Lüks çantayı bağımsız Frankeştayn kitabevinin kapısına kim astı

Galata’dan Karaköy’e inen Lüleci Hendek Caddesi’nde çoğunlukla bağımsız kitabevi meraklılarının gittiği Frankeştayn’da çalışanlar geçen ay heyecan dolu günler yaşadı. Hikayeyi her şey olup bittikten sonra kitabevinin Instagram hesabından öğrendim.

Frankeştayn’ın kurucusu Ayşe Tümerkan

Mart ayında Frankeştayn’a bir email gelir. “Okuyunca klasik bir ‘Mısır’daki büyük babanızdan miras kaldı’ hikayesi olduğunu düşündük” diyor kitabevinin kurucusu Ayşe Tümerkan. Dolayısıyla aldırış etmezler. Birkaç gün sonra bu kez telefonları çalar: “Konuşmasının her halinden İtalyan olduğu belli olan biri Milano’dan Valentino moda evinden aradığını söyledi. Markanın VSLING model çantasını tanıtımını bağımsız kitabevleriyle yapmak istiyorlarmış. New York, LA, Seul, Tokyo gibi şehirlerden 10 bağımsız kitabevinde yapacakları çekimlere Frankeştayn’ı da dahil etmek istediklerini söyledi.”

Şüphe kasları çalışmaya devam ediyor

Aynı zamanda avukat olan Ayşe Tümerkan şüphe kasları biraz da mesleğinden dolayı fazla çalışıyor olmalı, bakalım konu ne zaman anne kızlık soyadına gelecek diye beklemiş. Çantayı gönderdiklerini söylediklerinde bile “Gümrükte takıldı, şu hesaba şu kadar para yatırın” mesajı beklemiş. Haksız mı? Sonuna kadar haklı! Yine de bunların hiçbiri olmamış nihayet bir adet lame VSLING Valentino Garavani ellerine ulaşmış.

“Fotoğraf çekimi için kadrajla ve ambiyansla ilgili kısa bir brief gönderdiler. Arzu edersek bir fotoğrafçı da ayarlayabileceklerini söylediler. Biz kendimiz halledebileceğimizi söyleyince de işi bize bıraktılar.”

Valentino neden böyle bir işe girişti

VSLING Valentino Frankeştayn’ın kapısında

Nihayet çanta ellerine ulaştığında bunun gerçek bir proje olduğuna yüzde yüz ikna olmuşlar ve çekimi yapmışlar. Kapı koluna asılı VSLING işte bu karelerden biri. Yazının başındaki soruya dönersek çantayı yabancı biri değil bizzat Ayşe Tümerkan asmış.

Markaların zaman zaman böyle işbirlikleri yaptıkları biliniyor. Ama Valentino’nun kendine fon olarak seçmesinin bir nedeni de bu seneki Uluslararası Booker Prize’ın sponsorlarından biri olması. Frankeştayn’ı nereden buldular derseniz o da Valentino’nun CMO’su Yiğit Turhan’ın önerisi.

10 kitabeviyle dünya turu

Valentino 10 kitabevinden gelen fotoğraflarla çantaya özel bir dergi yayımlanmış. New York şehrindeki Sweet Pickle Books da seçilen kitapçılardan biri

Dünyanın dört bir köşesinden diğer dokuz bağımsız kitapçı; Londra’dan kitapların ilk baskılar dışında efemera da bulunduran ve randevuyla gidilen feminist @secondshelfbooks, Los Angeles’tan ağırlıklı olarak film ve sanat kitapları ve kurucuların favorilerini satan @despairbooks, Dubai’den XVAGallery, New York’tan yalnızca kitap değil turşu da satan  @sweetpicklebooks, Paris’ten kitap satmak dışında yayıncılık da yapan  @after.8.books, yılda yüz kitapla İngilizce konuşulan dünyanın en büyük bağımsız yayıncılarından @versobooks, Tokyo’dan @yaguchishoten, Madrid’den @libreria_f451 ve Seul’den @danginbookplant.

Londra’dan Second Shelf Bookstore ve A.N. Devers. Fotoğraf: Ellen Christina Hancock

Frankeştayn da bir “öteki”ydi

Ayşe Tümerkan iki sene önce kurduğu Frankeştayn’ın hikayesini Diken’e şöyle anlatmıştı: “Hayalimde toplumsal cinsiyet ve feminizm konularına odaklı bir seçkiye sahip bir kitabevi kurmak hep vardı.  Çok şanslıyım ki Umami Kitap yayınevinin kurucularından Seçil Epik kitap seçkisinin hazırlanmasında müthiş destek verdi.”

Adını Türkçe okunduğu gibi yazmayı tercih ettikleri Frankenstein’ın da kendi seçkilerinde önceliklendirdikleri yazarlar gibi “öteki”olduklarını söylüyor Tümerkan: “Bilenler bilir, aslında ‘Frankenstein’ meşhur romandaki ‘canavar’ın yaratıcısı doktorun adı. Fakat Hollywood filmlerinden dolayı çoğumuzun zihninde Frankeştayn deyince ‘canavar’ın kendisi canlanıyor. Bizim canavar diye bildiğimiz Frankeştayn da, hem yaratıcısı hem toplum tarafından dışlanmış, sevgi görmemiş ve ötekileştirilmiş bir karakter.

Sadece feminist kitaplar satmıyorlar, ağırlık kurmaca metinler olmak üzere, Türkçe ve İngilizce geniş bir yelpazede kitapları var. Hem Türkiye hem dünya edebiyat çevrelerinde ses getiren yazarlara ait kitaplara, küçük yayınevlerinin büyük kitapçılarda satılmayan kitaplarına, siyaset tarihi, kadın çalışmaları, sanat tarihi seçkilerine yer veriyorlar.

Çantayı kullanıyor mu onu da merak ettim. Valentino markası bu projeyle Frankeştayn’ın hayatına neşe ve heyecan kattı. Ayşe Tümerkan da bir başkasını sevindirmiş: “Çok sevdiğim bir arkadaşım beğendi çantayı, ona hediye ettim, mutlu oldu. VSLING doğru ellerde.”

Bugün 1 Mayıs, işçinin emekçinin bayramı, kutlu olsun. 10 Haber hem sahada hem masa başında çalışıyor. Gelişmeleri 1 Mayıs blogumuzu takip edebilirsiniz.