Çekilen çekilene: ABD’de Cumhuriyetçi başkan adayı Tim Scott da pes dedi
ABD'nin cuma günü Suriye ve Irak'taki saldırılarına İran destekli gruplardan yanıt gecikmedi. Bu kez Suriye'nin doğusundaki Deyrizor'da bulunan en büyük ABD üssü El Ömer hedef alındı. Saldırıda SDG'nin altı üyesi öldürüldü.
ABD’nin intikam amacıyla cuma günü Irak ve Suriye’de hedef aldığı İran destekli gruplar dün bir kez daha Suriye’nin doğusunda bir ABD üssünü dron saldırılarıyla hedef aldı. Saldırılarda YPG bağlantılı Suriye Demokratik Güçleri’nin (SDG) altı askeri öldü.
Son zamanlarda neredeyse her gün yazdığımız hava saldırıları Gazze’deki savaş başladı başlayalı zaten yıllardır istikrarı sallantıda olan Ortadoğu’da dengelerin nasıl bir kez daha alt üst olduğunu gözler önüne seriyor.
SDG, ABD’nin Suriye’de IŞİD’e karşı yürüttüğü mücadelede önde gelen müttefiklerinden. Bu saldırı Suriye’nin doğusundaki Deyrizor’da El Ömer petrol sahasındaki ABD üssüne düzenlendi. Altı SDG üyesinin öldürüldüğü saldırılarda 18 kişi de yaralandı. Suriye İnsan Hakları Gözlemevi ölü sayısının yedi olduğunu söylüyor.
SDG’den yapılan açıklamada “Suriye rejiminin paralı askerlerinin kontrol ettiği bölgelerden kalkan bir intihar uçağıyla Deyrizor’un doğusundaki El Ömer sahasında bulunan eğitim merkezini hedef alan terör saldırısında altı savaşçımız öldü” dendi. SDG bu açıklamasıyla saldırılarda “Esad yönetiminin paralı askerleri”nin parmağı olduğunu işaret eder gibi olsa da saldırıyı Irak İslami Direniş hareketi üstlendi.
Hareket ABD’nin Suriye ve Irak’taki askeri varlığına karşı çıkan İran yanlısı savaşçıların oluşturduğu grupların oluşturduğu bir ittifak aslında. Bu hareketin içindeki en etkili grup Kataib Hizbullah. ABD iki hafta önce pazar günü Ürdün’de ABD’ye ait ileri karakola düzenlenen ve üç Amerikan askerinin ölümüne neden olan saldırıdan da bu grubu sorumlu tutmuştu. Kataib Hizbullah Irak hükümetinin çağrılarının ardından “hükümeti utandırmamak için saldırılarına geçici olarak ara vereceğini” söylemişt.
El Ömer, Irak ve Suriye’nin büyük bir kısmında hakimiyet kuran IŞİD ile savaşmak üzere ABD öncülüğündeki koalisyonun Suriye’de kurduğu en büyük askeri üs oldu. Doğal Kararlılık Harekâtı adı altında bölgeye getirilen Amerikan askerlerinin 2500’ü Irak’ta, 900’ü ise Suriye’de konuşlanmış durumda.
ABD Ulusal Güvenlik Danışmanı Jake Sullivan hafta sonunda İran destekli milislere ve Devrim Muhafızları’na yönelik saldırıların “bir son değil, başlangıç” olduğunu, “çok katmanlı saldırı planları olduğunu” belirtmişti.
Cuma günkü Suriye ve Irak saldırılarında 85’ten fazla hedef vuruldu ve bu iki ülkede toplamda 39 kişinin hayatını kaybettiği belirtildi. Irak hükümeti ölenler arasında sivillerin de olduğunu belirtti.
ABD ordusunun eski sözcülerinden emekli Albay Joe Buccino hafta sonu yaptığı açıklamada ABD’nin Ortadoğu’daki saldırılarının etkili olmasına pek inanmadığını belirterek “Irak ve Suriye’de vurduğumuz Şii gruplar, önümüzdeki birkaç hafta içinde roketlerini, insansız hava araçlarını yenileyecek ve vurduğumuz yapıların yerine yenilerini bulacak. Dolayısıyla bu saldırılarıyla gerçekten bir şey başaramayacağız. Biden yönetimi, Başkan Biden risk almaktan kaçıyor. Esaslı bir saldırı yaparsak, İran’a acıyı gerçekten hissettirirsek bunun daha büyük bir savaşa yol açacağını düşünüyor” dedi.
Buccino saldırıların küçük ölçekli olmasının İran destekli gruplar üstünde etkisi olmayacağı gibi Irak’taki Amerikan askerlerinin bölgeden ayrılması için baskıların artmasına neden olacağını söyledi. Zaten Iraklı ve ABD’li yetkililer Ürdün’deki saldırıdan hemen bir gün önce bir araya gelerek Amerikan askerlerinin bölgeden çekilmesiyle ilgili ilk görüşmeyi yapmıştı.