Küresel servetin yüzde 32’sini elinde tutan ABD zenginlikte yine lider
Colorado Yüksek Mahkemesi'nin ABD'deki 2024 seçimlerine adaylığını koyan Trump'ın eyalet bazındaki ön seçim oy pusulalarında isminin yer almaması aşırı sağcıları kızdırdı. FBI Coloradolu yargıçların güvenliği için teyakkuza geçti.
Colorado Yüksek Mahkemesi eski ABD Başkanı ve 2024 başkanlık seçimlerine adaylığını koyan Cumhuriyetçi Donald Trump hakkında geçen hafta can alıcı bir karara imza atmıştı. Karara göre Trump 6 Ocak Kongre baskınında rol oynadığı gerekçesiyle Colorado’daki ön seçimlerde oy pusulalarında yer alamayacak. Mahkemenin kararı Trump destekçilerini epey kızdırmış olacak ki kararı veren yargıçlar tehdit mesajları almaya başladı. FBI bu tehditleri araştırmak üzere olaya müdahale etti.
Yüksek mahkemenin aldığı karar gündeme ilk kez gelmiyor. Daha önce Minnesota ve New Hampshire’da da Trump’ın aynı nedenden dolayı isminin oy pusulasından çıkarılması gündeme getirilmiş, ancak eski başkan eyalette yargılanıp da gerçekten suçlu bulunmadan böyle bir karar almanın usulsüzlük olacağı düşünülerek karar rafa kaldırılmıştı.
Trump’ın kampanya ekibi kararı temyize taşıyacağını söyledi. ABD başkan ve başkan yardımcılarının seçilmesinde rol oynayan Seçici Kurul için Colorado’dan seçilen kişiler daha önce de oylarını Demokratlardan yana kullanmıştı. Ancak yüksek mahkeme Colorado’nun aldığı kararı onaylarsa bu diğer eyaletler için de emsal oluşturabilir ve Trump’ın adaylığı daha büyük tehlikeye girebilir. Yine de ABD Yüksek Mahkemesi’ndeki atanmış dokuz yargıçtan altısı muhafazakâr ve bu altı muhafazakâr yargıçtan üçü bizzat Trump tarafından, kendi başkanlığı döneminde göreve atandı.
Yargıçların kararları aşırı sağcı Trump destekçilerini epey öfkelendirdi. Kararı veren yargıçlara karşı sosyal medyadaki saldırgan yorumlar hem yerel yetkilileri hem de FBI’yı harekete geçirdi. Yetkililer bu paylaşımları incelerken perşembe akşamı bir yargıcın eviyle ilgili asılsız ihbar aldı. Yetkililer ihbarın araştırılmaya devam ettiğini ve polislerin yargıçların evlerinin çevresinde devriye gezdiğini belirtmekle birlikte güvenlik gerekçesiyle daha fazla bilgi veremeyeceklerini söyledi.
FBI’nin Halkla İlişkiler Sorumlusu Vikki Migoya pazartesi günü CNN International’a açıklamasında “FBI durumun farkında ve Colorado’nun güvenlik güçleriyle işbirliği içinde. Motivasyonu her ne olursa olsun, eylemlerini haklı göstermek için aşırılık yanlısı görüşleri savunan kişilerce ortaya atılan her türlü şiddet tehdidini titizlikle soruşturacağız” dedi. Yerel yetkililer ise yargıçları hedef alan tehditlerin yerel makamlar tarafından ele alınacağını söyledi.
Sadece yetkililer değil bağımsız araştırma grupları da çevrimiçi forumlarda yargıçlara yönelik somut tehdide dönüşebilecek aşırılık yanlısı söylemleri izlemeye aldı. Bu forumlarda Trump’ın oy pusulasından çıkarılmasına karar veren dört yargıcın ismine yer verilerek bu kamu görevlerinin kişisel verilerinin ifşa edilmesi isteniyor. Paylaşımları inceleyen araştırma gruplarının analizine göre paylaşımlar yargıçları doğrudan hedef alacak bir saldırı riski taşımıyor ama olur da yargıçların kişisel verileri paylaşılırsa karara oldukça tepkili aşırı sağcılar tek başlarına ya da küçük gruplar halinde saldırı ya da daha başka yasa dışı eylemler düzenleyebilir.
Bu paylaşımlara Trump hakkında açılan önceki davalarda da rastlanmıştı. O zamandan bu yana belli belirsiz iç savaş çağrıları yapılıyor, şiddet içerikli dil kullanılıyor. Ancak tehditvari paylaşımları eyleme geçirmeye yönelik özel plana pek rastlanmıyor. Örneğin Trump yanlısı bir internet sitesinde aşırı sağcı kullanıcılardan biri Colorado yargıçlarına açıkça gönderme yaparak “Tüm cüppeli sıçanlar asılmalı” diye yazdı. Trump da katıldığı duruşmalardan bazılarında rakiplerine sözlü saldırıda bulunmuş, sosyal medyadan yaptığı paylaşımlarda mahkeme yetkililerini hedef aldığı için davaları hakkında konuşma yasağı getirilmişti.
Hem federal hem yerel yetkililerin internet ortamında yapılan paylaşımları ciddiye almasının ardında 6 Ocak 2021’de dördü protestocu, biri polis olmak üzere beş kişinin ölümüyle sonuçlanan kongre baskınının etkisi büyük. Zira haziran ayında yayınlanan senato raporuna göre isyancılar baskını sosyal medyada açık açık planlamıştı. Ne var ki bunun farkına varmayan ya da önemsemeyen devlet yetkilileri baskının gerçekleşmesinin önüne geçememişti.