Küçükçekmece’deki patlamada bir kişi öldü, beş yaralı var
Vergideki istisnalar kaldırılamayacak ve kamu ciddi bir tasarruf yapmayacaksa bütçe açığı nasıl kapatılacak? Bu sorunun yanıtını dün gece BOTAŞ’ın açıkladığı doğalgaz zammıyla aldık, elbette faturanın büyük kısmını yine vatandaşa çıkararak.
Dün gece konutlarda kullanılan doğalgaza 1 Ağustos’tan geçerli konutlara yüzde 38 zam yapıldı. Oysa doğalgaz fiyatları dünyada geriliyor. Aşağıdaki tabloda görüleceği gibi doğalgaz (natural gas) fiyatları dünyada yılbaşından bu yana yüzde 31, son bir yılda yüzde 50 düştü.
Türkiye doğalgazı ithal ettiği için döviz kuru da fiyat üstünde etkili. Ama doların aylardır kıpırdamadığı da malum. Öyleyse doğalgaza bu kallavi zam neden yapıldı?
Zammı yapan Türkiye’ye doğal gazı ithal eden Boru Hatları ile Petrol Taşıma AŞ (BOTAŞ). BOTAŞ bir kamu şirketi. 1974 yılında Irak petrolünü İskenderun Körfezi’ne taşımak üzere bir kamu iktisadi teşebbüsü (KİT) olarak kurulmuştu. Daha sonra doğalgaz ticaretine de başladı ve 2017’de Türkiye Varlık Fonu’nun bünyesine katıldı. BOTAŞ’ın zarar ettiği sır değil, zararı 2020 ile 2021 arasında rekor biçimde yüzde 66.815 artmıştı. Nitekim BOTAŞ 2021’de en çok zarar eden kamu şirketiydi. 2022’de bu zarar büyük oranda kapandı. Ama seçim yılı olan 2023’te doğalgaz fiyatlarına uzun süre zam yapılmadığı için yeniden patladığını tahmin etmek zor değil. Tahmin etmek dememin sebebi kamu kuruluşlarının kâr ve zararlarını içeren Hazine ve Maliye Bakanlığı’nın kamu işletmeleri raporunun 2023’e dair verilerinin henüz yayınlanmaması. 2022 raporuna göre BOTAŞ ve diğer kamu kuruluşlarının kâr-zarar durumu şöyleydi:
2022’de zararını büyük oranda kapattığı görülen BOTAŞ’ın dediğim gibi 2023’te yine dev bir zarar yazdığı tahmin ediliyor. Bu arada Elektrik Üretim Anonim Şirketi de (EÜAŞ) geçen yıl büyük bir zararla ona katıldı. CHP Milletvekili Türker Ateş 2023’ün ilk dokuz ayında BOTAŞ’ın görev zararının 46 milyar liraya, EÜAŞ’ın ise 42 milyara dayandığını söylemişti.
BOTAŞ ve EÜAŞ’ın zararlarını iktidar kendi cebinden karşılasa sorun olmazdı ama maalesef bütçeden karşılanıyor. Geçen yıl bütçe açığının milli gelire oranı patlayarak yüzde 5.4’e çıktı. Bunda deprem harcamaları kadar olmasa da BOTAŞ ve EÜAŞ’ın zararlarının da etkili olduğu söylenebilir. Malum, açık bu yıl daha büyüyecek, hükümetin kendi tahmini 2024’te milli gelirin yüzde 6.4’üne yükseleceği biçiminde.
Enflasyon karşısında Merkez Bankası’nın uyguladığı yüksek faiz politikasının gücü bir yere kadar, bu kadar yüksek bir açıkla enflasyonun (Merkez Bankası’nın 2025 hedefi olan) yüzde 14’e düşürülmesi mümkün değil. Uzun yıllar sonra yeniden patlayan bütçe açığını kontrol altına almanın yolu belli: Kamunun gelirlerini artırırken giderlerini azaltmak. Hükümet bu hedefe yönelik olarak kamu harcamalarında tasarruf ve vergi gelirlerinde artış öngören iki yasa hazırladı. Meclis’ten geçen iki yasanın da bütçe açığında ciddi bir azalma sağlayamayacağı, yani dağın fare doğurduğu yazıldı, çizildi. Özellikle vergi gelirlerini artırmak için Hazine ve Maliye Bakanlığı tarafından hazırlanan ilk taslak Meclis’e kuşa dönmüş biçimde geldi. Daha önceki bir yazımda anlattığı gibi ilk taslakta yer alan önerilerden farklı olarak ne gayrimenkul yatırım ortaklıklarından, ne saç ektirmeye gelen yabancılardan, ne yem şirketlerinden vergi almaya cesaret edilebildi, ne de Türkiye Varlık Fonu şans oyunlarından elde ettiği KDV’yi bütçeye aktarmaya ikna edilebildi. (https://10haber.net/yazarlar/baris-soydan/gyolar-vergi-vermiyor-varlik-fonu-kdv-odemiyor-pamuk-eller-cebe-473282/)
Vergideki istisnalar kaldırılamayacak ve kamu ciddi bir tasarruf yapmayacaksa bütçe açığı nasıl kapatılacak? Bu sorunun yanıtını dün gece BOTAŞ’ın açıkladığı doğalgaz zammıyla aldık, elbette faturanın büyük kısmını yine vatandaşa çıkararak.
2023 seçimlerini kazanmak için yenen hurmalar öyle görünüyor ki tırmalamaya devam edecek.