Kemal Sunal Müzesi açıldı: ‘Zübük’ TV’de yok ama müzede yerini aldı
Gazeteci Levent Gültekin, ‘tüm muhataplardan teyit’ ettim notuyla Ekrem İmamoğlu ve Mansur Yavaş’ın cumhurbaşkanı yardımcılığına aday olmaları fikrinin Meral Akşener’e ait olmadığı iddiasını kaleme aldı.
Mayıs seçimleri öncesinde Millet İttifakı’nda yaşanan cumhurbaşkanlığı adaylığı krizine ilişkin yeni bir iddia gündeme geldi.
Gazeteci Levent Gültekin, son olarak partisinin olağan kurultayında muhalefeti de hedef alan konuşma yapan İYİ Parti Genel Başkanı Meral Akşener hakkında bir iddiada bulundu. Gültekin, Diken’de yayımlanan yazısında, Merak Akşener’in ‘altılı masa’ya dönmesinde etkili olan İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Ekrem İmamoğlu ve Ankara Büyükşehir Belediye Başkanı Mansur Yavaş’ın ‘cumhurbaşkanı yardımcısı’ formülü hakkında ‘teyitli’ dediği bilgileri paylaştı.
Gültekin yazısında şu ifadeleri kullandı:
“İyi Parti adayın isminin 2 Mart’taki toplantıda açıklanmasını istemişti ama nasıl olmuşsa olmuş bunu isteyen İyi Parti’nin genel başkanı o toplantıya partiden yetki almadan gitmiş, üstelik haftalar alabilecek anket çalışması yapılmasını önermişti.
Ne hikmetse anket çalışmasını daha önceki toplantılarda değil, aday belirleme toplantısında talep etmişti.
Sonrasında da zehir zemberek bir açıklamayla masayı terk etmişti.
Halbuki Akşener, Kılıçdaroğlu’nun adaylığını gerçekten engellemek isteseydi daha yumuşak bir açıklamayla hem kamuoyunun desteğini arkasına alabilir hem de diğer liderleri daha makul bir tutuma çekebilirdi.
Yaptığı sert açıklamayla adaylık tartışmalarını tamamıyla bitirmiş, Kılıçdaroğlu’nun adaylığına neredeyse kesinlik kazandırmıştı.
Fakat ne olmuşsa olmuş zehir zemberek açıklamayla terk ettiği masaya iki gün sonra dönmek zorunda kalmıştı.
Bunu da Ekrem İmamoğlu ve Mansur Yavaş’ın cumhurbaşkanlığı yardımcılığı şartının kabul edildiği için yaptığını açıklamıştı.”
“Halbuki bütün muhataplardan teyit ettiğim bilgiye göre bu iki belediye başkanının cumhurbaşkanı yardımcısı olması fikri Akşener’den değil, Akşener’in masaya dönmesini kolaylaştırmak için bu iki isimden gelmişti.
Bir anlamda Akşener’i düştüğü zor durumdan kurtarmanın formülü üretilmişti.
‘Kumar masası‘ diyerek masadan ayrılan Akşener masaya döndükten sonra bir anda başka bir insana dönüştü.
Kılıçdaroğlu’na ‘sayın cumhurbaşkanım’ diye hitap ediyor, sıklıkla ‘büyük minnet borcu olduğunu‘ söylüyor, ‘Kılıçdaroğlu’nu ailesine vasiyet ettiğini’ açıklıyordu. Sonuç hepimizin malumu.”