555 uluslararası şirket Rusya’da kalmakta direniyor
Litvanya'nın başkenti Vilnius'taki NATO zirvesinin ilk günü 'birlik ruhu'yla başladı, Ukrayna lideri Zelenski'nin ittifaka katılımlarının sürüncemede kalmasına isyan etmesiyle devam etti. Cumhurbaşkanı Erdoğan, zirve kapsamında birçok liderle bir araya geldi.
NATO’ya üye 31 ülke dün Ukrayna konulu NATO zirvesi için bir araya geldi. Ukrayna savaşının yeniden canlandırdığı ittifak görüşmelere Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın İsveç’in NATO üyeliğine yeşil ışık yakmasıyla ‘birlik duygusu’ içinde başladı.
Görüşmeler sırasında, Belarus’a nükleer silah yerleştirdiğini duyuran Rusya’nın tavrında herhangi bir değişiklik görülmediği belirtildi. Bununla birlikte NATO Genel Sekreteri Jens Stoltenberg, “Rusya’nın nükleer silah söylemleri hem pervasız hem de tehlikeli. NATO, Rusya’nın adımlarını yakından izliyor” diyerek uyarıda bulundu.
Stoltenberg sözlerine, “Şu ana kadar Rusya’nın nükleer konuşlandırmasında bizim bir şey yapmamızı gerektirecek bir değişiklik görmedik ancak tetikte olmaya devam edeceğiz” diyerek devam etti.
Cumhurbaşkanı Emmanuel Macron, Fransa’nın Ukrayna’ya uzun menzilli füzeler tedarik etmeye başlayacağını söyledi. “Ukrayna’nın topraklarını savunmasına yardımcı olma doktrinimizi korurken, Ukrayna’nın daha etkili saldırı kapasitesine sahip olmalarını sağlamak için silah ve teçhizat teslimatını artırmaya karar verdim” diyen Macron, füzelerin sayısı ya da türleri konusunda ise ayrıntı vermedi.
Almanya ise savunma bütçesini gelecek yıl gayri safi yurtiçi hasılasının (GSYİH) yüzde ikisine çıkaracağını açıkladı. Bu uzun zamandır NATO’nun hedefi olan bir orandı.
Türkiye’nin İsveç üyeliğini onaylaması halinde süreci uzatmayacağını daha önce belirten Macaristan Dışişleri Bakanı Peter Szijjarto, İsveç’in NATO üyeliğinin onaylanmasının artık sadece ‘teknik bir iş’ olduğunu söyleyerek, İsveç’in başvurusunu desteklediklerini iletti.
Öte yandan Rus haber ajansı RIA, Rusya’nın Belçika Büyükelçisi Aleksander Tokovinin’in NATO’nun Rusya’ya yönelik politikasının ittifak üyeleri ile Moskova arasında ‘doğrudan çatışma riskini’ artırdığını söylediğini aktardı.
Zirveye damga vuran en kritik konulardan biri ise Ukrayna’nın NATO üyeliğiydi. Sonuç bildirgesinde, Ukrayna’nın NATO’ya kabul edilmesinin önündeki engellerden biri olan Üyelik Eylem Planı ‘Kiev’in ittifakla giderek daha fazla çalışabilmesi, siyasi olarak bir bütün haline gelebilmesi ve reform yolunda önemli ilerlemeler kaydetmesi’ nedeniyle kaldırıldı. Rusya’nın işgali sırasında Ukrayna’nın güvenliği konusundaki istişarelerin daha kolay yapılabilmesi için yeni bir NATO-Ukrayna Konseyi kuruldu.
Ancak bu bildirge, Ukrayna’nın ne zaman NATO üyesi olacağına dair resmi bir zaman çizelgesi sunmuyor. Ukrayna Devlet Başkanı Volodimir Zelenski, Ukrayna’nın ‘saygıyı hak ettiğini’ söyleyerek, ‘bazı konuların Ukrayna olmadan tartışılmasından’ şikayet etti. “Görünüşe göre Ukrayna’yı ne NATO’ya davet etme ne de ittifaka üye yapmaya hazır değiller” diye yazan Zelenski, bunun Rusya’ya olası bir barış anlaşmasında Ukrayna’nın ileride NATO üyesi olma ihtimalini masada tutarak ‘terörünü sürdürme’ fırsatı vereceğini söyledi.
Genelde savaşta kullanılacak askeri teçhizat sebebiyle Batı ülkelerine karşı ölçülü bir dil kullanan Zelenski’nin bu sert tepkisi nadir rastlanan bir durumdu. NATO kaynakları, Zelenski’nin bu tavrının zirve sona ermeden önce zirve bildirgesini yeniden yazdırmak umudundan kaynaklandığını söylüyor.
Rusya Güvenlik Konseyi Başkan Yardımcısı Dmitri Medvedev ise ittifakın hiçbir zaman Ukrayna’yı aralarına almayacağını savunarak, “İttifak’taki gerçekçilerin yüksek sesle söylemekten korktukları şey de tam olarak bu aslında. Ayrıca Kiev rejimine silah desteği de füzeler, misket bombaları ve uçaklar, mümkün olan her şekilde artırılacak” dedi.
Rusya Dışişleri Bakanlığı Sözcüsü Mariya Zaharova ise NATO’nun Rusya ile çatışma peşinde olmadığını belirterek, “Üyelik söz konusu değilse başarısız bir zirve” değerlendirmesinde bulundu.
Ukrayna, Rusya’nın gelecekte kendisine yönelik saldırılarını önlemek için NATO üyeliğinin tek geçerli çözüm olduğuna inansa da ABD ve diğer ittifak üyeleri, Ukrayna’nın üyeliğine izin vermenin gerilimi ittifak genelinde tırmandırmasından endişeleniyor.
Zirve öncesi ABD Başkanı Joe Biden, Ukrayna’nın üyeliğe hazır olmadığını ve ‘demokratikleşme’ gibi bir dizi konuda ilerleme kaydetmesi gerektiğini söylemişti. Tabii tüm üyelerin Biden ile aynı fikirde olduğu söylenemez. Çek Cumhuriyeti Cumhurbaşkanı Petr Pavel, Sky News’e verdiği demeçte, Ukrayna’nın savaş sonrasında NATO’ya katılmasına izin vermeyen her anlaşmanın ‘tatmin edici olmayacağını’ söyledi.
Birleşik Krallık Başbakanı Rishi Sunak, kamuoyu önünde daha temkinli bir tutum sergilese de Ukrayna’nın ittifaktaki yerini ‘hak ettiğini’ söyleyerek, savaştaki ülkenin üyeliği konusunda ‘somut bir ilerleme’ görmek istediğini dile getirdi. Aynı şekilde Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan da Ukrayna’nın birliğe üyeliğini desteklediğini belirtmişti.
ABD’nin Ukrayna’ya misket bombası gönderme, diğer Batılı ülkelerin de silah yollama sözlerine değinen Medvedev, Batı’nın çıldırdığını söyleyerek, “Batı, başka bir şey düşünemez oldu. Aptallık noktasına kadar en yüksek düzeyde öngörülebilirlik içerisindeler. Bu bir çıkmaz sokak. Üçüncü Dünya Savaşı yaklaşıyor” dedi.
Ukrayna’nın Zaporijya’daki Tokmak’a misket bombalarıyla saldırı düzenlediği iddialarına değinen Medvedev, “Öyleyse bu insani olmayan silahlardan oluşan cephaneliğimizi çıkarmanın zamanı geldi” sözlerini dile getirdi.
Erdoğan, Fransa Cumhurbaşkanı Emmanuel Macron ile bir araya geldi. Erdoğan, Macron’un ardından İngiltere Başbakanı Rishi Sunak, Kanada Başbakanı Justin Trudeau, Almanya Başbakanı Olaf Scholz ve İtalya Başbakanı Giorgia Meloni ile de görüştü. Görüşmelerde ikili ilişkiler, terörle mücadelede işbirliği konuları, Türkiye’nin AB’ye üyelik süreci ve İsveç’in NATO’ya üyelik süreci ele alındı. Erdoğan, İtalya Başbakanı Meloni ile görüşmesinden sonra ABD Başkanı Joe Biden ile bir araya geldi.
Erdoğan’ın Yunanistan Başbakanı Kiryakos Miçotakis ile bugün görüşmesi bekleniyor. Miçotakis, “İki ülkedeki seçimlerin ardından ilk buluşmamız olacak. Her ikimizin de güçlü halk desteğiyle Türkiye-Yunanistan ilişkilerinin yeniden başlaması için ilk adımı atabileceğimize inanıyorum” dedi.
Türkiye ile Yunanistan arasında kritik anlaşmazlıkların olduğunu belirten Miçotakis, sorunların iyi komşuluk ilişkilerine dayalı ve uluslararası hukuk çerçevesinde çözülebileceğini kaydetti. Miçotakis, son aylarda ikili ilişkilerde olumlu bir atmosfer olduğuna dikkati çekerek, “Bu pozitif atmosferin üzerine, her iki halkın da faydasına olacak önemli ilerleme adımları atabileceğimizi umuyorum” ifadesini kullandı.