Akşener’in bir günü: ‘Ben PKK’lıysam tutuklayın, şerefsizler’
İYİ Parti lideri Meral Akşener, 14 Mayıs seçimleri öncesi, Zafer Partisi lideri Ümit Özdağ'ın kendisine anket şirketi sahibi Hakan Bayrakçı'yı gönderdiğini ve ittifak önerdiğini açıkladı. 10Haber, hem Özdağ hem de Bayrakçı'ya Akşener'in iddialarını sordu.
Gazeteci Fatih Altaylı’nın YouTube yayınına katılan İYİ Parti Genel Başkanı Meral Akşener, yaklaşan yerel seçimlere ilişkin açıklama yaptı.
İstanbul ve Ankara dahil 81 ilde aday çıkaracaklarını söyleyen Akşener, “Benim geldiğim nokta şu; kutuplaştırmanın Türkiye’ye dayattığı 50 artı 1 ittifak sistemi, Türkiye’ye büyük zarar veriyor. Onun için de biz bundan sonra bu ittifak sistemi içinde yer almamaya kararlıyız” dedi.
Akşener, Cumhurbaşkanlığı Seçimi döneminde ağır suçlamalarla ayrıldığı Altılı Masa’ya ilişkin yeni bir açıklama da yaptı.
Akşener, Cumhurbaşkanı adayının konuşulduğu toplantıda CHP lideri Kemal Kılıçdaroğlu’nun, ismine karşı çıkarak CHP’nin İstanbul ve Ankara Büyükşehir Belediye Başkanlarını önermesi üzerine, “Meral Hanım imzalamıyorsa imzalamasın. Biz beşimiz imzalayalım çıkalım” dediğini aktardı.
Akşener devamında ve toplantının sonrasında yaşananları da şöyle anlattı:
“Ben de aldım dosyamı, ‘o zaman size başarılar diliyorum’ dedim. Denildi ki; madem bu yetkiyi aldınız. O zaman partinize Kemal Bey’i götürün. Sonuç itibariyle ‘peki’ dedim. Meşhur kağıdı imzaladık… Derhal arkadaşları topladım. Olanı anlattığımda arkadaşlarımız çok sert bir tavır koydular. ‘Kesinlikle o masaya dönmeyeceksin’ dendi. Bir arkadaşımız sadece ‘bunu bu kadar sertlikte yapmayalım’ dedi. Haydi söyleyeyim, Bahadır Erdem Bey. Kendi aralarında insanlar ne konuştu bilmiyorum, ama yüksek sesle konuşma bu. Sonuç itibariyle ben o konuşmayı yaptım ve gittik. Arkadaşlarımızla düzenli toplanmaya başladık. ‘Sen aday ol’ dediler. Neyse, ‘benim adaylığım doğru değil’ dedim ben arkadaşlara. Ersan Şen’le konuştuk biz, o kabul etti.
Neyse pazar gününün akşamı iki belediye başkanı bana geldiler. Bu seçenekler onlardan geldi. Ben bu iki belediye başkanının yardımcı olmasını öneren ben değilim. Onlar bana başka seçenekler de sundular. İkisini kabul ettim. Bundan Kemal Bey’in bilgisinin olduğunun ispatlanmasını istedim. Üç kişi hariç herkes bu fikri, ‘kazanacak adaydan’ ‘kazanacak formüle geçtim’ onayladı. Ertesinde biz dördümüz buluşmak üzere çıktık. Kemal Bey, ben, iki belediye başkanı… Bu iki arkadaşın icracı ve yetkili başkan yardımcılığını teyit ettik. Bundan sonrası çok vahim. Öğrendim ki masadakilerin haberi yok… Önce ben kağıdı imzalıyoruz zannettim.
Önce Temel Bey ‘ne oluyor’ dedi. Şaşırdım. Ali Bey ‘böyle bir şey olamaz’ dedi. Sonra ben en başından anlattım, teklifi benim getirmediğimi, bu teklifin CHP’den geldiğini söyledim. ‘Yani bu teklif size CHP’den geldi, öyle mi?’ dedi. ‘Ben bir arkadaşlarımla görüşeyim’ dedi, sonra geldi ‘kabul etmiyorlar’ dedi ve dışarıda 10 bin kişi var… Sonra Allah var ben dedim o zaman ‘tamam arkadaşlar bu kalsın benim üstümde’ dediğimde Davutoğlu devreye girdi ve orta yol bulundu.”
Meral Akşener, Zafer Partisi Genel Başkanı Ümit Özdağ’dan kendisine ittifak teklifi geldiğini belirtti.
Ümit Özdağ’ın SONAR araştırma şirketi sahibi Hakan Bayrakçı’yı kendisiyle görüşmek için gönderdiğini söyleyen Akşener, “Hakan Bayrakçı geldi bir gün, Ümit Özdağ göndermiş kendisini. Yalandır doğrudur bilemem. Benim Cumhurbaşkanı adayı olmamı, Zafer Partisi’nin beni destekleyeceğini söyledi. Kendisine teşekkür ederim böyle bir şey yok dedim” diye konuştu.
Akşener’in açıklamasıyla ilgili 10Haber’in ulaştığı Ümit Özdağ, “Hakan Bayrakçı’yı ben göndermedim, ben Hakan Bayrakçı’yı gönderecek durumda da değilim. Hakan Bayrakçı aramızda laf taşıyan bir adam da değil” dedi.
Özdağ, Hakan Bayrakçı’yla görüşmesini şöyle anlattı:
“Hakan Bayrakçı bir projeden bahsetti, ‘şunlar şunlar bir araya gelirse, şu aday olursa nasıl olur, siz de destekler misiniz’ dedi. O kadar şey bir araya gelirse biz de destekleriz, dedim. Bu bir senaryo çalışması… Şimdi hatırlamıyorum kimlerin bir araya geleceği detayını da… ‘Bu çerçevede siz de destekler misiniz?’ diye sordu, ben de ‘biz de destekleriz’ dedim.”
10Haber’in ulaştığı Hakan Bayrakçı ise “Biraz farklı detaylar vardı ama esas itibarıyla öyle oldu. Ümit Özdağ ‘size güvenirim, Meral hanıma farklı bir ittifak formülü öneriyorum, siz iletir misiniz’ demişti bana ve ben de bunu Meral hamıma iletmiştim. Fakat seçimden çok önceydi ve başka partilerin de olduğu bir ittifak önerisiydi” açıklamasını yaptı.
Akşener, ayrıca Ümit Özdağ’ın İYİ Parti’den ayrılış süreciyle ilgili de şunları söyledi:
“Ben hayatımda şantaj ve tehditle çok karışlaştım ama hiç yapmadım. Ölürüm daha iyi… Ahmet Hakan’ın programına çıkacaktı Ümit Özdağ, ondan sonra gitmişti partiden. Lütfü Türkkan aradı beni, ‘Ümit Bey diyor ki arasın beni çıkmayacağım programa’… Dedim ki ne biliyorsa söylemezse adam değil, ne biliyorsa söyleyecek. Arkasından Gazeteci Murat Ağırel aradı, o da aynı şeyleri söyledi. Murat Karan aradı, o da aynı şeyleri tekrarladı. Ben Ümit Özdağ’ı aramadım, o da çıktı televizyona Buğra Kavuncu’yla ilgili FETÖ’cü dedi. Mahkemelik oldular, o mahkemede ‘ben böyle bir şey demedim’ dedi. 20 bin lira tazminata mahkum oldu, biz disipline verdik. İstifa etti, gitti partisini kurdu.”
Akşener’in iddialarını reddeden Ümit Özdağ, 10Haber’e yaptığı açıklamada “Yalan söylüyor. Söylediği isimlerden bir tek beni Lütfü aradı. Ben de Lütfü’ye öyle bir şey söylemedim. Ben dedim gidiyorum, açıklamaları yapacağım. Bana araştırmalar yolladı, araştırmalarda parti kurarsam ne kadar oy alacağımı… Bunların bütün şahitleri, o zaman danışmanlık alıp kenara çekilmişti, Aytun Çıray” diye konuştu.
Ümit Özdağ, Meral Akşener’in “Enver Altaylı ile Sayın Özdağ’ın ailesi de çok yakın. Hep söylerler Münih’e okumaya gönderilmesinin altyapısında Enver Altaylı olduğu yani akraba gibiler onlar da” sözleriyle ilgili ise Twitter’da mesaj paylaştı.
Özdağ şunları yazdı:
“1964-67 arasında Enver Altaylı’nın aile çevremize genç bir eski Harbiyeli olarak yakın olduğu doğrudur. Ancak bundan sonrası tamamen benim bile ilk kez duyduğum KOCA bir yalandır. Birde “Hep söylerler” demiş. Benim bile ilk kez duyduğum bu yalanı kim söylüyormuş? Almanya’da tahsilim boyunca Enver Altaylı ile hiç karşılaşmadım. Aslında 1976-1994 arasında hiç karşılaşmadım. Bana doğrudan veya dolaylı bir yardım ve teması da olmadı. Sayın Akşener sizi kandırmışlar. Anneme özür borçlusunuz.”
Meral Akşener, Fatih Altaylı ile yaptığı söyleşide şöyle bir ifade kullanmış: “Enver Altaylı ile Sayın Özdağ'ın ailesi de çok yakın. Hep söylerler Münih'e okumaya gönderilmesinin altyapısında Enver Altaylı olduğu yani akraba gibiler onlar da.” 1964-67 arasında Enver Altaylı’nın…
— Ümit Özdağ (@umitozdag) September 6, 2023
Meral Akşener, dün ayrıca Memleket Partisi Genel Başkanı Muharrem İnce ile görüştü.
Muharrem İnce’yi İYİ Parti Genel Merkezi önünde Genel Başkan Yardımcısı Buğra Kavuncu ve Parti Sözcüsü Kürşad Zorlu karşıladı.
Muharrem İnce, geçten hafta düzenlediği basın toplantısında muhalefet partilerine ittifak kurulması çağrısı yapmıştı. İnce, şunları söylemişti: “Gelin ittifak kuralım. Bir genel başkanın herkese milletvekilliği dağıttığı değil, üyelerin söz sahibi olduğu bir ittifak kuralım. Tüzükle yapalım bunu. Bunu yaparsak 400 bin dolara vatandaşlık sattırmayız. Otoriterleşen tek adam rejminden kurtulmanın yolu önce partilerde demokrasidir. CHP, İYİ Parti, Millet İttifakı ve dışarıda kalanlara, Zafer Partisi’ne sesleniyorum. Gelin üyelerin söz sahibi olduğu, genel başkanların diktatör olmadığı bir ittifak kuralım. Gelin Türkiye’nin önünü açalım.”
Genel Başkanımız Sayın @meral_aksener,
Memleket Partisi Genel Başkanı Sayın @vekilince ile Genel Merkezimizde bir araya geldi.
Değerli ziyaretleri için kendilerine teşekkür ediyoruz. pic.twitter.com/GEkm5foMe8
— İYİ Parti (@iyiparti) September 6, 2023