Chelsea’de geçici Lampard dönemi
Endüstriyel futbolun ne kadar acımasız olduğu Bruno Rodriguez'in ampute kaldığı öyküyle ortaya çıkıyor. Rodriguez bacağını feda ederek özgürlüğünü kazandı.
Profesyonel futbolcuların renkli hayatları olduğu sanılır. Onlar devamlı spot ışıklarının altında, göz önündedirler. İyi para kazanırlar. Renkli hayatları vardır. Profesyonelliğin bir de karanlık yüzü var. Buna en iyi örneklerinden biriyse kendi isteğiyle ampute kalan bir dönemin ünlü futbolcusu Bruno Rodriguez.
Bruno Rodriguez, 1972 yılında Fransa’nın Bastia şehrinde dünyaya geldi. Rodriguez, 1989 yılında girdiği Monaco B takımında üç yıl geçirdi. Monaco günlerinde geleceğe mutla bakan futbolcu, George Weah ve Jurgen Klinsmann gibi efsanelerden tavsiyeler alarak kariyerine başladı.
1992’de Arsene Wenger’in çalıştırdığı dönemde A takıma yükselen Bruno, burada üç maça çıktı ve ertesi sezon memleketinin takımı Bastia ile anlaştı. Bastia’da 3 sezon geçiren Rodriguez, yarım sezonluk Strasbourg tecrübesinin ardından kariyerinin zirvesine çıkacağı Metz’e gitti. 1997-98 sezonunda Metz’in şampiyonluk yarışı yaptığı tarihi sezonununda ana aktörlerden biriydi. Lens o sezonu şampiyon olarak tamamlarken ismi Fransa Milli Takımıyla anıldı. Dünya Kupası’nı kazanan efsane Fransa Milli Takımı’nın kadrosunda Thierry Henry, Nicolas Anelka ve David Trezeguet gibi isimleri geçip seçilemedi.
1999’da PSG’ye transfer oldu. Sadece kariyerinin değil, hayatının değişmesine neden olacak süreç Paris’te başladı. Kiralık olarak Bradford City’de forma giydikten sonra Paris’e döndüğünde bacağındaki sorun ona büyük bir ağrı vermeye başladı. Ağrılara rağmen kulüp yönetimlerinin isteğiyle iğne olarak sakat sakat maçlara çıkarak takımına katkı vermeye çalıştı. Rodriguez, o günler hakkında “Oynadığım her kulüpte iğnelerle sahaya çıktım. Bunlar futbolda olan şeyler ve fazla konuşulmuyor ancak herkes bu süreçlerden geçiyor” diyecekti.
Profesyonel futbol kariyerini 2005’te 33 yaşındayken sonlandırdı. Ama bacağındaki ağrı dayanılmaz şekilde devam ediyordu. Gündelik hayat, Rodriguez için zulme dönüştü. Bacağındaki ağrı yüzünden otomobil süremiyordu, dışarı çıkamıyordu. Yürüyemiyordu. Karısı bütün yaşadıklarına şahitti. Hayatı cehenneme döndü. 17 yıl boyunca sabretmesine karşın herhangi bir iyileşmeyi bırak ağrılar daha da şiddetlenmişti.
2022’de hayatını değiştirecek kararı aldı. Hayatını cehenneme çeviren, onu eve hapseden ağrılardan amputasyon ameliyatı ile kurtulacaktı. Bıçak altına yattı. Kalktığında ampute ama özgür bir insandı. Protez bacağıyla attığı ilk adımı videoya aldı. O günü şöyle anlatıyordu. “Protez bacakla ilk gün çok farklıydı. Bunca yıl ya değnekle yürüyordum ya da rehabilitasyon merkezinde tekerlekli sandalyedeydim. Bir anda kendimi ayakta, üstünde yürüyebileceğim bir bacakla görmek sanki özgürlüğüme kavuşmak gibiydi ve bunun boşuna olmadığını biliyordum. Tünelin sonuna vardım ve orada acı yoktu. Ayağa kalkıp ilk adımlarımı attığımda bir video çektim ve bunu eşime, çocuklarıma, arkadaşlarıma gönderdim. Mutluydum.”
Protez bacağını taktırdıktan sonra bir süre fizyoterapi gördü, yürümeye başladı. Hayatı baştan aşağı değişti. Yıllar süren ağrıdan kurtulmuştu. Yürümek artık can acıtmıyordu.
Endüstriyel futbol yüzünden bacağını kaybeden biri olarak profesyonel futbolculara uyarısı vardı: “İzleyenler sadece kamera önünü görüyor. Sporcuların arka planda yaptıkları fiziksel fedakarlıklardan haberleri yok. Sporcular o dönemde birçok şeyini kaybediyor; ne için? 10 senelik bir kariyer için mi, birkaç maçı kazanmak için mi? Spor sonrası hayatları ne olacak? Tüm bunlar ne için? Başkalarının cebini doldurmak için mi? Çünkü işin sonu oraya çıkıyor.”