Ak Parti atakta: Bütçe görüşmelerine ‘gerginlik’ molası
Prof. Dr. Örsan Öymen, CHP Genel Merkezi'nde düzenlediği basın toplantısıyla CHP Genel Başkan adaylığını ilan etti.
CHP’de Özgür Özel’in ardından eski PM Üyesi Örsan Öymen de CHP Genel Başkan adayı olduğunu açıkladı. Partisinin genel merkezinde basın toplantısı düzenleyen Öymen, CHP’nin ‘statükocular’ ile ‘samimi olmayan değişimciler’ arasında sıkıştığını belirterek ‘üçüncü yolu açmak için’ CHP Genel Başkanlığı’na aday olduğunu duyurdu.
Konuşmasına mevcut CHP yönetimine eleştiriler yönelterek başlayan Örsan Öymen, CHP’nin 12 Eylül darbesinde kapatıldıktan sonra yeniden açıldığından beri aynı oy oranına sıkıştığını belirtti. CHP’de yönetim değişikliği olmaması durumunda yaklaşık 6 ay sonra yapılacak yerel seçimlerde de başarısızlık yaşanacağını kaydeden Öymen, “Demokratik bir ülkede bir genel başkan bir veya iki seçim kaybettiği zaman istifa eder” dedi.
CHP’nin, demokrasi için mücadele eden ve siyaseten Batı Avrupa’daki ülkeleri örnek alan bir parti olduğunu savunan Öymen, “Bu kadar çok seçim kaybedip bu kadar uzun genel başkanlık görevine devam eden var mıdır, baktım ama bulamadım” diye konuştu.
Millet İttifakı’nda yer alan küçük partilerin yüzde 3 oy almadan 39 milletvekili kazandığını belirten Öymen, bunun egemenlik hakkının gaspı anlamına geldiğini vurgulayarak örgütlerle temas edilmesi halinde bu durumun yaşanmayacağını söyledi.
Öymen, cumhurbaşkanı adayının belirlenmesi konusunda da bilimsel çalışılmadığını ve yanlış karar verildiğini dile getirdi.
CHP’nin kimlik sorunu yaşadığını da vurgulayan Öymen, “Partinin temel ilkelerinin ne olduğu bellidir. Bunlara bütün olarak sahip çıkılmalıdır. Partimizde ideolojik bütünlük de sağlanamadı ve halkta güvenlik sorununa yol açtı” diye konuştu. “Altı ok 1930’larda kaldı” düşüncesini ‘akıl tutulması’ olarak niteleyen Öymen, sosyal demokrasi ve demokratik sosyalizmin CHP’yi güçlendirdiğini söyledi.
İsim vermeden bugün adaylığını ilan eden bir başka isim olan Özgür Özel’i de eleştiren Öymen, şunları söyledi:
“Bu arkadaşlarımız, stratejik, ideolojik hatalar yapıldığında acaba seslerini çıkarmışlar mıydı? O sorunun parçası olan kadrolar değişimi nasıl sağlayacak? Yapılan hatalara ya ses çıkarmadılar ya da imza attılar. Bu değişim taleplerinde samimiyet göremiyorum. Değişim talebinde bulunanlar, acaba partinin temel ilkelerine ne kadar sahip çıkıyorlar?”
Partinin, değişim talebinde samimi olmayanlar ile statükocular arasına sıkıştığını öne süren Öymen, genel başkan adaylığını “Bir üçüncü yol açmalıyız. Bu yol Atatürk’ün yoludur, sosyal demokrasinin yoludur. Bu yol için CHP Genel Başkanlığı’na aday olduğumu açıklıyorum” sözleriyle ilan etti.
CHP’de süren koltuk mücadelesini de eleştiren Öymen, “CHP’de genel başkan olmak amaç haline geldiyse sorun vardır. CHP’de genel başkan olmak benim için araçtır, amaç önce CHP’de sonra Türkiye’de devrim yapmaktır” dedi.
Hem Özgür Özel’in hem de kendi açıklamasının aynı gün yapılması hakkında da konuşan Öymen, Kılıçdaroğlu ve Özgür Özel arasında bir danışıklı dövüş olduğuna dair spekülasyonlar hakkında ise şunları söyledi:
“Biz 15 Eylül tarihini 2 hafta önce belirledik. Özgür Bey’in bugün açıklama yapacağına dair bir bilgimiz yoktu. Bu bir tesadüf de olabilir başka bir planlama da olabilir. Sayın Genel Başkan ile de bir görüşmem olmadı. Danışıklı dövüş var mı yok mu bilemem. Sayın Özgür Özel çok değerli ve çalışkan bir milletvekilidir. Benim kimseyle kişisel bir sorunum yok.”