Deprem paniği geçti, ‘binam sağlam mı’ başvuruları yüzde 90 azaldı
İstanbul Caz Festivali'nde dün gece Amerikan esintileri vardı. Festivalin merakla beklenen konserlerinden The Lumineers için binlerce müziksever Parkorman'ı doldurdu. Şimdiden festivalin unutulmaz performansları arasına giren konserde ünlü topluluk en sevilen şarkılarını seslendirdi.
İstanbul Caz Festivali’nin merakla beklenen konserlerinden biri geride uzun yıllar hatırlanacak performansla sona erdi. The Lumineers ilk kez geldiği Türkiye’de coşkulu bir kalabalığın karşısında performansını sergiledi. Amerikan taşra ezgileri kokan şarkılarıyla insanda aynı zamanda bir yola çıkma hevesi uyandıran grubu binlerce İstanbullu dinledi. Parkorman’da gerçekleşen konser son dönemin en kalabalık etkinliklerinden biriydi.
Bu yılki İstanbul Caz Festivali’nin en özel ve bir o kadar da iddialı konserlerinden biri olan The Lumineers, duyurulduğu andan itibaren merakla bekleniyordu. İlk kez Türkiye’de sahne alacak olmalarının da etkisiyle Amerikalı topluluğun İstanbul’a gelişi hayranları için ayrı bir önem taşıyordu. Hafta içi olmasına rağmen Parkorman’daki doluluk gruba gösterilen ilginin de en güzel yansımasıydı. Üstelik yabancı dildeki şarkılara eşlik etme konusunda isteksizliğiyle bilinen seyircimiz konserde bu konuda oldukça hevesliydi. Seyirci mi kendisini bir Amerikan taşra filminde hissetmek istedi yoksa The Lumineers mi hiç yabancılık çekmedi? belki de her ikisi doğru seçenekti.
10 yılı aşan müzikal yolculuklarında belli ki Türkiye’de de hatırı sayılır bir hayran kitlesi edinen The Lumineers’in festival konserinde her yaş grubundan insana rastlamak mümkündü. Bir klasik müzik konserinde görmeye alışkın olduğumuz kadar çok olmasa da sayısı azımsanmayacak derecede 55 yaş ve üstü izleyiciye denk gelmek bu açıdan oldukça güzel bir deneyim oldu.
Konserde ‘Hey Ho’, ‘Cleopatra’ ve ‘Sleeping on the Floor’ gibi çok sevilen şarkılarını seyircilerle birlikte seslendiren The Lumineers, gördüğü ilgiden o kadar memnun kalmış olacak ki konserlerini planlanan süreden neredeyse yarım saat daha fazla sürdürdü. Bu nemli yaz akşamlarında bir konserin düzenlenebileceği en ideal ortamlardan birinde gerçekleşen performans, şimdiden festivalin unutulmazları arasına girdi.