Sacha Boey: Galatasaray dönemim eğitici oldu
Galatasaray 20. hafta maçında evinde Kayserispor'u 2-1 yendi. Zorlanan sarı-kırmızılılarda tecrübeli isimler Fernando Muslera penaltı kurtarışı yaparken Dries Mertens attığı golle üç puanı getirdi.
Süper Lig’de ligin boyu alışılagelmişten erken kısaldı. Bu durumun ortaya çıkmasında sebep rekorları alt üst eden iki takım Fenerbahçe ve Galatasaray. İlk yarıyı 50 ve 48 puanla rakiplerinin fersah fersah önünde tamamlayan İstanbul’un iki büyüğü birbirlerinin hata payını minimuma indiriyorlar. Söz konusu hatalardan birini Galatasaray geçen hafta içi Sivasspor deplasmanında yaptı. Son 10 dakikaya üstün giren ekip skoru koruyamadı ve 1-1’lik beraberlikle rakip sahada iki puan bıraktı. Nitekim bu puan kaybı onları Fenerbahçe’nin iki puan gerisine attı.
Benzer bir durumun son dört maçını kaybeden Kayserispor karşısında hem de iç sahada yaşanması tam anlamıyla fiyasko olacaktı. Birçok eksikle maça çıkan Galatasaray Okan Buruk’un sezon başı ideali olarak hayal ettiği kadrodan uzak bir görüntüdeydi. Bu görüntü oyuna da yansıyordu. Bireysel becerilerin ve didinmelerin pozisyon üretiminde rol oynadığı sarı-kırmızılılarda kilidi açma formülü duran top oldu. 26. dakikada eşitlik bozuldu. İki dakika sonra Mertens’in golü futbol kamuoyunun tartışmalarına neden olacak şekilde iptal edildi. Ancak bu golden bir süre sonra Galatasaray bu sezon pek çok kez olduğu gibi 1-0’ın yeterliliğine fazla güvenerek vites düşürdü. Motoru kapatmayan iki oyuncudan biri son haftaların en formda ismi Barış Alper Yılmaz’dı. Bir diğer isimse 36’lık Mertens’ti. Fakat bu ikili rakip Kayseri’nin devre sonunda penaltı kazanmasına engel olamadı.
İşte bu noktada bir diğer tecrübe, 37’lik Muslera devreye girdi. Uruguaylı için Bahoken’in çok da güçlü olmayan şutunda köşeyi bilmek yeterli oldu. Takımıyla altı şampiyonluk yaşamış, Türk futbolunun aromasını kokusundan tanıyabilen Muslera için Bahoken’in vuruşu adeta antrenman topu niteliğindeydi. Ancak ikinci yarının başında da anlaşıldı ki bu kurtarış olmasa bir kazaya iki veya üç puan verilebilirdi. Öyle ki 57. dakikada Boa Morte’nin attığı golde Galatasaray’da hatalı geri pası veren isim son 1.5 senedir taraftarın en güvendiği isimlerden Lucas Torreira’ydı. O an anlaşıldı ki Cimbom pazartesi akşamını güvendiği dağlarda üşüyerek geçirmemek için sırtını ulu çınarlara dayamalıydı.
O ulu çınarlardan Mertens karşılaşma sonunda tabiri caizse dili sarkacak kadar çırpınarak takımını galibiyete taşımaya çalıştı. Belçikalı deneyim son düdük çaldığında bu sezon bir Süper Lig maçında en fazla şutta payı bulunan oyuncu olacaktı. Rakip kaleyi dokuz kez yoklayıp beş isabet bulan oyuncu dört kez de şut pası verecekti. Yaptığı dokuz ortanın beşinde isabet bulan Mertens fiziki açıdan çarpışmadan kaçmayacak, dokuz ikili mücadeleden dördünü kazanacaktı. Üç kez çalım atarak klasını konuşturan 36 yaşındaki futbolcu en kritik anda da ayakları titremeden topun başına geçmeyi göze alacaktı. Mauro Icardi yokluğunda takımın penaltıcısı hüviyetinde olan Dries 86. dakikada vuruş için topun başına geçti ve hata yapmadı. Bu sezon Süper Lig’de üçüncü golünü atan Mertens maç bittiğinde toplam sekiz gol katkısına erişecekti. Öyle ki ilk golde de asisti yapmış, bu sezon için toplam beşinci asistine erişmişti.
Geçen sezon en kritik haftalarda çoğu zaman Mauro Icardi’nin kahramanlaşmasıyla mutlu sona uzanan Galatasaray bu kez Arjantinlinin olmadığı günde futbolun yaşta değil başta olduğunu gösteren yıldızlarıyla sonuca gitti. Sarı-kırmızılılar kritik üç puana uzanırken hem sahasında 10’da 10 yaptı, hem de zorlu Trabzonspor deplasmanı öncesinde Fenerbahçe’yle arasındaki takip mesafesini iki puanda tuttu. Icardi’nin kritik maça dönüp dönmeyeceği net değil. Afrika Uluslar Kupası’nda olan Ziyech ve Bakambu’nun olmayacağı, Tete ve Zaha’nın da yaşadığı form düşüklüğü düşünülürse Galatasaray’ın tecrübeli yıldızlarına Trabzon’da yine fazlasıyla iş düşecek.