Sıra geldi ekonomideki seçime
14 Mayıs seçimlerine saatler kaldı. Yarın, Türkiye sandık başında olacak. Liderler, seçim kampanya süreci boyunca birçok vaat dile getirdi. Yüzlerce vaadin birçoğu unutuldu. Sandığa gitmeden önce bunları hatırlatmak adına, tüm vaatleri derledik.
Türkiye, yarın hem Cumhurbaşkanını hem de milletvekillerini seçecek. 14 Mayıs’ın son saatlerine kadar yayınlanan tüm anketlerde seçimin, Cumhur İttifakı adayı Recep Tayyip Erdoğan ile Millet İttifakı adayı Kemal Kılıçdaroğlu arasında başa baş gittiği görülüyor. Kılıçdaroğlu, az farkla önde olsa da anketlere göre seçim bıçak sırtı…
14 Mayıs seçimlerine saatler kaldı. Yarın, Türkiye sandık başında olacak. Liderler, seçim kampanya süreci boyunca birçok vaat dile getirdi. Yüzlerce vaadin birçoğu unutuldu. Sandığa gitmeden önce bunları hatırlatmak adına, tüm vaatleri derledik.
Vaatlerin karşılaştırılması ve hangi liderin hangi konuya nasıl baktığının daha iyi anlaşılması için gruplandırma yapmak en iyisi…
Adalet, Sağlık, Eğitim, Afet, Ekonomi, Sanat, Kadın, Tarım, Teknoloji, Savunma, Turizm, Dış Politika, Kültür, Gençlik…
Millet İttifakı’nın Mutabakat Metni ve Kılıçdaroğlu’nun “İktidarımızın İlk 100 Gününde Yapacaklarımız” listesinden başlayalım.
Öncelikle, Kılıçdaroğlu’nun “İktidarımızın İlk 100 Gününde Yapacaklarımız” listesine bakalım.
– Yolsuzluktan elde edilen ve yurt dışına kaçırılan gelirleri geri getirmek için “Malvarlıklarının Geri Alınması Ofisi” kurulacak.
– Kalıcı yaz saati uygulamasına son verilecek.
– Kızılay ticarethane olmayacak.
– Esnaf Bakanlığı kurulacak.
– 4 veya 5 yerden maaş alma dönemi bitecek.
– Çiftçilerin ve balıkçıların kredi faizleri silinecek.
– Kamuda personel alımında mülakat uygulamalarına son verilecek.
– Yazılı ve sözlü sınavda en yüksek puan alandan başlamak üzere liyakat esaslı alımlarının yapılması sağlanacak.
– Ticaret Bakanlığı’nı “Esnaf ve Ticaret Bakanlığı” şeklinde yapılandıracağız.
– Cumhuriyetin yüzüncü yılında 100 bin öğretmen ataması yapılacak, köylerimiz yeniden okullarına kavuşacak.
– Devlet okullarındaki evlatlarımıza beslenme desteği başlatılacak.
– KHK ile kamudan çıkarılan ancak haklarında adli bir süreç işletilmeyen, soruşturmalarda takipsizlik kararı verilen ya da haklarında beraat kararı verilenler için iade süreci başlatılacak.
– “İşsiz gençler” olgusunun yerine “üreten gençlik” gelecek, hem tarımsal üretim artacak hem de gençler ve kadınlar kazanacak.
– Kamu Özel İşbirliği projelerinde dolar avro bazlı soyguna son verilecek. Yükümlülükler TL’ye çevrilecek.
– 418 milyar dolar bu milletin cebine konulacak.
– Uyuşturucu baronlarının evlatlarımızı zehirlemesine izin verilmeyecek.
– Milletin Meclisi’nin, milletin kör kuruşunun hesabını sorması sağlanacak. Ayrıca ihale vurgunları ve hak ihlalleri ile ilgili olarak Devlet Denetleme Kurulu da harekete geçirilecek.
– Aile Destekleri Sigortası Kanunu yürürlüğe konacak. İnsan onuruna yakışan bir sosyal yardım sistemi kurulacak. Sağ elin verdiğini sol el görmeyecek… Bu topraklarda hiçbir çocuk yatağa aç girmeyecek…
– Kamuda israfa son vereceğiz. İsrafı önleme Saray’dan başlayacak. Türkiye Cumhuriyeti Cumhurbaşkanlığı Çankaya Köşkü’ne taşınacak.
– 16 uçaklı bir Cumhurbaşkanı olmayacak. Devleti yöneten, israfı itibar olarak görmeyecek. Cumhurbaşkanı yaşayış tarzı itibariyle topluma örnek olacak…
– Ekonomik ve Sosyal Konsey aktif hale getirilecek.
– Katar ordusuna peşkeş çekilen Sakarya’daki Tank-Palet Fabrikası geri alınıp, Mehmetçiğimize iade edilecek.
– Maraş merkezli depremlerde yetersizliği görülen afet yönetim sistemi, kurulacak Şehircilik ve Afet Yönetimi Bakanlığı bünyesinde yeniden yapılandırılacak.
– Kentsel dönüşümde merkezi idare ve yerel yönetimlerin tam uyumlu işbirliği için çalışma başlatacağız.
– Tarım ve Orman Bakanlığı, “Tarım ve Gıda Güvenliği Bakanlığı” adıyla yeniden yapılandırılacak. Yaşanan gıda enflasyonunun, pahalılığın önüne geçmek için acil eylem planı hazırlanacak.
– Fındık ve çay stratejik sektördür… Devlet, fındık üreticisi ile rekabet etmeyecek, uluslararası kartellerin üreticinin alın terini sömürmesine izin vermeyeceğiz.
– ÇAYKUR’da soyguna son verilecek. ÇAYKUR yeniden üretici dostu olacak. İşçilerin kadro sorunu çözülecek.
– Süleyman Şah Türbesi vatan toprağına geri getirilerek.
– Siyasi Ahlak Kanunu çıkarılacak. Siyaset kirlilikten arındırılacak. Beytülmale kirli ellerin uzanmasına izin verilmeyecek.
– 10 bin dolar rüşvet alan siyasetçi için adli sürecin başlatılması sağlanacak.
CHP’nin “İktidarımızın İlk 100 Gününde Yapacaklarımız” broşürünün tam metni için tıklayınız…
CHP’nin “İktidarımızın İlk 100 Gününde Yapacaklarımız” listesinin yanı sıra bir de Millet İttifakı’nın Mutabakat Metni’nde yer alan 9 ana başlık altındaki 75 alt başlıkta 2 bin 300’den fazla hedef, politika ve projeler var.
Mutabakat Metni’nde yer alan 9 ana başlık şöyle:
“Dış Politika, Savunma, Güvenlik Ve Göç Politikaları”, “Sosyal Politikalar”, “Eğitim Ve Öğretim”, “Sektörel Politikalar”, “Bilim, Ar-Ge, Yenilikçilik, Girişimcilik Ve Dijital Dönüşüm”, “Ekonomi, Finans Ve İstihdam”, “Yolsuzlukla Mücadele, Şeffaflık Ve Denetim”, “Kamu Yönetimi” ve “Hukuk, Adalet Ve Yargı”
Erdoğan’ın “Doğru Adımlar” başlıklı 486 sayfalık vaatlerinde de yukarıdaki başlıklara tek tek değiniliyor. Ancak Erdoğan’ın metninde önce “birlikte yaptık” denilip 21 yıllık iktidarda yapılanlar anlatılıyor. Sonra ise “birlikte yapacağız denilip” vaatlere geçiliyor.
Ayrıntılara geçmeden önce Erdoğan ve Kılıçdaroğlu’nun vaatlerinin tam metinlerini paylaşalım…
Erdoğan’ın vaatleri için tıklayınız.
Kılıçdaroğlu’nun vaatleri için tıklayınız.
Şimdi, incelemeye başlayalım…
Millet İttifakı’nın “Hukuk, Adalet Ve Yargı” ana başlığındaki ilk vaat, “Güçlendirilmiş Parlamenter Sisteme geçeceğiz” oldu.
Başkanlık Sistemi’ne yapılan en net eleştiri “kararnamelerle yönetim” olmuştu.
Millet İttifakı buna ilişkin “Kanunlar üzerinde tanınan veto yetkisini kaldırarak Cumhurbaşkanına sadece “geri gönderme yetkisi” tanıyacağız. Cumhurbaşkanının kararname çıkarma yetkisine son vereceğiz” vaadini öne sürüyor.
“Hukuk, Adalet Ve Yargı” ana başlığındaki birkaç vaadi de şöyle sıralayabiliriz:
– Basın özgürlüğünü güçlendirecek, TRT ve Anadolu Ajansı’nı bağımsızlık ve tarafsızlık esaslarına göre yeniden yapılandıracağız.
– Toplantı ve gösteri yürüyüşü düzenleme hakkının belirsiz ve keyfi şekilde sınırlanmasına son vereceğiz.
– Sivil toplum kuruluşlarının kamu yararı statüsü ve vergi muafiyeti gibi desteklerden yararlanmasında eşit, adil ve şeffaf bir yöntem uygulanmasını sağlayacağız.
– Olağanüstü Hal Kanun Hükmünde Kararnamelerinden kaynaklanan mağduriyetlere son vereceğiz.
– Seçim barajını %3’e düşüreceğiz.
Erdoğan’ın “Adalet” başlığı altındaki vaatleri arasında ise en dikkat çekeni, kamuya alımlarda mülakatın kaldırılması oldu. Ak Parti döneminin en çok eleştirilen uygulaması mülakattı. Kamuya geçiş için sınavda yüksek puan alan gençlerin mülakatta elenmesi tartışma yaratmıştı.
Yeni anayasa vaadinde bulunan Erdoğan böylelikle hak ve özgürlükler konusunda önemli adımlar atılacağını öne sürüyor.
Mutabakat Metni’nin “Kamu Yönetimi” başlığı altında ise 6 ana madde dikkat çekiyor:
– Cumhurbaşkanlığı bünyesindeki kurulları ve ofisleri lağvederek görev ve yetkilerini ilgili bakanlık ve kurumlara devredeceğiz.
– Türkiye Varlık Fonu’nu kapatacağız.
– Bakanlıkları yeşil ve dijital dönüşüm ve kapsayıcılık hedefimiz doğrultusunda yeniden yapılandıracağız.
– Strateji ve Planlama Teşkilatı Kuracağız.
– Bakan yardımcılıklarını kaldırıp, müsteşarlık sistemini kuracağız.
– Yerel yönetimlerde seçme ve seçilme hakkını yok sayan kayyum uygulamalarına son vereceğiz.
Erdoğan ise kamu yönetimi konusunda, 21 yıllık iktidarında, “tepeden inmeci ve tek yönlü anlayışları terk ederek, katılımcı bir anlayışla devlet-toplum diyaloguna dayanan modelleri” hayata geçirdiklerini belirtiyor. Ve Erdoğan kamu yönetimine ilişkin “Cumhurbaşkanlığı Hükümet Sistemi’nin inisiyatif alan, geleceği inşa eden kamu yönetimi anlayışını güçlendirmemiz gerekiyor” uyarısını da yapıyor.
Kılıçdaroğlu, seçim mitingleri boyunca her meydanda “Hazineden çalınan 418 milyar doları getireceğim ve bu milletin cebine koyacağım” dedi.
“Yolsuzlukla Mücadele, Şeffaflık Ve Denetim” ana başlığı metnin ikinci ana başlığı…
Kılıçdaroğlu ve ekibi, bu başlık altındaki vaatlerinde yolsuzluğa son vereceğini söylüyor, sırasıyla öne çıkan maddeler şöyle:
– TBMM’de “Yolsuzlukları Araştırma Komisyonu” kuracağız.
– Yolsuzluktan elde edilen ve yurt dışına kaçırılan gelirleri ülkemize geri getirecek, bu çerçevede “Malvarlıklarının Geri Alınması Ofisi”ni kuracağız.
– Mali Suçları Araştırma Kurulu Başkanlığı’nın mali kaynakları ile personel ve bilişim alt yapısını güçlendirecek, çalışmalarında idari özerkliğe sahip olmasını sağlayacağız.
– Mali Eylem Görev Gücü (FATF) standartlarına tam uyum sağlayacak ve ülkemizi “gri liste”den çıkaracağız.
– Vergi cennetleri listesini ve kara paranın aklanması bakımından riskli ülkeler listesini acilen yayımlayacağız.
– Vergi affı ve varlık barışlarının kara para aklanması aracı olarak kullanılmasını engelleyeceğiz.
Erdoğan’ın 486 sayfalık vaatler metninde “yolsuzluk” kelimesi 2 kez geçiyor. Metinde, “Yolsuzluk ile mücadeleyi en etkin biçimde uyguladık” dendikten sonra şu vaat veriliyor:
“Yolsuzlukla Mücadele Strateji Belgesini güncelleyerek uygulanmasını etkin bir şekilde takip edeceğiz.”
Bu seçimin kırılma noktalarından biri de çarşı pazarda derin hissedilen ekonomi oldu.
Mutabakat Metni’nin üçüncü ana başlığı olan “Ekonomi, Finans Ve İstihdam”, ilk iki yıl içinde tek haneye inmiş bir enflasyon vaat ediyor. Bu başlığın kritik 6 maddesi de şöyle:
– Enflasyonu iki yıl içinde düşük tek haneye kalıcı bir biçimde indireceğiz.
– Türk lirasına yeniden itibar ve istikrar kazandıracağız.
– Ortalama büyüme hızının yüzde 5’in üzerinde gerçekleşmesini sağlayacağız.
– Beş yılın sonunda dolar cinsinden kişi başına milli gelirimizi en az iki katına çıkaracağız.
– Beş yılda en az 5 milyon ilave, nitelikli ve insan onuruna yaraşır gelir sağlayan iş imkanı oluşturacak, işsizliği tek haneye indireceğiz.
– 2018 sonrasında yeniden gündeme gelen aşırı yoksulluğu sıfırlayacağız.
Erdoğan ekonomi konusuna, “Ekonomi savaşlarıyla dünya yeni bir istikrarsızlık dönemine sürükleniyor. Biz buna engel olmaya çalışıyoruz” diyerek giriyor. Ekonomi konusunda yeni bir ekip vurgusu yapan Erdoğan, “Siyasi ve ekonomik istikrar, öngörülebilirlik ve yatırımcı dostu politikalarla yüksek teknolojili ve daha üretken alanlarda doğrudan yabancı yatırımı artıracak, iş ve yatırım ortamını daha da iyileştireceğiz” diyor.
Kılıçdaroğlu’nun gençlere dönük vaatleri ve projeleri, her maddede öne çıkıyor.
Mutabakat Metni’nin “Bilim, Ar-Ge, Yenilikçilik, Girişimcilik Ve Dijital Dönüşüm” ana başlığı altında hem beyin göçü hem de yetişmiş insan gücünün koşulları ele alınıyor.
İşte ilk 6 maddede yer alanlar:
– Bilim politikamızı, insan, özgürlük, demokratik eğitim, bilimsel düşünme, girişimcilik ve teknoloji üretimi odaklı bir anlayışla yürüteceğiz.
– Bilim ve Teknoloji Yüksek Kurulunu tekrar çalışır hale getireceğiz.
– Yüksek Yetenek İnşası Acil Eylem Planını uygulamaya koyacağız.
– Türkiye’yi giderek dışlandığı uluslararası araştırma ve yenilik ağlarına dahil edeceğiz.
– Çok boyutlu bir Beyin Göçüyle Mücadele Eylem Planı hazırlayacak ve uygulayacağız.
– Yetişmiş insan gücümüz için uygun ekonomik ve sosyal koşulları yaratacak, akademisyenlerin özlük haklarında ve gelirlerinde iyileştirmeler yapacağız.
Beyin göçü konusunda, Erdoğan’ın ilk alan gelen sözü, doktorlar için söylediği “giderlerse gitsinler”… Buna karşılık vaatler metninde Erdoğan, “Beyin göçünü tersine çevirecek, gençlerimizin geleceğe dönük umutlarını güçlendirecek, sorumluluk anlayışıyla güzel ülkemizde yaşama ve ülkemize hizmet etme aşkını artıracağız” dedi.
Tarım, öne çıkan vaatler arasında…
Öncelikle, Tarım ve Orman Bakanlığı’nı “Tarım ve Gıda Güvenliği Bakanlığı” olarak yeniden yapılandıracaklarını belirten Millet İttifakı, çiftçinin öncelikli sorunları mazotta ÖTV’yi kaldırmayı ve indirimli elektrik tarifesini vaat ediyor.
“Savunma Sanayinde özel sektörün önünü açacak ve sektörde adil rekabeti sağlayacağız” diyen Millet İttifakı, ayrıca şunları sıralıyor:
– Altay Tankı’nda motor tedarik sürecini tamamlayacak, bununla paralel olarak yerli motor çalışmalarını başlatacak, yüzde 100 yerli tank çalışmalarını büyük bir seferberlikle sürdürecek ve başarıya ulaştıracağız.
– Milli menfaat ve milli güvenlik ilkeleri çerçevesinde, kritik özellikteki yetenekleri ve hizmetleri zaafa uğratacak askeri fabrika özelleştirilmesine gitmeyeceğiz.
– Sakarya Tank Palet Fabrikasının tahsis işlemlerini hukuki mevzuat çerçevesinde iptal edeceğiz.
Turizmde ise Millet İttifakı’nın önceliği sahil kıyılarından herkesin eşit yararlanabilmesi… İlk iş “Turizm Stratejisi ve Master Planı” hazırlayacak olan Millet İttifakı, bir de turizm yasası çıkaracak. “Turizm bölgelerinde imar rantı ve istismarının önüne geçeceğiz” vaadi de önemli…
Erdoğan öncelikle tarım alanında yaptıklarını şöyle hatırlattı: “Tarım ve orman sektörünün ve kırsal alanın geliştirilerek desteklenmesi için düzenlemelerin yapılmasına olanak sağlayan başta Tarım Kanunu olmak üzere birçok yasal düzenlemeyi hayata geçirdik. Tarımsal hasılamızı 2002 yılında 25,1 milyar dolardan yüzde 133 artışla 2022 yılında 58,5 milyar dolara yükselttik.”
Erdoğan ayrıca şu vaatleri sundu:
– Ürün doğrulama, rekolte tahmini, yapay zeka, coğrafi bilgi sistemleri, algoritma gibi teknolojik gelişmeleri kullanacağız, Entegre İdare ve Kontrol Sistemi’ni hayata geçireceğiz.
– Hububat, baklagiller ve yağlı tohumlar öncelikli olacak şekilde yurt içi yeterlilik oranını yüzde 100’ün üzerinde tutarak bitkisel üretim miktarını 128,6 milyon tondan 132 milyon tona çıkaracağız.
Sanatsal ifade özgürlüğünün önündeki engelleri kaldıracağını söyleyen Millet İttifakı, bütçeden kültür ve sanata ayrılan kaynakları artıracak, özel kesimin bu alana daha fazla destek olmasını teşvik edecek.
Ayrıca, sanatçının telif haklarını korumayı da vaat ediyorlar.
Erdoğan, “İktidarlarımız döneminde, kültür ve sanat faaliyetlerinin toplumun geniş kesimlerine yayılmasını sağladık. Ülkemizin artan refah düzeyi, kültür ve sanat alanında daha geniş toplumsal tabana dayalı bir canlılığı beraberinde getirmiştir” dedi.
Sanatçıya yeni vaadi ise şöyle:
“Kültürel ve sanatsal üretimimizin miktar ve kalitesini artırarak ülkemizin medeniyet birikimini uluslararası düzeyde tanıtıp evrensel kültüre, düşünce ve sanat üretimine aktif olarak katkıda bulunmasını sağlayacağız.”
Millet İttifakı öncelikle “Şehircilik ve Afet Yönetimi Bakanlığı” kuracağını açıklıyor.
Kentsel dönüşümde rant değil çevre ve insan odaklı olmayı vaat eden Millet İttifakı, “Şehrin anayasası olacak Nazım İmar Planı’nın tarih, istatistiki veriler ve şehrin kimliğiyle uyumlu işlevlere göre bilimsel yöntemlerle yapılmasını sağlayacağız” diyor. Beklenen İstanbul depremi için ise “İstanbul depremine karşı, risk azaltmayı hedefleyen Hayat İstanbul Projesini başlatacağız” deniyor.
Erdoğan’ın vaatlerinin yer aldığı kitapçıkta ilk sıra Afet ve Kriz Yönetimi başlığına ayrılmış. 11 ili vuran Kahramanmaraş merkezli 6 Şubat depremlerinin ardından müdahale ve yardımda yaşanan sorunlara karşılık kitapçıkta şöyle denildi:
“Afetlere Dirençli Türkiye” anlayışıyla kamu kurumları ve sivil toplum kuruluşlarının paydaşlığında, afetlere ait tüm süreçleri içeren bütünleşik afet yönetim modelini yürürlüğe koyduk.”
Erdoğan’ın vaatleri ise şöyle:
– Ülkemiz, yaşanması muhtemel tüm afetlere karşı hazırlıklı hale getirilecek,
– Yaşanabilecek afetlerde vatandaşlarımızın can ve mal güvenliği için gerekli tüm önlemler alınacak,
– Deprem, sel, yangın ve heyelan gibi doğal afetlere karşı önlemler her alanda öncelikli hale getirilecek
Millet İttifakı’nın eğitim vaatlerinde dikkat çeken başlıklar var. Birkaçını sıralayalım:
– Devlet okullarındaki öğrencilere ücretsiz süt, su ve öğle yemeği vereceğiz.
Okul öncesi, ilköğretim ve orta öğretimdeki tüm öğrencilere yardımcı kitaba ihtiyaç duymayacak şekilde ders kitaplarını yerel esnafa ve ekonomiye katkıda bulunacak şekilde ücretsiz
– Sınav güvenliğini kamu vicdanında hiçbir tereddüt oluşturmayacak şekilde sağlayacağız.
– Ortaöğretime geçişlerde sınav odaklı değil süreç odaklı bir sistem geliştireceğiz.
– Liselere Giriş Sınavlarında yıldan yıla değişen uygulamalara son verecek, LGS sınavını süreç içinde kaldıracağız.
– Üniversiteye girişte yılda bir defa yapılan sınav yerine çoklu sınav imkânı sunacağız.
– Zorunlu eğitimi 1 yılı okul öncesi eğitim, 5 yılı ilkokul, 4 yılı ortaokul, 3 yılı ise lise olmak üzere 1+5+4+3 şeklinde uygulayacağız.
Erdoğan ise eğitim konusunda 21 yılda yol aldıklarını öne sürüp şu tespitte bulundu:
“AK Parti döneminde, toplumsal taleplere duyarlı ve daha demokratik bir eğitim sistemi inşası için eğitimde geçmiş yıllardan devralınan katı ideolojik, tek tipçi ve anti-demokratik yaklaşımları yok etme hususunda önemli ilerlemeler sağladık.”
Erdoğan’ın eğitimle ilgili vaatleri ise şöyle:
– Türkiye Yüzyılı’nda, kalkınmanın en önemli unsuru olan eğitim en temel önceliğimiz olmaya devam edecektir. Bu çerçevede, eğitim sistemimizin beşerî ve fiziki kalite göstergelerini gelişmiş ülkeler düzeyine getirmeyi hedefliyoruz.
– Derslik ve öğretmen başına düşen ortalama öğrenci sayılarını tüm okullarda OECD ortalamaları seviyesine çıkaracağız.
– Öğrencilerimizin yetkinliklerini; okuduğunu anlama, temel bilimlerde yetkinlik ve bilim teknoloji yeterliliği, öğrenmeyi öğrenme, inisiyatif alma ve girişimcilik, sosyal ve kamusal yeterlilikler, kültürel farkındalık ve ifade alanlarında en üst düzeye çıkaracak tedbirleri alacağız.
İlk anda sağlık çalışanlarına itibarlarını ve haklarını vermeyi planlayan Millet İttifakı’nın öne çıkan sağlık vaatleri şöyle:
– Sağlık çalışanlarının çalışma şartlarını, ücretlerini ve özlük haklarını iyileştirerek toplumda hak ettikleri itibarı yeniden kazandıracak, ek göstergelerinde yeni düzenlemelere gideceğiz.
– Performansa dayalı gelir sistemini yeniden düzenleyecek, maaş-performans oranını maaş yönünde arttıracağız.
– Yurtdışına gitmiş sağlık çalışanlarımız için ‘Yurda Dönüş’ Projesi başlatacağız.
– Sağlık personeli sayısında OECD ortalamalarına ulaşmayı hedefleyeceğiz.
– Hasta ve sağlık çalışanlarının haklarına riayet edilmesini sağlayacağız.
Erdoğan sağlık konusunda 21 yıllık iktidarında dünyaya fark attığını şöyle anlattı:
“İktidarlarımız döneminde sağlık sisteminde köklü bir değişim ve dönüşüm gerçekleştirilmiş, sağlık alanında Türkiye dünya ülkelerinin gıpta ile baktığı bir ülke konumuna yükselmiştir.”
Erdoğan’ın yeni vaatleri ise şöyle:
– Yeni nesil hizmetler ile sağlık temel bir öncelik alanımız olmaya devam edecektir. Türkiye Yüzyılı sağlıklı nesillerin yüzyılı olacaktır. Sağlıkta hizmet sunum kalitesinin artırılmasının yanı sıra tıbbi teknolojide, ilaç endüstrisinde ve sağlık turizminde kapasitemizi geliştirmeyi ve yerli üretim yapan bir ülke olarak dünyaya örnek olmayı hedefliyoruz.
– Sağlık hizmetine yönelik fiziki altyapının ve hastane yataklarının kullanım etkinliğini artırmaya devam edeceğiz.
– Sağlık insan gücünün ülke genelinde dengeli dağılımını sürdürecek, başta hekim ve hemşire sayıları olmak üzere sağlıkta insan kaynağını nicelik ve nitelik olarak artıracağız.
Millet İttifakı ilk iş Aile ve Sosyal Hizmetler Bakanlığı’nı “Kadın, Aile ve Çocuk Bakanlığı” şeklinde yeniden yapılandıracağını belirtti.
Bunun yanı sıra gençlik ve kadın politikalarıyla ilgili öne çıkan vaatler şöyle:
– Cinsiyet eşitliğini esas alarak parlamento, yerel yönetimler, siyasi partiler ve kamu kurumlarında kadınların karar ve yönetim süreçlerine katılımını destekleyecek, kadın temsilini artıracak, kadın haklarının korunmasını öncelikli tutan bir politika izleyeceğiz.
– Kadına Yönelik Şiddetle Toplumsal Mücadele Seferberliği başlatacak, şiddetin her türüyle ilgili “Önleme, Koruma, Kovuşturma ve Destek Politikaları” başlıklarında etkin çözümler uygulayacağız.
– Temel ihtiyaç olan kadın hijyen ürünleri üzerindeki vergi yükünü azaltacağız.
– 8 Mart Dünya Kadınlar Gününde kamu ve özel sektörde çalışan kadınların idari izinli sayılmasını sağlayacağız.
– Gençlere pasaportu ücretsiz verecek, yurtdışına çıkışta harç almayacağız.
– KYK kredi ve burs tutarlarını artıracağız.
Erdoğan ise öncelikle kadınlarla ilgili “Kadınların hukuki olarak güçlendirilmesi için iktidarlarımız döneminde pek çok önemli adım attık. Bu kapsamda; Anayasa’da, Türk Medeni Kanunu’nda, iş Kanunu’nda, Türk Ceza Kanunu’nda, Belediyeler Kanunu’nda ve Gelir Vergisi Kanunu’nda reform niteliğinde yasal düzenlemeler yaptık” diyerek söze başladı.
Erdoğan’ın kadınlarla ilgili yeni vaatleri şöyle:
– Kadınların toplumsal hayattaki ve karar alma mekanizmalarındaki etkinliğini daha da artıracağız. Her alanda kadının katılımını ve rolünü güçlendireceğiz.
– Örgün eğitim kademelerinin tamamında kız çocuklarının net okullaşma oranı ile kadınlarda okuryazarlık oranını yüzde 100 seviyesine ulaştırmayı hedefliyoruz.
– İşgücü piyasasında kadınların nitelikli istihdam imkânlarına erişimini artıracağız.
Erdoğan’ın gençlerle ilgili vaatleri de şöyle:
– Türkiye Yüzyılı, Gençlerin Yüzyılı olacaktır.
– Gençlerimizin her alanda aktif rol almalarını sağlayacak mekanizmaları kullanmaya devam edeceğiz. Karar alma süreçlerinden sosyal politikalara, eğitimden istihdama kadar ekonomik ve sosyal hayatın her kademesinde gençliğin dinamizmini ülkemizin gelişme yolunda kullanacak, gençlerimizin toplum için sorumlu birer fert olmalarını teminen en iyi şekilde yetiştirilmelerini sağlayacağız.
Millet İttifakı’nın dış politikadaki ilk vaadi “Yurtta Barış Dünyada Barış” şiarı… Bunun dışında öne çıkan başlıklar şöyle:
– Dış politikada iç siyasi hesaplara ve ideolojik yaklaşımlara dayalı uygulamalara son vereceğiz.
– Dışişleri Bakanlığı’na dış politika yapım, karar ve uygulamalarındaki rol ve görevini yeniden kazandıracağız.
– Dışişleri Bakanlığı’na personel alımlarında objektif, güvenilir, siyasi tercihlerden uzak, ehliyete ve liyakate dayalı kapsamlı bir sınav sistemi getireceğiz.
Erdoğan dış politikaya dair “İktidarımız döneminde benimsediğimiz girişimci ve insani dış politika anlayışı kapsamında dünyanın dört bir yanında barışa ve istikrara önemli katkılar sunduk” dedi.
Erdoğan’ın vaatleri ise şöyle:
– Cumhurbaşkanlığı Hükümet Sistemi bağlamında, dış politikamızın ana kurumları olan Dışişleri Bakanlığı, Millî Savunma Bakanlığı ve Milli İstihbarat Başkanlığı başta olmak üzere dış politikanın planlanması ve yürütülmesinde kritik öneme sahip tüm kurumlarımızı daha da güçlendireceğiz.
– Yurt Dışı Türkler Başkanlığı, Maarif Vakfı, Yunus Emre Enstitüsü, TİKA ve diğer kurum ve kuruluşların mevcut kapasitelerini arttırarak küresel diplomasi ağımızın daha da genişlemesi için çalışacağız.
– Dışişleri Bakanlığımızın diplomatik ağını daha da genişletecek ve küresel sıralamadaki konumumuzu sağlamlaştıracağız. Türk diplomasisini Türkiye Yüzyılı hedefleri doğrultusunda bir üst lige taşıyacağız.