İlhak edilen bölgelerdeki sandığa Ukrayna’dan tepki
NATO Genel Sekreterinin 1 Ekim'de görev süresi doluyor. Bu da haliyle ittifak için liderlik yarışının başlaması anlamına geliyor. Öne çıkan iki isimden birine Rusya nedeniyle vize çıkmazken Rutte ise Trump ilişkisi nedeniyle stratejik rolde.
Eski Norveç Başbakanı ve 2014’ten bu yana NATO’nun mevcut Genel Sekreteri Jens Stoltenberg’ün görev süresi daha önce dört kez uzatılmıştı. NATO Genel Sekreterliği’nden sonra Norveç Merkez Bankası’nın başına geçmek istediğini ifade eden Stoltenberg bu kariyer hayalini önce Rusya’nın Ukrayna’ya açtığı savaş nedeniyle ertelemek zorunda kalmıştı. NATO ülkelerinin liderleri savaş ortamında gidilecek bir değişikliğin stratejik olmadığında mutabık kalmıştı. Ardından 2023’te bitmesi gereken görevi dördüncü kez uzatılmıştı.
Stoltenberg’ün görev süresinin dolacağı 1 Ekim 2024’e fazlasıyla zaman olsa da yerine geçmeye istekli isimler ara ara gündeme geliyor. Bunlardan biri eski Almanya Savunma Bakanı ve Avrupa Birliği (AB) Komisyonu Başkanı Ursula von der Leyen. Almanya’nın önde gelen gazetelerinden Welt am Sonntag, konula ilgili bir iddia gündeme getirdi. Gazeteye konuşan kaynağa göre Almanya Başbakanı Olaf Scholz, von der Leyen’in NATO Genel Sekreterliği görevine aday gösterilmesine karşı çıktı, nedeni şaşırtabilir: von der Leyen’in Rusya karşıtı tutumları.
Gazeteye göre 2023 yılı sonunda ABD Dışişleri Bakanı Antony Blinken, von der Leyen’in yeni NATO Genel Sekreteri olması fikrini ortaya attı ve Başkan Joe Biden’a danıştı. Biden öneriyi Scholz’a açtı ancak ret yanıtı aldı.
Bir kaynak “Scholz, von der Leyen’in NATO’nun başına geçmesine kesinkes karşıydı” dedi. Sosyal Demokrat olan Scholz’a göre “Bu iş Almanya’dan bir Hıristiyan Demokrat’a bırakılmayacak kadar kritik.”
Ve yine Almanya Başbakanına göre von der Leyen’in Moskova’yı fazla eleştiriyor ve bu da uzun vadede olumsuz olabilir.
Rusya’nın Ukrayna’ya 24 Şubat 2022 tarihinde açmış olduğu savaş Moskova’yı dünya tarihinin en çok yaptırımına maruz kalan ülke konumuna gelmesine neden olmuştu. Bu sonu gelmeyen yaptırımlarda öne çıkan iki aktör vardı; baş düşman Amerika Birleşik Devletleri (ABD) ve AB Komisyonu Başkanı von der Leyen.
Eski Almanya Başbakanı Angela Merkel hükümetinin uzun süreli üyesi ve Almanya’nın ilk kadın savunma bakanı olan von der Leyen’in bakanlık dönemine ilişkin çok fazla eleştiri olduğunu da anımsatmakta fayda var. AB Komisyonu Başkanlığı için 2019 yılında ismi öne çıktığında dönemin Alman siyasileri onun savunma bakanı olarak ne kadar yetersiz olduğuna dair demeçler vermeye başlamıştı. Dolayısıyla bir savunma ittifakı olan NATO’nun başına geçeceğine ilişkin haberler konuşulmaya devam ettikçe eleştiriler de kat be kat artacağa benziyor.
Ama Scholz’un von der Leyen’e engel olduğunu yazan Welt “uygun” görülen bir isme de yer veriyor; görevini yakın zamanda bırakması beklenen Hollanda Başbakanı Mark Rutte. Üst düzey bir NATO diplomatı, kararın Avrupa Parlamentosu seçimlerinden önce verilmesi gerektiğine dikkat çekerken Rutte’nin şimdiden birçok görüşmeye imza attığını ve verilen desteğin de her geçen gün ivme kazandığını söyledi. Şu ana kadar Rutte’ye 21 ülkenin destek sinyali verdiği bilgisi de haberde altı çizilen bilgilerden biri.
57 yaşındaki Rutte’nin hükümeti Temmuz ayında çökmüştü. Ancak yeni hükümet kurulana kadar görevde kalacak. Rutte NATO Genel Sekreterliği pozisyonuna ilgisini daha önce dile getirmişti. ABD’de Kasım ayında yapılacak seçimler için ismi öne çıkan eski ABD başkanı Donald Trump ile olan ilişkisi de öne çıkmasının bir sebebi olabilir.
NATO liderliğin koltuğunda gözü olan von der Leyen’e göre Rutte, Trump konusunda daha “ılımlı.”
Trump’ın başkanlığı döneminde onu sürekli eleştiren von der Leyen’in aksine Rutte eski başkanla iyi ilişkilerini sürdürüyor. 2019 yazında Trump, Rutte hakkında “Arkadaş olduk” demişti. Trump’la iyi ilişkiler Trump’ın ABD Başkanı olması halinde NATO’nun muhtemel yeni lideri için önemli bir konu olacak. Bu da Rutte’nin öne çıkmasındaki sebeplerden biri gibi görünüyor.
Neden diye soracak olursanız Trump, geçenlerde NATO’yu ayağa kaldıran bir açıklama yapmıştı. Başkanlığı döneminde de ülkesinin NATO’yu neredeyse tek başına finanse ettiğini söyleyerek veryansın eden Trump seçimleri kazanması halinde savunma harcamalarını düzeltmeyen ülkelere saldırsın diye Rusya’yı kışkırtacağını söylemişti.