MİT Başkanı İbrahim Kalın, akşam saatlerinde Özgür Özel’i aramış
CHP Genel Başkanı Özgür Özel tüzük kurultayı kararının altında Parti Meclisi (PM) yerine bizzat kendi imzasının bulunmasının nedenini seçimle açıkladı: "Kaçtı dedirtmemek için bunu tercih ettim. Kendimize ve delegemize güvenimiz tam."
AK Parti’nin beş sene önceyle kıyaslandığında yaklaşık yüzde 9 oy kaybettiği, ana muhalefetin ise sürpriz yaparak sandıktan birinci olarak çıktığı 31 Mart 2024 yerel seçimleri öncesi CHP’de ‘tüzük kurultayı’ gündemdeydi. Seçim çalışmalarının yoğun olması nedeniyle eylül ayına ertelenmişti.
Kulislerde bir kez daha değişikliğe gidilebileceği konuşulsa da nihai karar 6-7 Eylül’de yapılması yönünde.
Burada dikkati çeken bir detay var. Tarih Parti Meclisi’nde (PM) belirlendi, ancak CHP lideri Özgür Özel’in talebiyle kayıtlara ‘genel başkanın kararı’ olarak geçti. Haliyle nedeni merak konusu oldu.
Özel konuyu Halk TV programcısı İsmail Saymaz’la konuştu. Hem perde arkasında yaşananları hem mevcut duruma ilişkin bilgi verdi.
Eski yönetimin geçen yıl “23-24 Kasım 2023’te tüzük yapacağız” dediğini, kendisinin de bu yönde hareket etmek istediğini ancak göreve geldikten sonra bunun resmi bir hüküm olmadığını öğrendiğini söyledi:
“(…) Seçimi kazandım. Ertesi gün odama yerleştim. İlk iş partinin avukatlarını çağırdım. Dedim ki ‘Tüzük kurultayında ne durumdayız.’ Aldığım cevap ‘Öyle bir kurultay yok Özgür Bey, kararı alınmadı, gazete ilanı yapılmadı’ şeklinde oldu. ‘Nasıl olur’ dedim, eski genel başkan yardımcısını aradım. Dedi ki ‘Biz onu siyaseten söyledik. Sen yapacaksan, PM’yi toplayıp karar alıp öyle yapman lazım.’
Henüz mazbata almamışız. Mazbatadan sonraki cumartesi günü PM toplanıyor. PM’ye dedim ki ‘Karar alıp gazete ilanına çıkarak, aralık ayının ortasında kurultay yapmamız lazım.’ Dediler ki ‘Yerel seçim için adayları mı belirleyeceğiz, kurultay mı yapacağız?’ Ben dedim ki ‘Bunu il başkanlarına soralım.’ Başkanlara sordum. Oybirliğiyle tüzük kurultayının ertelenmesine, seçime yoğunlaşılmasına karar verdiler.
Bu duyurulduktan sonra hem sosyal medyada hem partide çok sayıda kişi ‘Namus şeref sözü vermişti, sözünü tutmadı’ gibi ifadelerde bulundu. Ben de kurultay kararını il başkanlarıyla ve PM’de görüştüm. ‘Uygun görüyorsanız burada aldığımız karar doğrultusunda kurultayı ben çağırmak istiyorum’ dedim.
Bizim tüzüğümüzde olağanüstü kurultay maddesi düzenlenirken PM çağrı yaparsa seçim maddesi olmuyor. Genel başkan çağrı yaparsa seçim maddesi ekleyebiliyor. Bir seçim çekincesi ile PM tarafından alınırsa istismar edilebileceği için kararın benim tarafımdan alınmasını daha doğru buldum.”
Partinin 47 sene sonra bir seçimi birinci bitirdiğini, 31 Mart’tan bu yana tüm anketlerde zirvede olduğunu hatırlatan Özel “Bu ayki tüm anketlerde farkı açtığımız ortada. Bazılarında fark yedi puana çıkmış” dedi. Ardından şunları söyledi:
“Bu durumda halen daha dönüp parti başarısızmış, işler kötüye gidiyormuş gibi izlenim yaratmaya çalışıp bizim de kendimizden endişemiz varmış gibi algı yaratmaya çalışıyorlar. ‘Korktular da seçim maddesi eklemeyelim diye böyle yaptılar’ şeklinde açıklamalar olur, parti yıpranır, olmayan bir endişe varmış gibi algılanmaya çalışılır diye bu kararı aldım.”
Bu noktada gazeteci “Çağrıyı sizin yapmanızı parti içi muhalefete ‘Bir şikayetiniz varsa karşıma çıkabilirsiniz’ diye yorumladım. Doğru mu anladım” sorusunu yöneltti.
Siyasetçinin yanıtı “Vatandaşın ve partilinin şikayeti olmayan bir genel başkandan ve yönetimden birilerinin şikayeti varsa onların bileceği iş. Ama istismara yönelik olarak ‘Kaçtı, ondan PM’de karar aldı, kendi almadı’ dedirtmemek için bunu tercih ettim. Bizim kendimize ve delegemize güvenimiz tam” oldu.