TL’nin reel değeri 2021 Aralık’tan bu yana en düşük seviyede
Bankaların genel müdürleri ile Merkez Bankası’nın yeni Başkanı Hafize Gaye Erkan ile toplantıları sonrasında yaptığımız görüşmeler, Erkan’a dair ilk izlenimlerin olumlu ancak birçok kaygının hâlâ geçerli olduğunu gösteriyor.
Bankaların genel müdürlerinin Merkez Bankası’nın yeni Başkanı Hafize Gaye Erkan ile ilgili ilk izlenimlerinin olumlu olduğunu duyduk. Ancak, doğal olarak, henüz merkez bankacılığı konusunda eksikleri bulunduğunu gözlediklerini de söyleyebiliriz. “En azından aynı dili konuşuyoruz” diyerek, daha önceki başkandan sonra Erkan’ın olumlu bulunduğunu kaydeden bir genel müdür, “Sorunları kavradığı ve çalışkan olduğu izlenimi edindik” dedi.
Bir hafta önce Hazine ve Maliye Bakanı Mehmet Şimşek’le yaptıkları toplantıdan sonra yeni Merkez Bankası Başkanı Erkan’la tanışan bankacılar, her iki yetkilinin tavırlarına bakarak, “kademeli bir normalleşme olacağı artık kesinleşti” dediler. Buna karşılık yeni yönetimin, geçiş kademeli olsa da kararlılık mesajı vermeye çalıştıklarını kaydeden başka bir genel müdür, Cumhurbaşkanı Erdoğan ile çatışmamak için iki yetkilinin de çok tedbirli davrandığına şahit olduklarını da söyledi.
Başkan Gaye Erkan’ın daha çok banka genel müdürlerini dinlediğini, mevcut kötü durumu düzeltmek niyetlerini ortaya koyduğunu ama “Bunu büyümeyi göz ardı etmeden yapmaya çalışacakları” vurgusunu yaptığını kaydeden bir yetkili, Başkan’ın büyüyen bütçe açığı ve cari açık probleminin farkında olduğunu söyledi. Ancak buna karşılık alınması gereken mali tedbirler konusuna hiç girmemesini ise çok rahat olmamasına bağladı.
Merkez Bankası Başkanı Gaye Erkan’ın bankacıların acil çözüm istedikleri, TL’ye dönüşüm sorununu aktarmaları üzerine, sorunun farkında olduklarını banka teknisyenlerinin çalıştığını, hafta sonu bu konuda birkaç düzenleme yapacaklarını söylediğini öğrendik. Bankacılar TL’ye dönüşüm için gereken oranı tutturmanın zaten çok zor olduğunu, kurların aşırı yükselmesiyle rasyolara uyumun imkansızlığını belirttikleri öğrenildi. Yeni rasyoların uygulama süresine birkaç gün kala yapılacak düzenleme ile bankaların ağır menkul kıymet tutma zorunluluklarının bir miktar esnetilmesi bekleniyor.
Bir banka genel müdürü TL mevduat için kıyasıyla rekabete girildiğini, faiz oranlarının yüzde 45’lere çıktığını ve tüm bankaları olumsuz etkilediği hatırlatarak, “Mevduat faiz yarışını bitirmek için bazı rahatlatıcı tedbirler alacaklar ve bu yararlı olacak” dedi. Aynı genel müdür hemen arkasından ise “Ama bu durum uzun vadeli çözüm ihtiyaçlarını ortadan kaldırmıyor tabii” şeklinde konuştu.
Toplantıya katılan bankacılardan konuştuklarımın hemen hepsinin, eskiye kıyasla terminolojiyi ve ekonomiyi bilen bir başkan ile karşılaşmalarını olumlu bulduklarını gördüm. Bunun yanında ister istemez konuya tam vakıf olamadığını ama işi kavramak adına çok çalıştığının belli olduğunu söylediler. Bunun yanında yeni başkanı, belki de eksiklikleri nedeniyle, tedirgin ve ürkek bulduklarını belirterek, yakın zamanda rahatlamasını umduklarını kaydettiler.
Merkez Bankası’nın mevcut durumunu yorumlayan bankacılar, yeni başkanın çok iyi bir kadroya ihtiyaç duyduğunun çok açık olarak görüldüğünü belirttiler. Bununla birlikte bankacılar, göreve gelişinde mesaj vermemesinden, faiz kararı açıklama metninden ve yaptıkları toplantıdan yola çıkarak, Merkez Bankası yönetimi için hayati öneme sahip iletişim politikaları konusunda çok büyük eksiklikler gördüklerini kaydediyorlar. İletişimdeki sorunların giderilmesinin de liyakatlı yöneticiler olmamasından kaynaklandığın kaydeden bir bankacı, “Merkez Bankası bünyesinde hem iletişim politikası hem de piyasa ekonomisi çerçevesinde beklenti yönetimi deneyimi olan çok liyakatlı kişiler olduğunu bildiklerini söylediler. Başkan Erkan’ın bir an önce kendi kadrosunu kurması gerektiğini, aksi tekdirde konuları tümüyle kavrayıp, kendine güvenli bir yönetim anlayışı edinmesinin epeyce bir süre gerektireceğini belirttiler.
Bazı bankacılar yeni yönetimle birlikte “sıkı para”, “parasal sıkılaştırma” gibi kavramları duymaya başlamalarına sevindiklerini kaydederek, bunu iletişim açısından olumlu bulduklarını söyledi. Buna karşılık başka bir bankacı ise Başkanın “fiyat istikrarı ve finansal istikrar” gibi sözlerinin çok inandırıcı bulunmadığını çünkü bunun altının doldurulamadığını kaydetti. Bunun nedeni olarak ise hem Bakan Şimşek’in hem de Başkan Erkan’ın uygulayacakları yeni politikalar konusunda kendilerinden emin olamamalarını gösterdi. Daha doğrusu bu politikaların uygulanması gerektiğine inandıkları ama her an Cumhurbaşkanı’ndan gelebilecek itirazlar nedeniyle kaygı duyduklarını, bu kaygının da hem sözlerini hem de tavırlarını olumsuz etkilediğini söylediler.