Teğmenlerin kılıçlı yemini: Bölük komutanı, tabur komutanı ve alay komutanı vekili de disipline verildi
İktidarla CHP arasındaki normalleşme havası Erdoğan'ın Özel ve İmamoğlu'na dava açmasıyla son buldu mu bilinmez ama ilerlemediği kesin. Önce Esenyurt belediyesine atanan kayyım sonra açılan dava iki parti arasındaki ipleri gerdi.
AK Parti Sözcüsü Çelik normalleşme sürecinde parti içinden eleştiriler alan Özel'in partilileri tarafından başkanlık kapasitesinin sorgulandığını savundu.
İstanbul’un Esenyurt ilçesinin belediyesi 31 Mart yerel seçimlerinde CHP’ye geçti. Ancak belediye başkanı Ahmet Özer terör örgütü PKK üyesi olduğuna dair suçlamayla evinden gözaltına alındı. Özer çıkarıldığı mahkeme tarafından tutuklanırken yerine kayyım atandı. Bu duruma CHP sert tepki gösterdi. Hem CHP lideri Özgür Özel hem de İBB Başkanı Ekrem İmamoğlu iktidara eleştiri oklarını yöneltti.
Özel önceki gün İstanbul Esenyurt’ta düzenlediği mitingde şöyle demişti:
“Recep Tayyip Erdoğan ‘ahmak davası’ ile mı, kumpas davasıyla mı, onunla mı, bununla mı diye düşünme. Aklından geçeni piyonlarına, cellatlarına yaptırmaya çalışma. Cesaretin varsa zaten bıçak kemikte, kaçma, gel, çık karşımıza. Biz seçime hazırız, el mi yaman, bey mi yaman… Varsa cesaretin Sayın Erdoğan, bir ses duyuyorum, sen duyuyor musun? Sen dün sözünü söyledin. Maşanla, silahşörünle, talimatınla sözünü söyledin. Çirkin kayyumunu Beyoğlu’nda partili kaymakam olan kişiyi dün vali yardımcısı yapıp Esenyurt’un başına yolladın. Senin sözün bu. Bak Esenyurt’un meydanına, sözüne karşı ne diyor, duyuyor musun? ‘Hükümet istifa’ diyorlar. Esenyurt meydan tek yürek, tek ses, hepsi birden sana sesleniyor, ‘Hükümet istifa’ diyorlar. Senin seçimi kaybetme korkun o yüzden Esenyurt’tan başlayarak İstanbul’u, İstanbul’dan başlayarak Türkiye’yi kuşatma gayretinin ve bu kirli hesaplarının hepsinin farkındayız.”
CHP’nin aynı Esenyurt mitinginde İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Ekrem İmamoğlu da konuşmuştu. Onun sözlerinin bir bölümü şöyleydi:
“Asla bu cumhuriyeti, geldiği yere, o oligarşik, monarşik anlayışa, otoriter anlayışa asla teslim etmeyeceğiz. Cumhuriyetimizi ve ülkemizi yoran bu zikzaklarla dolu dönemi bitirip, dün ne başardıysak, yarın da birlikte başaracağız. Bunları ne yapacağız biliyor musunuz? Hep birlikte evine göndereceğiz, evine. Değerli dostlarım; bizi ne yasaklar, ne mahkemeler, ne tehditler, ne de kumpaslar durduramaz. Milletin sözünün başladığı yerde, muktedir olduğunu düşünenlerin zulmü biter. Bunu unutmayın. Demokrasilerde, zalimin zulmünü yok edecek olan, milletin sözüdür. Hani var ya, ‘yeter söz milletin’ denildiği yıllar da vardı. Ama en güzeli ne biliyor musunuz? Egemenlik kayıtsız, şartsız milletindir. Bakın; şu bileği görüyor musunuz? Seçimlerde bükemediğiniz bileği, yasaklar ve tutuklamalarla, kayyumlarla bir milim bile eğemeyeceksiniz, bir milim. Çünkü, kendi iradesini milletin iradesinin üstünde görenler, artık bu ülkede muktedir kalamayacaklar. Bunu hep birlikte son vereceğiz. Bu ömrü, bu yola adayacak milletin sesine ve iradesine vurulmak istenen darbeyi alaşağı edecek milyonlarca vatandaşımız var.”
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan da hem Özel’e hem de İmamoğlu’na 1 milyon liralık dava açtı.
AK Parti Genel Başkan Yardımcısı ve Parti Sözcüsü Ömer Çelik sosyal medya hesabından olayla ilgili konuştu ve Özel’in sözlerine tepki gösterdi. “CHP Genel Başkanı Sayın Özgür Özel’in, Sayın Cumhurbaşkanımıza dönük ifadeleri siyasi cehalet ve saygısızlıktır. Sayın Özel ‘diktatörlük’ ve ‘darbecilik’ eleştirisi yapmak istiyorsa, 1960’tan bu yana millet düşmanı her darbedeki kendi partisinin ‘siyasi sabıkası’ ile hesaplaşmalıdır” diyen Çelik Özel’in liderlik kapasitesinin ve yeteneklerinin de kendi CHP’liler tarafından sorgulandığını savundu. Özel’in gündemi değiştirmek için ‘Erdoğan’a saldırdığını’ söyleyen Çelik sözlerini şöyle bitirdi:
“Sayın Özel, Sn Cumhurbaşkanımıza ve partimize dönük yalan siyasetinden vazgeçmeli ve CHP içinde kendisinin genel başkanlık makamı için yeterliliğini sorgulayan çok sayıdaki yol arkadaşının talep ettiği cevaplara yoğunlaşmalıdır. Sayın Özel, Sayın Cumhurbaşkanımızın ‘Türkiye Yüzyılı’ hedefleri doğrultusunda yaptığı birlik ve beraberlik çağrısını da eleştirmiş. Sayın Özel’in yürüttüğü politikalarla CHP içinde bile birlik ve beraberlik sağlayamamışken, Sayın Cumhurbaşkanımızın çağrısını anlamasını beklemiyoruz. Biz Cumhurbaşkanımızın işaret ettiği Türkiye Yüzyılı hedeflerine doğru ilerliyoruz. Siyasi yürüyüşlerinde yol haritası olmayanları kendi iç kavgalarıyla baş başa bırakıyoruz.”
‘Normalleşme’nin son kırıntısı da gitti: Erdoğan, Özel ve İmamoğlu’na dava açtı