İYİ Partili Dikbayır’dan partisine dilekçe: ‘Akşener’in mal varlığını incelettiğim’ iddiası araştırılsın
İYİ Parti'ye yönelik "kaset" operasyonu başlatıldı. Odatv'de isim verilmeden bir İYİ Partili'nin hedef yapıldığı belirtildi. 10Haber'e konuşan İYİ Parti Genel Başkan Yardımcısı Mehmet Tolga Akalın, "Bunun hukuki bedelleri olur. Bu dijital siyaset elbet bir gün faillerini de vuruyor" dedi.
Odatv’de “Hürrem Elmasçı” mahlasıyla bir yazı yayınlandı. Yazıda, isim verilmeden bir milletvekilinin eşcinsel kasetinin olduğu öne sürüldü. Odatv’deki yazıda kasetin içeriğine ve vekilin isminin bulunması için hayatına ilişkin birçok ayrıntı yazıldı.
Sonra, “Hürrem Elmasçı” mahlasıyla yazıları Odatv sahibi Soner Yalçın’ın yazdığı belirtildi. Sosyal medyada Soner Yalçın’a “kaset” yazıları nedeniyle eleştiriler geldi.
Öte yandan, kasetin hedefinde İYİ Parti’nin olduğu öne sürüldü.
İYİ Parti Milli Güvenlik Politikalarından Sorumlu Genel Başkan Yardımcısı ve Edirne 1’inci sıra Milletvekili Adayı Mehmet Tolga Akalın, partisine yönelik kaset operasyonunu 10Haber’e değerlendirdi.
Mehmet Tolga Akalın, Ak Parti’nin kaset siyasetine sık sık başvurduğunu belirtti.
“Bunu Odatv’de yapılan bir haber üzerinden konuşuyoruz” diyen Akalın, şunları söyledi:
“Bu tür operasyon çekenler hukuki yaptırımla çok hızlı karşılaşacak. Bu dijital siyaset elbet bir gün faillerini de vuruyor. Bunun hukuki bedelleri olur. Allah nasip ederse 14 Mayıs’tan sonra iktidar değişecek. Ve bu sürecin içerisinde olanlar, nereye giderlerse gitsinler, bir şekilde bu ülkeye getirilirler. Türkiye’nin temiz bir siyasete ve siyasetçiye ihtiyacı var. Önümüzdeki dönemde Türkiye temiz siyaset dönemini açacak.”
“Bu iktidar döneminde özellikle FETÖ ile beraber yapılan bir iş var, o şu, sistemli olarak devlet imkanlarının tepeden tırnağa bir emir komuta içerisinde kullanımı suretiyle dijital kayıt alma” diyen Akalın şunları anlattı:
“Bu dijital kayıtlar da Türk siyasetini, ötesi Türk devletini dönüştürme amaçlı çok yoğun kullanıldı.
Türk ordusu bu dijital kayıtlar üzerinden, sahte kayıtlar üzerinden tasfiye edilmeye çalışıldı. Yetmedi, daha sonra Türk siyaseti de bu kaset olgusu üzerinden tanzim edilmeye çalışıldı. Fakat bu öyle bir iş ki, sonradan görüldü, zaman içerisinde ortaklarını da vurdu. Yani, siyasi iktidar olarak bu işe destek verenler de 17-25 Aralık sürecinde, bunun mağduru oldular. Kendilerinin de ses ve görüntü kayıtları yayınlandı.
Şimdi ne yapılmaya çalışıyor? FETÖ’nün sistem içerisinde kalmış iktidara müzahir çıraklarından öğrendiği yol ile iktidar Türk siyasetinde girmiş olduğu çıkmazı toparlayabilmek için, bir siyasal merkez boşaltıp kendisini ikame etmeye çalışıyor.
Ak Parti’nin 21 yıllık iktidarının en önemli özelliği şu, Tayyip Erdoğan muhalefetini tanzim ederek iktidarını koruyabilen bir siyasetçi.
Muhalefetini tanzim ederken de her türlü hukuk dışı yolları kullanma konusunda mahir…
Bu konuda ilk örnek Cem Uzan diyebiliriz. Genç Parti yüzde 14,3’lük oy oranına ulaştığında, FETÖ ile işbirliği içerisinde Cem Uzan tasfiye edildi.
Saadet Partisi’nin oyu yüzde 5,5 iken o dönem Numan Kurtulmuş’a mensubiyet verilerek iktidarın bir parçası haline getirildi. Süleyman Soylu’da da aynısı yapıldı. Ta ki ne zamana kadar? 2015’te Meral Akşener’e bakanlık teklif edilmesi ve Akşener’in bunu reddetmesine kadar…
Karşımızda muhalefetini tanzim ederek iktidarını devam ettiren bir yapı var.
Milleti tercihsiz bırakarak, kendisini ‘kötünün iyisi’ yapmak suretiyle iktidarını koruyan bir yapı var.
Bu siyasi yapı görünen o ki, bugünlerde partimize karşı da böyle bir hazırlık içerisinde.
Bunun çok ağır sonuçları olur, kendileri açısından da çok ağır sonuçları olur. Çünkü artık kaset siyasetinin toplumda karşılığı bulunmuyor. ”