Özel’in cevap vermediği soru kalmadı

CHP lideri Özel gündeme ilişkin soruları yanıtladı ve cumhurbaşkanı olmayacağını, olursa denklemin bozulacağını söyledi. Disipline sevk edilen teğmenlere destek çıkan Özel, Bahçeli'nin Öcalan açıklamalarına da tepki gösterdi.

Siyaset 22 Kasım 2024
Özgür Özel.

CHP lideri Özgür Özel, Ankara’da gazetecilerin sorularını yanıtladı. Cumhurbaşkanı adaylarından teğmenlere, yeni anayasa teklifinden Bahçeli’nin açıklamalarına kadar pek çok başlıkta konuşan Özel, MİT ile görüşmesine de değindi ama görüşmenin içeriğinden bahsetmedi.

MHP lideri Bahçeli’nin terör örgütü PKK lideri Abdullah hakkındaki açıklamaları için konuşan Özel “Erdoğan Bahçeli ile ilgili meselede hâlâ daha tedirgin bekliyor. Bahçeli’nin ortaya koyduğu mesele, çatışmalı sürecin bitmesi ve terörün bitmesine yönelik evrensel birikimlere uygun bir tutum değil. Bahçeli kamikaze gibi bodoslama geliyor” dedi.

Özel şöyle devam etti:

“Devlet Bahçeli bu hastaya diyor ki ‘Vikingler gibi tedavi edeceğim kamayı çıkaracağım yaracağım alacağım’ diyor. Toplumsal mutabakat sağlamadan ana muhalefeti bile dışlayarak MHP’yi tamamen kandan beslenen vampirler tanımlamaları yaparak usulüne uygun yürütmemişlerdi. Şu anda bu iktidar Kürt sorunu yoktur diyecek noktaya savrulmuş durumda. Herhangi bir demokratik açılım diye meseleyi anlamaya çalışmadan hem evrensel deneyimlerle uyumlu değil hem de Türkiye’de bu sorunu reddederek bu sorunun çözülebileceğine kimse inanmıyor, endişe ediyor.”

Kürt sorunundan kılıçlı yemin törenine, anayasa değişikliği hazırlığından terörist başı Öcalan tartışmalarına kadar birçok konuda görüşünü aktaran Özgür Özel’in gazetecilere yaptığı açıklamalardan satır başları şöyle:

“İhraç edilmemeleri gerektiğini düşünüyorum. Bu meselenin sadece Erdoğan’ın kutuplaştırma siyasetine alet ettirme üzerine yapıldığını ve gencecik teğmenlerin heyecanının feda edilecek olmasından üzüntü duyuyorum. ‘Bu süreç CHP’ye yarıyor’ onun için basılacak nasır arıyor. Bu da elverişli bir alan. 28 Şubat sürecine doğru çekme gayretleri var. O süreçten kendileri siyasi avantaj elde ettiklerini düşünüyorlar.

“Meselenin ne Ebru’yla ne diğer teğmenlerle ilgisi yok. Mesele Tayyip Bey’le benim aramda. Tayyip Bey Cumhuriyet Halk Partisi’nin 31 Mart zaferi ve sonraki seyri için sürekli ‘Bu süreç CHP’ye yarıyor. Sizin eski CHP’ye döndürmeniz lazım’ diyor, Onun için nasırımıza basıp duruyor. Yani nasır arıyor basacak. Onun için elverişli bir alan ve bu meseleyi mümkün mertebe ‘cunta’, ’darbe girişimi’ diyerek 28 Şubat sürecine doğru çekme gibi bir gayreti var. Mağduriyet ve siyasi bir avantaj elde ettiklerini düşünüyorlar.

Mustafa Kemal’in askerleriyiz lafı 28 yıllık değil 100 yıllık bir laf. Meselenin tam ortasında Ebru teğmen duruyor ama bir tarafında ben bir tarafında Recep Tayyip Erdoğan var. Arkasında da Mustafa Kemal ile keşke Yunan kazansaydı diyen bir zihniyet var. Teğmenler diyelim ki atıldılar ama biz sahip çıkarız günü geldiğinde de geri alırız. Bu işe engel olmayan ya da sessiz kalan kim varsa bunu bilmek çok zor değil. Teğmenlerin geri geldiği gün onlar gider. Bu tür davranışlar bizim iktidar motivasyonumuzu da artırıyor. Ben her sabah yataktan Soma’daki madenciler için, Gezi tutukluları için, 80 Ecevit’in yüzde 80’de bıraktığı sendikalar için kalkıyorum. Bir sebebi de bu olur. Telafi edilmeyecek bir zarar verirler diye korkuyorum.”

“İktidar enteresan şekilde dost değil post meselesi. İlk açılımdaki gibi toplumsal taban bulmadı. Çünkü Devlet Bey son söyleyeceğini ilk söyledi desem bu bile yanlış anlaşılır hiç söylenmeyecek bir şey söyledi. Aralarında sorun olmadığını söylüyor. Devlet tarafından kamu yararına çalışan derneklerle konuştum. Hepsi diyor ki sizin çizginiz doğru çizgi. Meclis’te olursa, şeffaf olursa, toplumsal mutabakat olursa bağrımıza taş basarız yeter ki şehit gelmesin. Ama diğer türlü siyasi hesap varsa hakkımızı helal etmeyiz diye çok açık söylediler. Tek ümidimiz sizsiniz, bizi başka anlayan yok diyorlar. Yankı Bağcıoğlu, 36 şehit ve gazi derneğini gezdi. 36’da 36, CHP’nin tutumunu destekliyoruz diyor.”

“Benim konum veya bizim partimizin pozisyonu bunu tahmin edecek bir pozisyon değil. Erdoğan Bahçeli ile ilgili meselede hala daha tedirgin bekliyor. Bahçeli’nin ortaya koyduğu mesele, çatışmalı sürecin bitmesi ve terörün bitmesine yönelik evrensel birikimlere uygun bir tutum değil. Bahçeli kamikaze gibi bodoslama geliyor. Devlet Bahçeli bu hastaya diyor ki Vikingler gibi tedavi edeceğim kamayı çıkaracağım yaracağım alacağım diyor. Toplumsal mutabakat sağlamadan ana muhalefeti bile dışlayarak MHP’yi tamamen kandan beslenen vampirler tanımlamaları yaparak usulüne uygun yürütmemişlerdi.

Şu anda bu iktidar Kürt sorunu yoktur diyecek noktaya savrulmuş durumda. Herhangi bir demokratik açılım diye meseleyi anlamaya çalışmadan hem evrensel deneyimlerle uyumlu değil hem de Türkiye’de bu sorunu reddederek bu sorunun çözülebileceğine kimse inanmıyor, endişe ediyor. Mesele biraz dün şehit ailelerinin söylediği gibi siyasi hesap meselesi. Çözmek istediği sorunun varlığını inkar ediyor. Devlet beyin aynı paragraf içinde bağladığı bir yer var, Öcalan gelse PKK silah bıraksa Erdoğan seçilse diye bir şey söyledi. Bunu Devlet bey söylüyor.”

(Mansur Yavaş gündeme geldi mi?) O gündeme geri dönmedik. O iki ismin kavga etmesi gibi hayaller gören çok sayıda CHP başarısızlığını kendi başarısı olarak gören iktidarla karşı karşıyayız. Ciddi emek ve para harcıyorlar. Bu iki ismin adaylığa yakıştırılıyor olması hiç kötü bir şey değil. CHP’nin an itibariyle aday sorunu yok. Aday belirleme gündemi var. Ama Ak partinin bir aday sorunu var. Anayasaya göre erken seçim yoksa aday değilsin. Sen aday değilsin o zaman soru şu senin adayın kim? Eski içişleri bakanı mı yeni içişleri bakanı mı? Eski damat mı yeni damat mı? Adayı belirleyeceğiz ama ben tek seçici olmayacağım. Ecevit iki yerel iki genel seçimi kazandı biz de yapacağız. Ben ilk yerel seçimi kazandım. Genel seçimi de yapacağım. Önümdeki kendim de dahil bütün engelleri kaldıracağım. Cumhurbaşkanı adayı olmayacağım. Olursam denklem karışıyor. İki isim öne çıkıyor. Başarılı belediyecilik yapmaları ve tartışma dışında kalmaları doğru. Önemli olan icraatı iyi yapmak. Halkın teveccühü devam ederse tüzüğümüzde çok elverişli bir madde var.

Ben tek başına karar vermeyeceğim. Ben CHP grubunun adayı oylaması yerine bütün CHP’lilerin oylamasını isterim. Bu kavganın olmaması lazım. Önümüzde koltuk dersem binlerce koltuk var ama esas doğru olan şu, bizim bir hedefimiz var, biz ilk seçimden birinci çıktık. Bu hedef doğrultusunda üstüne sorumluluk düşen sorumluluk fedakarlık düşen fedakarlık yapacak. Sonuçta seçimi kazandığımızda Türkiye kazanacak hep birlikte kazanıyoruz. Seçim gecesi oyun bitmiyor zorluklar bitiyor hepimiz için yeni süreç başlıyor. Ben o süreçte genel başkanlık dışında bir sürece talip değilim. CHP kimsenin adaylığının önünü kesecek bir ön kabulle hareket edemez şu anda. 28 Mayıs günü seçimi kaybedip İmamoğlu İstanbul’a döndüğü günden beri birlikte çıktığımız yol var. Önce partiyi sonra ülkeyi değiştireceğiz dedik. Mansur beyin de toplumda bulduğu karşılık var. Kurumsal olarak da yaptığı açıklamayı sahipleniyor. Önümüzdeki günlerde de Ekrem bey Mansur bey ben toplanacağız. Mansur başkanın da o gün kayyıma karşı Ankara’da etkinliğe katılması da kıymetliydi. Biz böyle bir adaylık tartışması içinden partimize Türkiye’ye fayda gelmeyeceğini biliyoruz en doğru adayı da belirleyeceğiz. Bir adayda ortaklaşacaksak bütün muhalefet ortaklaşacağız.”

“Ne kadar erken o kadar iyi. Aday Erdoğan olsun başkası olsun ama seçim hemen olsun. Derhal seçim istiyoruz. Erdoğan seçimden kaçıp anayasa kovalayıp sonra tekrar aday olmak için kapımıza gelecekse, hiç bizi uğraştırma şimdi gel seçimi yapalım adayı ol bizim temel motivasyonumuz seçimi yaptırmak. Psikolojik üstünlük bizde onu da çıldırtan bu. Yerel seçim ile altın kemer bizde. Biz bu altın kemeri bozdurup emeklilerle paylaşmak istiyoruz. Ak partinin adayıyla değil seçinin tarihi ilgileniyorum.”

“Veli Ağbaba öncülüğünde bakanlığa önemli hatırlatmalar yapılıyor. Buradan bakıldığında dün niyet edilen protestodan haberdarım. Kameralar önünde tepkinin dile getirildiği hazırlıklardan haberdarım. Ama varılan noktadan rahatsızım. Orada süreç kötü yöneltildi ama kötü yöneten Ali Yerlikaya. Sen milletvekillerini Esenyurt’a günlerce sokmamışsın, arkadaşlarımız oradalar haydi bakalım biz de. Orada anlayış gösterip gülümseyip Mehmet Muş ile müzakere edilir Sayın Bakan bir çay içer maksat hasıl oldu der. Ama orada korumalarla gelme yüklenme bu görüntüler doğru değil.

Bakanın ve milletvekillerinin böyle bir fotoğraf karesinde olması hoşuma gitmedi. Bizi buraya yollayanlar bu görüntüleri istemiyorlar. Meclis’te çok tartışma oldu ama fiziki müdahaleye gelmemesi için çok çaba sarf eden biri oldum. Mehmet Muş tecrübeli biri. İçişleri Bakanı da. Daha iyi yönetilebilirdi. Bu görüntüler yakışmadı ama tepki gösterdim gibi bir şey yok. Numan Bey’den duydum konuyu. MİT görüşmesindeydim. Çok üzüldüm. Yansıyan görüntüler Meclis’e de bize de yakışmaz. İçişleri Bakanı’nın karşı karşıya kaldığı durumla seçilmiş milletvekillerinin karşı karşıya kaldığı durum 17 gün sürdü.”

“Mansur bey de Ekrem bey de bu testten geçtiler. Gelin aday olun denildi ikisi de parti vurgusu yaptı. İkisi de zor soruya vaktiyle yanıt verdi. Mansur bey de CHP’nin yüzde 25’lik ama dimdik tabanı bilir o tabanı karşısına almaması gerektiğini de bilir. Onlar en zor sorulara doğru yanıtı verdiler. Atatürk’ün partisini birinci yapmak. Daha ne kadar makam mevki olacak. Benim yeni talebim olmayacak. İki aday olacaksa parti en doğru kararı verir. Parlamenter sisteme geçildiğinde işler daha kolay olur. Benim bütün motivasyonum partiyi birinci yapmak.”

“Mevcut anayasaya uymayanlarla ne havuç sallarlarsa sallasınlar arkamızı döneceğiz.”

Özel partiye yurt dışında üye alımlarıyla ilgili MİT'ten istihbarat desteği istemişÖzel partiye yurt dışında üye alımlarıyla ilgili MİT’ten istihbarat desteği istemiş

10Haber bültenine üye olun, gündem özeti her sabah mailinize gelsin.