Kayserispor devleti yalanladı: Satılık diyeni dava edeceğiz
Fenerbahçe, Samsunspor deplasmanında iki kez öne geçtiği maçta iki puan bıraktı. Lider Galatasaray'ın maç eksiğiyle sekiz puan gerisinde kalan Kanarya'nın geçen sezona kıyasla düşük kalan topa sahip olma yüzdeleri dikkat çekiyor.
2023-24 sezonunda 99 puan toplayan ve 99 gol atan Fenerbahçe, 102 puanlı rekortmen Galatasaray’ın ardından ikinci sırada yer aldı. Bu sonuca rağmen İsmail Kartal’ın önderlik ettiği takımın oynadığı futbol ve taraftarına hissettirdikleri bugün gelinen noktada iyi şekilde anılıyor. Öyle ki Fenerbahçe, geçen tüm sezon boyunca ligde rakiplerine 15 puan kaptırırken bu sezon şimdiden yedi puan kaybetti. Yaz başında gerçekleşen kongre sürecinde Ali Koç ve Aziz Yıldırım’ın vaatlerinden Jose Mourinho, Ali Koç başkanlığında göreve geldikten sonra bekleneni veremedi. Mourinho yönetiminde Fenerbahçe son olarak Samsunspor deplasmanında 2-2 berabere kaldı.
İki kez öne geçen ve son dakikalara tıpkı Göztepe deplasmanında olduğu gibi önde giren Fenerbahçe, 2-1’lik üstünlüğü koruyamadı. Soner Aydoğdu attığı golle takımına bir puan getirirken Karadeniz ekibi lig sıralamasında Fenerbahçe’nin önündeki yerini de korudu. Samsunspor deplasmanında alınan puan kaybı ardından Jose Mourinho ve tercihi ettiği 11, yaptığı değişiklikler, öne geçtikten sonra defansif oyun anlayışıyla ilgili eleştiriler vardı. Öyle ki Fenerbahçe maç 0-0 devam ederken yüzde 54’le topa sahip olmuş, Dusan Tadic’in golü geldikten sonra maç 1-1’e gelene kadar ise yalnızca yüzde 36 ile topla oynamıştı. 1-1’den sonra gol arayan ve aradığını 63. dakikada Saint Maximin’le bulan sarı-lacivertliler yaklaşık 15 dakikalık süreci topa yüzde 65’le sahip olarak geçirmişti. Ancak 2-1’den sonra yine reaktif bir oyun anlayışı hakim oldu. Maçın 2-2’ye geldiği duraklamaların ilk dakikasına kadarki yarım saatlik dilimde Samsunspor topa yüzde 65’le sahip oldu. Bundan sonraki yaklaşık beş dakikalık dilimde yüzde 52’lik oran Fenerbahçe’ye galibiyet golünü getirecek fırsatları yaratmasını sağlamadı.
Bu durum bu sezon ilk defa yaşanmıyor. Fenerbahçe ligin güçlü ekiplerinden Göztepe’ye karşı da ilk yarıyı 2-0 önde kapadıktan sonra ikinci yarıda daha geride konumlandı ve topu rakibine bıraktı. İzmir ekibi skoru 2-2’ye getirerek rakibine sezonun ilk puan kaybını yaşattı. Kanarya, geçen sezon bunun tersi bir oyun anlayışı sergiliyordu. Savunmanın özellikle öne geçtikten sonra geride konumlandığı Fenerbahçe’de geçen sezon önde basan ve yaptığı baskı ardından topu kazanarak sonuca giden bir futbol anlayışı hakimdi. İsmail Kartal’ın öğrencileri oynadıkları lig maçlarının çok büyük bölümünde topa daha fazla sahip olan taraftı. 38 maçın yalnızca dokuzunda rakiplerinden daha az sahip olan ekip, 70 dakikasını 10 kişi oynadığı Galatasaray deplasmanı haricinde yüzde 40’ın altına düşmemişti.
Bu sezon Lugano maçlarının ikisinde de yüzde 50’nin altında kalan Fenerbahçe kazanılan Alanyaspor, Antalyaspor ve Kasımpaşa maçlarında da aynı şekilde topa sahip olma oranında rakibinin gerisinde kaldı. Jose Mourinho’nun eski takımlarında da görünen topu rakibe bırakarak az gol yiyip kazanma taktiği sürüyor. Ancak Fenerbahçe, bu anlamda Göztepe ve Samsunspor gibi deplasmanlarda takılıyor. Nitekim Kanarya, bu sezon ligde çıktığı sekiz maçın üçünde kalesinde gol gördü. Bu üç maçın hiçbirini kazanamadı. Kalesinde gol görmediği beş maçtan 15 puan çıkardı.
Fenerbahçe, Opta’nın Süper Lig’de detaylı veri tutmaya başladığı 2014/15’ten bu yana en düşük topla oynama yüzdesinde kaldığı sezonu yaşıyor (%49.9). Bu futboldan verim alınamaması Kanarya sevdalılarının canını daha fazla sıkıyor. Öyle ki Fenerbahçe Jose Mourinho’nun gelişinden sonra hedeflediği Şampiyonlar Ligi’nden Lille eşleşmesi sonucu uzak kaldı. Fenerbahçe, ezeli rakibi, lider Galatasaray’ın da yalnızca dokuz hafta sonunda tam sekiz puan gerisinde kaldı. Her ne kadar Galatasaray’ın bir maç fazlası olsa da şu ana kadar oynanan oyun Fenerbahçe taraftarına ümit vermekten uzak. Artı, Fenerbahçe Galatasaray’la evinde oynadığı karşılaşmayı da iki farkla kaybetti. Deplasmanda oynanacak maçın sonucu ne olursa olsun kısa vadede sarı-kırmızılıların ezeli rakiplerine karşı büyük avantajı var.