Akbelen’den sonra Kazdağları’nda da maden için ağaç kıyımı başladı
Muğla’nın Milas ilçesinde, linyit sahasını genişletmek için Akbelen ormanında ağaç kesilmesinin ardından başlayan tartışmalar sivil toplumu da etkiledi. WWF-Türkiye'deki ayrılıklara üç büyük şirketler grubunun yöneticileri de dahil oldu.
Muğla’nın Milas ilçesi İkizköy’de bulunan Akbelen Ormanı’nda Limak Holding ve IC Holding ortak iştiraki YK Enerji’nin maden sahasını genişletmek için gerçekleştirdiği ağaç kesiminin ardından başlayan tartışmalar sivil topluma sıçradı.
Türkiye’nin önde gelen iş insanlarının yönetiminde bulunduğu WWF-Türkiye (Doğal Hayatı Koruma Vakfı) dikkat çeken bir karar aldı. Vakıf, kurum misyonuyla uyuşmayan, yani doğaya zarar veren sektörlerde çalışan destekçi ve üyeleri ile yollarını ayırma kararı aldı.
Bu durumda vakfın hem kurucusu hem de en büyük destekçileri arasında yer alan üç büyük holdingin temsilcileri, Koç Holding’den Ömer Koç, Eczacıbaşı Holding’den Bülent ve Faruk Eczacıbaşı ile FİBA Holding’den Murat Özyeğin vakıftan ayrılacak. Eczacıbaşı Holdingten yapılan açıklamada ‘Doğal Hayatı Koruma Vakfı – WWF-Türkiye’nin üyelikte çeşitli sektörlere getirdiği kısıtlamaları saygıyla karşılıyoruz. Mütevelli kurulunda yer alan Yönetim Kurulu Başkanımız Bülent Eczacıbaşı ve Yönetim Kurulu Başkan Yardımcımız Faruk Eczacıbaşı’nın geçtiğimiz haftalarda üyelikten ayrılmış bulunduklarını kamuoyunun bilgisine sunarız’ denildi. Yani Bülent ve Faruk Eczacıbaşı vakfın mütevelli heyetinden kendi istekleriyle ayrıldı.
Doğal Hayatı Koruma Vakfı önceki gün şu açıklamayı yapmıştı:
“Geçmişi 1975’te kurulan Doğal Hayatı Koruma Derneği’ne dayanan, aynı zamanda dünyanın en büyük ve saygın doğa koruma ağı WWF’in Türkiye temsilcisi olarak vakfımız bünyesinde, ülkemizin doğasını koruma ve iklim değişikliğine karşı mücadele etme amacıyla kapsamlı çalışmalar yürütüyoruz.
50 yıla yaklaşan doğa koruma geçmişimiz boyunca binlerce üyemiz, gönüllümüz; yüzlerce çalışanımız, yönetim kadrolarımız; sivil toplum, kamu, akademi, özel sektör paydaşlarımız ile doğamızın korunması adına çok sayıda projenin tarafsız ve bilimsel gerçekler ışığında hayata geçmesini sağladık.
Bu hedeflerimize ulaşma yolunda basından, kamuoyundan ve siz değerli paydaşlarımızdan gelen yorumları ve geri bildirimleri önemsiyor, asılsız ve yapıcı olmayan ithamlarla ilgili üzüntü duyuyor, ancak yapıcı geri bildirim ve eleştirileri dikkatle değerlendiriyoruz.
Geçmişi çok uzun yıllara dayanan Vakfımızın kriterleri zaman içinde WWF-International kurallarına da uyumlanacak şekilde güncellenmiş ve bu kurallar vakfımızın tüm kademelerindeki yeni başvurulara yönelik uygulanmıştır.
Kurumumuzun misyonuyla uyuşmayan sektörlere yönelik kısıtlamalar getiren bu kurallar geriye doğru da vakfımızın tüm kademelerini kapsayacak şekilde işletilmeye başlanmıştır.
İnsanlık tarihinin en yaşamsal tehditleri olan iklim ve biyolojik çeşitlilik krizleri ile savaşmakta olduğumuz bu dönemde, sizlerden aldığımız güç ile kenetlenerek ve birlik olarak, yılmadan gelecek nesillere yaşanılabilir ve sürdürülebilir bir dünya bırakmak için mücadele etmeye devam edeceğiz.”
WWF-Türkiye’nin bu açıklaması, öncelikle vakfın madencilik sektöründe faaliyet gösteren üyelerini ilgilendiriyor.
Koç Holding’in Demir Export adlı şirketi 1957’den bu yana, Eczacıbaşı’nın ise ESAN adlı şirketi 1978 yılından beri Türkiye’nin farklı bölgelerinde madencilik yapıyor.
Ayrıca vakfın üyeleri arasında yer alan Murat Özyeğin’in yönetici olduğu Fiba Holding, Polyak adlı madencilik şirketinin ortağı.
Vakfın başka bu üç büyük grup olmak üzere misyonuyla bağdaşmayan sektörlerde faaliyet gösteren üyeleriyle temasa geçtiği ve üyelerin de vakfın kararını anlayışla karşıladığı haberleri geliyor.