Dursun Özbek korkuttu: Galatasaray’dan rahatlatan açıklama
Galatasaray Başkanı Dursun Özbek derbiden sonra yaşananlarla alakalı konuştu. Özbek Fenerbahçe Başkanı Ali Koç'u hedef aldı.
Fenerbahçe, Galatasaray deplasmanında 1-0 kazandı. Maçın ardından Fenerbahçe Başkanı Ali Koç Rams Park’a geldi. Soyunma odasındaki oyuncuları sahaya çıkararak kutlama yapmak istedi. Buna izin vermek istemeyen görevlilerle Fenerbahçe kafilesi arasında gerginlik oldu. Gerginlik fiziksel temasa da döndü. Galatasaray Kulübü Genel Sekreteri Eray Yazgan ve Galatasaray Stat Müdürü Ali Çelikkıran’ın fiziksel temasa giren isimler olduğu kameralara yansıdı. Olayların ardından kafile saha dışına çıktı, soyunma odası koridorlarında da gerginlik sürdü.
Galatasaray Kulübü, Fenerbahçe Başkanı Ali Koç, olaylara karışan yöneticiler ve futbolcular hakkında suç duyurusunda bulundu. Söz konusu olaylarla alakalı olarak Galatasaray Başkanı Dursun Özbek bir basın toplantısı düzenledi. Özbek “Dünkü olaylar, yapılan ahlaksızlıklar tüm spor kamuoyu gözünde cereyan etti. Bu olaylara sebep olan baş ahlaksız ve yancıları, ona çanak tutan kamu görevlileri hakkında gerekli suç duyurularını yaptık. Ali Koç’un şımarıklıkları artarak devam ediyor, kimse de bu şahıstan hesap sormuyor. Ali Koç maç sonrası polis eşliğinde trafik durdurularak, polis eşliğinde stada kaldı. Güvenlik görevlileri şehir eşkıyasının korumalığını yapmıştır. Bu söylediklerim tek tek kameralarda var. Ali Koç iyi dinle, bu yaptıklarının hesabını senden tek tek soracağım. Ali Koç senin tüm camiaları karşı karşıya getirmek için bir proje olduğunu Türkiye görecek. Son altı ayda yapılanları hatırlayın. Ali Koç bu yaptıklarını bana sökmez, bunu bil! Ben Galatasaray’ın başkanıyım” dedi.
Özbek Galatasaray’ın şampiyon olacağını söyleyerek “Burada söylediklerimizin hepsi aklımızdan geçen, icat edilmiş şeyler değil. Hepsi kameralar var. Daha önce yapılanların hepsi basında, videolarda var. Bir tarafta stadyumun koruması için 2400 tane devlet polisi buraya memur edilmiş. Teşekkür ediyoruz devletimize. Bu maç önemli bir maç, şampiyonluğu etkileyecek bir maç. Stadyumu korumakla görevli arkadaşlar maç bittikten 1.5 saat sonra eskort ediyorlar, stadyuma giriliyor, akreditasyon alanlarına giriliyor. Daha fazlasını söylemeye gerek yok. Herkes kamera kayıtlarına baksın. Orada her şey var. Dünkü olayla ilgili söylemek istediklerim bundan ibaret” dedi.
Mert Hakan Yandaş’la ilgili konuşan başkan “Yapabilecekleri tek şey bu. Ellerinden gelen bu. Gerek bahsettiğiniz oyuncu, ismini söylemek istemiyorum. Isınmadan beri tek yapabilecekleri bu, kaos ve gerginlik yaratmak. Olayı futbolun dışına taşımak” diye konuştu. Özbek “Polis görevlisi arkadaşlara sesleniyorum. Yahu siz bunları bilmiyor musunuz? Siz bunların farkında değil misiniz? Silahlı korumaların stadyum içinde ne işi var? Stadyum boşalmış herkes evine gitmiş. Orada sadece görevliler var. Görevlilere ne yaptıkları kameralarda yok mu? Çekilmedi mi? Gözlerinizle gördünüz olanları. Bizim bir şey söylememize gerek bile yok aslında. Fakat, camiamızı temsilen duruşumuzu ifade etmek istiyoruz. Boş sahada yanına silahlı korumalar, 70-80 tane yancısı. Bu işin bir statüsü var. Burası Galatasaray’a ait bir yer. Belli bir süre TFF’nin yetkisi altında, takip eden insanları var federasyonun. Akreditasyon alanına giren kişiler bellidir. Ben dahi belli bir süre dahi akreditasyon alanına giremem. Bu TFF’nin görev süresi bitince orası Galatasaray’ın evidir. Sen geliyorsun, aynı haneye tecavüz eder gibi… Tek başına da gelemiyorsun. Silahlı korumalar, 80 kişi, stadyum boşalmış, seyirci boşalmış, sahte kabadayılık değil de nedir. Sahte kabadayılık değil de nedir. Niye yapıyorsun? Galatasaray gibi büyük bir camiada, daha önce söyledim, sen camiaları birbirine kırdırmak için bir proje yapıyorsun” dedi.
Özbek sözlerine Ali Koç’a mesaj vererek devam etti ve “Bir şeye çok yazık; Ali Koç önemli bir ailenin ferdi. İyi ir eğitim almış biri. Ailesinin gücü belli. Bu gücün arkasında böyle bir işe tevessül etmek, böyle bir işe girişmek, insanları birbirine düşürmek, bunun hesabını kim verebilir ya? Yarın böyle bir olay vuku bulduğu zaman, durumdan vazife çıkarmak isteyenler olmayacak mı? Bu gerginliği yaratıyorsun, sadece bu seviyede mi kalır? Bu durumdan vazife çıkarmak isteyenler olursa bunun hesabını kim verecek? Yazıklar olsun ya yazıklar olsun!” dedi.
Başkan yaşananlarla ilgili “Galatasaray Stat Müdürü Ali Çelikkıran’a 7-8 kişi saldırdılar. Böyle bir şey delikanlılıkta var mı, spor yöneticiliğinde var mı? Olayları nereden nereye taşıyorlar nereden nereye? Kendisi federasyona gidip hakemleri tartaklayın demedi mi? İzmir grubuna şöyle böyle yapın demedi mi? AVM’lerde fotoğraf çekin demedi mi? Bu nasıl bir spor adamı? Bunu kimse futbolla izah edemez. Ya sen neyine güveniyorsun, bu desteği gücü nereden alıyorsun da bu kadar. Bu sahte kabadayılık, bu sokak kabadayılığı öyle bir şeydir ki önüne geçilemez. Emniyet Müdürüme, Sayın Valime değerli savcılarıma ve devletime sesleniyorum; Bu gidiş iyi bir gidiş değil. Son 6 aydır olanları gözden geçirin. Riyad’dan beri neler oluyor? İnsanları dövdün, ne kazandın Ali Bey? Toplumu bölmeye ve toplum içine husumet tohumları ekmeye çalışmak memlekete ihanetten öte bir şey değildir. Bize haber geldi ve biz gelene kadar Ali Koç stadı terk etmişti. Bir gün silahlı birileri gelir ve sahayı basar diye orada koruma ordusu mu bekletelim? Böyle mi olması lazım bundan sonra? Olayların boyutunu şöyle analiz edin; Ali Koç geldiğinde orada mı olsam iyiydi, orada olmamam mı iyiydi? Yazıklar olsun! Yazıklar olsun ki sen değerli bir ailenin çocuğusun. Yazıklar olsun sana!” dedi.
Özbek, Koç’a bariyerleri açanın kim olduğunu sorgularken “Eğer Ali Koç beni ziyarete geldiyse bana ulaşırlar. İkinci bir güç vardır, orada bekleyen polisler. Onlar bariyeri açın dediğinde güvenlik de açar. Ne bana telefon geldi, ne bir görevli arkadaşa. Peki bariyerleri kim açtırdı? Bakın gece vakti, birisi dükkanın kepenginin kilidiyle oynuyor, polis arabası oradan geçiyor, polis sormaz mı ‘Arkadaş sen ne yapıyorsun nesin?‘ diye?” dedi.
Erden Timur yaşananlarla ilgili “Korumakla yükümlü olduğunuz insanları değil de silahla gelen insanları koruyorsunuz… Bundan sonra herkes 100 silahlı adam tutup böyle bir şey mi yapsın? Ne olacak çatışma mı çıksın? Bunlar işleri nerelere götürür? Asıl güvenliği sağlama emniyetin. Aksine yer açılarak, görüntülerde var, hiçbir şey yapılmayarak, psikolojik davranış özetidir, telefonla konuşup arkasını dönerek. Kamerada var. Meydan bırakılmıştır. İlaveten, bizim arkadaşlarımız, emniyetteki görevliler tarafından tutulmuştur. Bir tarafın başından beri kayrılması, işi bu noktaya getirmiştir maalesef. Adalet olmadığında insanlar, camialarının gücüyle, ki çok büyük güce sahip camiayız, kaygılandırılarak, hatalar yaptırıldıkça, TFF eyyama göre karar verince böyle olur. Adaletin olmadığı yerde ot bitmez. Açıkça söyledim orada. Ali Koç onu söylüyor, Trabzon’la ilgili olmaması gereken bizim oyuncuların ceza alması… Trabzonspor o zaman, hatasını kabul edip en yüksek ceza verilsin bize demişti. Ben konuştuğu zaman. Bir camia hata yaptığını kabul ediyorsa, sen hala hatasını kabul etmiş insana ‘Sen şöylesin’ diyorsun. Maalesef bizim ülkede bu işe yarıyor. Düşmüşe ne kadar vurursan kahraman oluyorsun. Güçlüden de hep iki adım öte duruyorsun. Adam hatasını kabul etmişse bunların kesinlikle kabul etmemesi lazım dersin, bir cümleyi geçmedim, o da manipülasyon, kısa geçtim. Yerdeki insana o kadar vurulunca hukuk kuralından bahsettim. Ne yapalım, insanlar istemiyor diye hukukun dışına mı çıkalım. Biz de yapmış olsak bize de en çok ceza verilmesi gerekir dedim” diye konuştu.
Timur ayrıca “Planlanan aşamada stadyumda polisler kaldığı için onların önlem almasını beklersiniz. Başkanımız yine dedi, 100 tane silahlı adam koyup… Bu mu olsaydı? Başka bir çaresi varsa onu söyleyin. Orada bir sürü olay oldu. Tehdit var, hakaret var, darp var, linç girişimi var. Bir polis orada tutanak tutmadı. Bırakın engel olmayı, bizimkilere engel oldular. Planlı olmaması da imkansız. Buna karşı yapabileceğiniz tek şey, devletimizin güvenlik gücüyle karşı karşıya gelmek. Bunu hiç kimse hiç kimseden beklemesin. Hiç kimse de yapmasın” dedi.
İkili basın toplantısının sonlarına doğru TFF toplantısında yaşanan bir diyalogdan söz ettiler. Dursun Özbek “Bir olay oldu, niteliğini tam hatırlamıyorum ama Ali Bey şiddetle kalktı ve Erden’e parmağını sallayarak ‘Seni mahvedeceğim, sen Koç ailesini tanımıyorsun, ticari hayatını bitireceğim’ dedi” dedi. Bu sırada Erden Timur araya girerek “O kısımları demedi başkanım, o nitelikte bir şey söyledi” deyip başkanı uyardı. Başkan Özbek bunun üstüne “Ne diyorsun sen ya dedim. TFF başkanı da sandalyesini geri çekti, bizim aramız açıldı. ‘Sen kimsin, haddini bil otur aşağı’ dedim. Tık, aşağıya. Bu sahte kabadayılık başka, bu olaylar başka bir şey. Erden’in ne benim ne de Galatasaray’ın korumasına ihtiyacı var” diye sözlerini noktaladı.
Fenerbahçe tarafından cevabı Can Gebetaş verdi. Gebetaş “Başkanımız oraya tek başına geldi. Öyle sanki 70-80 silahlı kişiyle gelmiş gibi bir hava oluşturmak son derece ayıp bir durumdur. Aynı zamanda büyük bir algı manipülasyonudur. Başkanımız soyunma odasına geldi. O esnada taraftarlarımız ‘Yönetim takımı buraya getir’ tezahüratları yapıyordu fakat biz sahaya çıktığımızda taraftarlarımız gitmişti. Biz orada galibiyet resmi çektirerek geri dönmek arzusundaydık fakat galibiyet resmi çektirmek için sahaya çıktığımızda Galatasaray yönetici ve yetkilileri elimizden kulübümüzün bayrağını almaya çalıştı. Bir kulüp için bayrağının ne anlama geldiğini çok iyi bilirsiniz. Bu bayrağı gasp etme girişimi olmasaydı bu tasvip edilmeyen görüntüler asla ortaya çıkmayacaktı.” dedi.
Gebetaş ayrıca “Başkanımız öyle 70-80 kişilik bir grupla oraya gelmiş de sanki orayı basmış gibi bir durum söz konusu değil. Dün 40-50 kişi var dediler, bugün 70-80 kişi var diyorlar. Biz iddialara cevap vermedikçe yarın heralde bunu 90-100 kişiye kadar çıkartacaklar. Bu aynı algı manipülasyonlarını COVID döneminde seyircisiz oynanan bir maç için devletin talebiyle aldığımız kişilere yönelik de ‘5 bin taraftar aldılar’ demişlerdi. Bu da ona benzeyen bir karalama kampanyası. Buna da müsaade etmeyiz. Bir mafya dizisi senaryosunu mu anlatılıyor yoksa benim de orada şahit olduğum konulara yorum mu yapılıyor açıkçası ben karar veremedim” diyerek sözlerine son verdi.