Her şey Taylor Swift için: Londra’da eşi benzeri görülmemiş önlemler
Ludovico Einaudi, üç yıllık bir aranın ardından yeniden İstanbul'da. Minimal müziğin en büyük temsilcilerinden biri olarak kabul edilen İtalyan piyanist iki günlük konser serisi için Zorlu PSM'de. Serinin ilk gecesinde 10 Haber olarak biz de bu tarihi âna tanıklık ettik. Einaudi ile sohbet ettik.
Ludovico Einaudi geldi, çaldı, mest etti. Henüz gitmedi; bu akşam da İstanbul’da. Dün gece Zorlu PSM’ye gelen iki bini aşkın güzel giyimli ve bir o kadar da heyecanlı insan üç yıl aradan sonra yeniden İstanbul’a gelen Ludovico Einaudi’yi dinlemenin saadetini yaşadı. Underwater turnesi kapsamında İstanbul’a gelen dünyaca ünlü İtalyan piyanist dün akşam unutulmaz bir performansa imza attı. İstanbul’a her gelişininde -ki bu dördüncüsü- kendisini canlı dinlemiş biri olarak dün akşam en uzun ve büyüleyici performansa tanıklık ettiğimizi söyleyebilirim. 10 Haber olarak o büyülü anlara tanıklı ettik. Konser sonrası kuliste hem konserin nabzını tuttuk hem de Ludovico Einaudi ile konuşma fırsatı yakaladık.
Ludovico Einaudi 2013 yılında açılış konserinde sahne aldığı ve daha sonra 2018 ve 2020’de yeniden geldiği Zorlu PSM’de tüm biletleri tükenen bir konser verdi. Aslında bu konser 7 Şubat’ta gerçekşecekti. Ancak 6 Şubat’ta yaşanan ve ulusça hepimizi yasa boğan deprem felaketinin ardından konser ileri bir tarihe ertelenmişti. Aradan geçen dört ayın ardından İtalyan besteci dün akşam müzikseverlerle buluştu. Serinin ikinci konseri bu akşam yine Zorlu PSM’de.
Ludovico Einaudi özellikle ‘Can Dostum / The Intouchables’ filminin müzikleriyle büyük beğeni kazanması sonrası ‘Nomadland’ filminin müzikleriyle başarısını artık en üst seviyeye taşımış oldu. İleride minimal müziğin kurucularından ve önemli geliştiricilerinden biri olarak tarih kitaplarında kendine yer bulacak olan Ludovico Einaudi ile 150 dakika süren konseri sonrası kuliste buluştuk. Mercan Dede ile birlikte yanına gittiğimiz Ludovico Einaudi ile görüşmek isteyen Rus bir ressam kadın izin isteyerek hemen araya girdi. Ludovico Einaudi için resmettiği bir Paris tablosunu kendisine takdim eden Rus sanatçı tablonun arkasındaki şiiri de okudu.
Bu güzel anıdan sonra Ludovico Einaudi ile üç sene önce yaptığımız son röportajdan sonra dünyada yaşananları konuştuk. Biz o röportajı yaptığımız sırada Uzak Doğu yavaş yavaş koronavirüs salgını nedeniyle tedbirlerini artırmaya başlamış, kapanmaları tartışıyordu. Derken Einaudi’nin önce Uzak Doğu turnesi sonra da haliyle tüm konserleri iptal edilmişti. Pandemi sonrası üç yılı sürekli üreterek geçiren Ludovico Einaudi, bu süreye üç albüm sığdırdı. Ki birinde Mercan Dede ile ortak imzaları söz konusu.
Hazır ikisini yan yana bulmuşken doğu ile Batı’yı müzikle birleştiren bu albüm şerefine ikiliyi aynı sahnede görmekten duyacağımız mutluluğu ifade ettim. Her ikisi de bu fikre heyecanla yaklaştı. Ludovico Einaudi hem Underwater albümü hem de albüm için çıktığı geniş kapsamlı turneden oldukça memnun olduğunu belirtti. İtalyan piyanist geçen ay turnesi kapsamında Latin Amerika’nın ünlü kentleri turlamıştı. Hatta turnenin Brezilya ayağında Coldplay ile de sahne paylaşmıştı.
Üç yıllık bir aranın ardından yeniden İstanbul’a geldiği için çok mutlu olduğunu belirten Ludovico Einaudi her iki gecenin biletlerinin tükenmesine neden olan ilgi ve sevgiden de oldukça memnun. İstanbul’u çok sevdiğini belirten Einaudi, dün, gün boyunca İstanbul’u gezmeyi ihmal etmediğini belirtti. İtalyan besteci, iki kıtayı birleştiren kent fikrine heyecanla bakıyor.
Bugüne kadar sadece İstanbul’da konserler veren Ludovico Einaudi gelecek dönemde Türkiye’nin farklı bölgelerinde de projelere imza atma konusunda oldukça istekli. Bakalım zaman bu konuda neler gösterecek. Bizim gönlümüzde yatan Efes ya da Kapadokya. Turnesinin İstanbul ayağı sonrası İtalya’ya döneceğini söyleyen Einaudi, performanslarını bir süre ülkesinde devam edeceğini belirtti. İlk durak Roma. Gelelim konserin içeriğine…
Başta da belirttiğimiz üzere konserin kitlesi oldukça güzel giyimli insanlardan oluşuyordu. Belli ki salona gelen herkes bu özel buluşmayı son derece önemsemiş. Salondaki koltukların tam manasıyla dolması üzerine 21.10’da sahneye çıkan Ludovico Einaudi, performansına son albümü ‘Underwater’dan parçaları seslendirerek başladı. ‘Atoms’ ve ‘Wind Song’ ile başlayan performansın ilk yarısında Ludovico Einaudi sahnede tek başınaydı. Loş bir ışık, piyano ve Ludovico Einaudi. Velhasıl bir ortam ne kadar romantik olabilirse Zorlu PSM Turkcell Sahnesi’ de o kadar romantikti. Birbirine sarılan aşıklardan bazıları konserden kendilerine bir hatıra kalması adına fotoğraf çekmeyi de ihmal etmedi.
Redi Hasa ve Federico Mecozzi’nin sahneye gelmesi sonrası konserin temposu arttı. Görsel açıdan da daha renkli bir ikinci yarı bizleri bekliyordu. İkinci bölümün benim için en heyecanlı anlarından biri Einaudi’nin ‘Seven Days’ albüm serisinden ‘The Path of Fossils’ performansı oldu.
Einaudi’nin yedi ay boyunca haftanın her günün simgeleyerek tasarladığı bir önceki albüm projesinde ‘Lov Mist’ de bu bölümde dinleyciyle buluştu. Elbette tüm seyircilerin duymayı merakla beklediği şarkılardan biri ‘Can Dostum’ filminde Omar Sy ile de özdeşleşen ‘Fly’ şarkısı oldu. Önceki konserlerinde de parçaya yer veren Einaudi, bestesini bu kez de es geçmedi. Ancak en ses getiren şarkılar belli ki en sonda bizi bekliyordu.
Büyük alkışlar arasında sahneyi terk etmeden bestelerini seslendirmeye devam eden Ludovico Einaudi önceki albümlerinde yer alan ve artık her biri klasikleşmiş olan ‘Divenire’, ‘Nuvole Bianche’, ‘Elements’ ve son olarak da ‘Experience’i seslendirdi. Son dönemde sosyal medyada en çok paylaşılan şarkılardan biri olan ‘Time Lapse’ albümündeki ‘Experience’ sonrası Einaudi, adeta Cannes Film Festivali’nde filmi prömiyerini gerçekleştiren bir yönetmen gibi dakikalarca ayakta alkışlandı. Yaşayan bu müzik efsanesi çok da uzak olmayan bir gelecekte yeniden görme dileğiyle.