaya koyacağını” söyledi.
Aynı gazetede yer alan bir yorum da Almanya’daki Türkler ile ilgiliydi. Christoph von Marschall imzası taşıyan bir yazıda “Almanya göçmen toplumunun çatışma potansiyelini ciddiye almaya bile başlamadı ve Türkiye cumhurbaşkanı kışkırtıcı konuşmalarıyla sorunu daha da büyütüyor” dendi. Yazıda “Erdoğan Almanya’da iç barışı tehdit ediyor” başlığı kullanıldı.
Eski Şansölye Angela Merkel’in ana muhalefetteki partisi Hristiyan Birlik (CDU ve CSU) bloku cephesinden gençlik teşkilatının çıkışı da dikkat çekti. Hristiyan Birlik Gençlik Teşkilatı Başkanı Johannes Winkel, Bild gazetesine “Erdoğan bir İslamcıydı ve hâlâ da öyle. Senelerdir İsrail’e karşı kışkırtıyor. Almanya’nın kendine biraz saygısı varsa Erdoğan’ın gezisini iptal etmek için en doğru zaman. Aksi takdirde ‘Yahudilerin ve İsrail’in güvenliği Almanya’nın Hikmet-i Hükümet (devlet olma gereği) politikasıdır’ sözü takvimde günün sözü olarak kalmaya mahkum” dedi.
Almanya Yahudiler Merkez Konseyi Başkanı Josef Schuster ise “Söylemleri Almanya’daki ortamı da Yahudilere karşı kışkırtıyor. Davranışının siyasi sonuçları Almanya açısından kendisine çok açık şekilde anlatılmalı. Bu konudaki beklentimi bir görüşmemde Başbakan’a (Olaf Scholz) ilettim” dedi.
Almanya’daki tek tartışma bu da değil. Almanya İçişleri Bakanı Nancy Faeser’ın iki hafta önceki “Hamas destekçilerini sınır dışı edebiliyorsak etmeliyiz” açıklamasıyla başlayan tartışma devam ediyor. Tartışmaya Almanya Ekonomi ve İklim Koruma Bakanı Robert Habeck de (Yeşiller) katıldı. Habeck sosyal medya platformu ‘X’ hesabından paylaştığı videoda “Filistin’e Destek” gösterilerine karşı çıktı. Habeck şöyle dedi: “Irkçı saldırılar olduğunda yoğun bir dayanışma dalgası başlıyor, ama İsrail’le dayanışma öyle değil. Yahudi düşmanlığı asla tolere edilecek bir olgu değildir. Berlin’deki ve Almanya’nın başka kentlerindeki gösterilerde sergilenenleri kabul etmek mümkün değil. Gereken siyasi yanıt verilmeli. Almanya’da dinsel hoşgörüsüzlüğe yer yok. İsrail bayrakları yakmak, Hamas’ı övmek suç. Alman vatandaşı olanlar mahkemelerde bunun hesabını verir, Alman vatandaşı olmayanlar ise oturum statüsünü kaybetme riskini, henüz oturum izni olmayan da sınır dışı edilmeyi göze alır. Birlikte yaşam için hoşgörü temel bir unsur. Ama hoşgörü hoşgörüsüzlüğü kaldıramaz.”
Almanya İçişleri Bakanı Nancy Faeser, Hamas’ın yanı sıra Samidoun Filistinli Esirlerle Dayanışma Ağı’nın faaliyetlerini yasakladıklarını açıkladı. Alman bakan, Samidoun’in “dayanışma grubu kisvesi altında İsrail karşıtı faaliyet yürüttüğünü” savundu.
Faeser, “Bugün, amacı İsrail devletini yok etmek olan bir terör örgütünün tüm faaliyetlerini yasakladım” dedi. Almanya İçişleri Bakanı aynı zamanda, Samidoun’un Almanya şubesinin de kapatılacağını açıkladı. Faeser, Filistinli Esirlerle Dayanışma Ağı’nın “İsrail karşıtı ve antisemitik propaganda yaymak için bir dayanışma grubu kisvesi altında faaliyet gösterdiğini” ileri sürdü.
Hamas, Almanya’nın terör örgütleri listesinde bulunuyor.
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, AK Parti Meclis Grup Toplantısı’nda yaptığı konuşmada İsrail’i sert bir dille eleştirmişti. “Hamas terör örgütü değil, kurtuluş ve mücahitler grubudur” diyen Erdoğan, konuşmasında İsrail’e gitme planını iptal ettiğini, Türkiye’nin İsrail devletiyle sorunu olmadığını ancak İsrail’in Filistin’e karşı “bir örgüt gibi davrandığını” ifade etmişti.