Yener İnce’den Kostic yalanlaması: Ben rapor vermedim
Son yıllarda Galatasaray- Fenerbahçe rekabetinin ünü sınırlarımızı aştı. İki dev bugün 400. kez karşı karşıya geliyor. İşte 115 yıllık Türkiye’nin en köklü derbisinin tarihinde A’dan Z’ye bir gezinti…
Tatil edilen, olaylar nedeniyle yarıda kalan maçlarla hesaplar biraz karışsa da en yaygın kullanılan veriye göre futbolumuzun iki devi Galatasaray ile Fenerbahçe bugün 400.kez karşılaşacak. 1909 yılında Kadıköy’de başlayan rekabette geçen seneler içinde nice hikaye yaşandı. Kimi zaman tatsız olaylar çıktı kimi zaman da unutulmayacak centilmenlik gösterileri sahnelendi.
Kıtalararası derbi sadece futbol gündeminde değil ülke gündeminin ilk sırasında yer buldu. Son yıllarda Galatasaray- Fenerbahçe rekabetinin ünü sınırlarımızı aştı, iki takımın kapışmaları ülke dışında da dikkatle takip edilmeye başladı. Ülkemizin en köklü derbisi dünyanın en sert futbol rekabetleri arasında gösteriliyor. İşte 115 yıllık derbi tarihinde alfabetik bir gezinti.
A (Atatürk Olimpiyat Stadı): Atatürk Olimpiyat Stadı’nda 21 Eylül 2003’te oynanan lig maçını 70 bin 125 seyirci takip etti. Bu rakam, Galatasaray ile Fenerbahçe arasındaki bir karşılaşmayı izleyen seyirci sayısında rekor olarak tarihe geçti. Mücadele 2-2 eşitlikle sonuçlandı.
B (Bilekliğin kerameti): 9 Ağustos 1975’te TSYD Kupası’ndaki Fenerbahçe – Galatasaray randevusunda futbolseverlerin dikkatini çeken bir nokta sarı-kırmızılıların müsabakaya bileklikle çıkmasıydı. Fikrin sahibi Turgay Renklikurt’tu ve uygulamanın nedenlerini basına; düşmelerde zedelenmeyi azaltmak, ter silebilmek, rakip üzerinde psikolojik etki yaratmak olarak aktardı. Ne var ki bileklikler uğurlu gelmedi ve Galatasaray karşılaşmayı 3-1 kaybetti.
C (Celal İbrahim): Derbi tarihinde üç futbolcu ezeli rakibine bir maçta dört gol atmayı başardı. Bunu ilk gerçekleştiren 1911’de Galatasaray’ın 7-0 kazandığı İstanbul Ligi karşılamasında sarı-kırmızılı takımdan Celal İbrahim oldu. Galatasaray’ın kurucuları arasında yer alan Celal İbrahim’in ardından sarı-kırmızılılardan Metin Oktay ile Fenerbahçeli Zeki Rıza Sporel aynı performansı tekrarladı.
Ç (Çanakkale Abidesi Kupası): 19 Nisan 1953’te ezeli rakipler, dört takımın katıldığı ve gelirinin yüzde kırkı şehitler anıtının yapımından sorumlu komiteye kalacak Çanakkale Abidesi Kupası’nda karşı karşıya geldi. Galatasaray mücadeleyi 3-1 kazandı. Ancak tertip komitesi sarı-kırmızılıların iki lisanssız futbolcu oynattığı gerekçesiyle Fenerbahçe’nin hükmen galibiyetine karar verdi. Galatasaray itirazda bulunsa da sonuç değişmedi.
D (Dört dörtlük maçlar): Galatasaray ile Fenerbahçe arasındaki en gollü maçlarda sporseverler toplam sekizer gol gördü. Ali Sami Yen Stadı’nda 5 Haziran 1983’te yapılan lig maçında ezeli rakipler 4-4 berabere kaldı. Bu karşılaşmada birbirinden güzel goller atıldı. İki takım arasında 7 Şubat 2001’de oynanan ve kazananı seri penaltı vuruşlarıyla belirlenen Türkiye Kupası yarı final karşılaşmasının da 120 dakikalık süresi 4-4 sonuçlandı. Bu müsabaka saha içinde görevli bir polisin Fenerbahçe Teknik Direktörü Mustafa Denizli’ye oyuncu değişikliği tavsiye ettiği görüntülerle de hafızalara kazındı.
E (Emin Bülend Serdaroğlu): Galatasaray, 17 Ocak 1909’daki derbi tarihinin ilk maçını kulübün kurucularından Emin Bülend Serdaroğlu’nun golleriyle 2-0 kazandı. Emin Bülend, Galatasaray’da antrenör-futbolcu olarak da görev yaptı. Balkan Savaşı’na katılan, 1.Dünya Savaşı’nda cephede olan Emin Bülend’in Galatasaray’ın ardından ikinci büyük tutkusu edebiyattı. Yunanlıların Girit’e çıkarma yapmasından sonra; Victor Hugo’nun “Mavi Gözlü Yunan Çocuğu” adlı şiirine karşı yazmış olduğu “Kin” şiiriyle ses getirdi. Sağlığında şiirlerini kitaplaştıramayan Emin Bülend’in manzumeleri, Salih Zeki Aktay tarafından Emin Bülend’in Şiirleri (İstanbul, 1945) adıyla bir kitapta toplandı. Rıfat Necdet Evrimer’in hazırladığı Fec-i Âti Şairleri: Emin Bülend, 1958 yılında yayımlandı.
F (Ferhatovic): 1959’da kurulan ligimizde derbi heyecanını yaşayan ilk yabancı futbolcu Asim Ferhatovic oldu. Yugoslav oyuncu 19 Haziran 1963’te 1-1 sona eren mücadelede Fenerbahçe formasıyla Mithatpaşa Stadı’na çıktı.
G (Geri dönüş): 115 yıllık rekabette birbirinden ilginç senaryolara sahne olan maçlar oynandı. Bunlar içinde en akılda kalanlardan biri 1988-1989 sezonunda Ali Sami Yen Stadı’nın ev sahipliği yaptığı Türkiye Kupası çeyrek final rövanş karşılaşmasıydı. Mücadelenin ilk yarısını Galatasaray, Tanju Çolak’ın hat trick’iyle 3-0 önde tamamladı. İkinci 45 dakikada sahada bambaşka bir Fenerbahçe vardı. Aykut Kocaman’ın golüyle farkı ikiye indiren sarı-lacivertliler, Hasan Vezir ile üç gol daha buldu. Müthiş bir geri dönüşe imza atan Fenerbahçe 4-3’lük galibiyetle turu geçmeyi başardı. İşin ilginci maçın kahramanı Hasan Vezir sezon sonunda Galatasaray’a transfer oldu. Fenerbahçe’nin 1983’te 4-1 yenikken skoru 4-4’e getirdiği müsabaka da geri dönüş deyince ilk hatırlananlardan.
H (Hasan Kamil Sporel): Derbi tarihinde Fenerbahçe’nin Galatasaray’a ilk golünü 4 Ocak 1914 tarihinde oynanan müsabakada Hasan Kamil Sporel kaydetti. Bu mücadelede hat trick yapan Sporel, üç sene eski adı Mekteb-i Sultani olan Galatasaray Lisesi’nde okumuştu. Tahsil için gittiği Amerika Birleşik Devletleri’nde futbol oynayan ‘Dalgakıran’ lakaplı Hasan Kamil Sporel, A Milli Futbol Takımı’nın da ilk kaptanıydı. Sporel, Fenerbahçe’de başkanlık da yaptı.
I (Icardi): Ezeli rekabette son golü atan isim Galatasaray’ın yıldızı Mauro Icardi. Arjantinli golcü 7 Nisan 2024’te Şanlıurfa’da oynanan Süper Kupa maçının henüz ilk dakikasında ağları havalandırdı. UEFA Konferans Ligi’ndeki müsabakası öncesi oynanan bu karşılaşmanın tarihinin değiştirilmesi ve yabancı hakem taleplerinin reddedilmesi nedeniyle maça U19 takımıyla çıkan Fenerbahçe golün ardından sahadan çekildi. Hakem Volkan Bayarslan da karşılamayı tatil etti. Süper Kupa maçının yeri ilk olarak Suudi Arabistan olarak belirlenmiş ancak Suudi yetkililer ve organizatörler ile yaşanan sorunlar nedeniyle maç oynanamamış ve uzun süren tartışmalar sonrası Şanlıurfa’ya alınmıştı.
İ (İki takımda da gol atanlar): Şevki Şenlen, Raşit Çetiner, İlyas Tüfekçi, Hasan Vezir, Saffet Sancaklı ve Tanju Çolak hem Galatasaray hem de Fenerbahçe formasıyla ezeli rekabette gol atma sevinci yaşadılar. 14’ü Galatasaray, 8’i Fenerbahçe formasıyla olmak üzere toplam 22 gol kaydeden Tanju Çolak bu alanda rekorun sahibi.
J (Jay-Jay Okocha): Fenerbahçe’nin 1996’da Almanya’nın Eintracht Frankfurt takımından transfer ettiği Nijeryalı Jay-Jay Okocha, 1998’e dek sarı-lacivertlilerde oynadı. İki sezonda çıktığı dört Galatasaray derbisinde de rakip takımın filelerini havalandırdı. Türk vatandaşlığına da geçen Okocha, ‘Muhammet Yavuz’ adını aldı. 1998’de 16,5 milyon dolara Fransız ekibi Paris Saint Germain’e transfer oldu.
K (Kadıköy’de yıllar sonra): Galatasaray, Kadıköy’de 22 Aralık 1999’da kazandığı maçın ardından 21 sene galibiyet sevinci yaşayamadı. Sarı-kırmızılı takım bu seriye 23 Şubat 2020 tarihinde rakibini deplasmanda 3-1 yenerek son verdi. 21 yıl arayla oynanan iki maçta da Galatasaray’ın teknik direktörü Fatih Terim’di.
L (Laszlo Szekely): İtalya doğumlu Macar antrenör Laszlo Szekely iki takımın başında derbiye çıkan yabancı hocalardan. 1952 – 1953 arası Fenerbahçe’yi çalıştıran Szekely, ertesi sezon Galatasaray’da görev yaptı. Macar teknik direktör daha sonra iki kez daha Fenerbahçe’nin başına geçti. Jozsef Schweng, Peter Molloy, Tomislav Kaloperovic ve Tomislav Ivic derbi tarihinde iki takımı da yöneten diğer çalıştırıcılar.
M (Metin Oktay): Futbolumuzun taçsız kralı Metin Oktay derbi tarihinin de en önemli kahramanlarından. Oktay’ın Milli Lig’in ilk sezonunda Fenerbahçe’ye attığı golde topun ağları delmesi ezeli rekabetin unutulmaz hatıraları arasında. Fakat çok daha büyük iz bırakan olay ise Taçsız Kral’ın 1969’daki jübilesinde ilk 10 dakikayı büyük saygı duyduğu Fenerbahçe’nin formasıyla oynaması buna karşın sarı-lacivertlilerin efsanesi Can Bartu’nun da Galatasaray formasıyla sahada yer alması. Metin Oktay’ın derbi tarihinde toplam 19 golü bulunuyor.
N (Nezihi Tosuncuk): Futbolumuzun renkli simalarından Nezihi Tosuncuk 1987-1990 yılları arasında Fenerbahçe’de oynandı. 8 Ağustos 1987’deki TSYD maçında Galatasaray ağlarını havalandırdı. 15 Nisan 1990’daki derbide ise topu kendi kalesine gönderdi. Galatasaraylı Bahri Altıntabak ile Fenerbahçeli Şeref Has da rekabet tarihinde hem kendi kalesine hem de rakip kaleye gol atan diğer oyuncular oldu.
O (Oberle kardeşler): 1909’da başlayan derbinin heyecanını yaşayanlar içinde kardeş futbolcular da vardı. Üstelik bunlar içinde iki Alman futbolcu da yer aldı. Emil ve Joseph Oberle, Fenerbahçe’ye karşı Galatasaray formasıyla birlikte mücadele ettiler. Sarı-kırmızılı takımda kaptanlık da yapan Emil Oberle Alman Milli Takımı’nda da forma giymişti. Bu arada Rumen Ilie kardeşlerden Adrian Galatasaray’da Sabin ise Fenerbahçe’de top koşturdu. Bu ikili derbide karşı karşıya oynadı.
Ö (Özhan Canaydın): 2002-2008 yılları arasında Galatasaray’da başkanlık koltuğunda oturan Özhan Canaydın, 6 Kasım 2002’de başkan sıfatıyla ilk Fenerbahçe derbisi için Kadıköy’deydi. Sarı-lacivertlilerin 6-0 kazandığı maçta Canaydın’ın, rakibinin attığı golleri alkışlayarak Fenerbahçeli yöneticileri kutlaması, müsabakaya damgasını vurdu. Özhan Canaydın, bu davranışı nedeniyle camiasından tepki görse de Dünya Fair Play Konseyi (CIFP) tarafından 2002’de Kutlama Mektubu’na değer görüldü. Özhan Canaydın ayrıca, bu davranışı nedeniyle Türkiye Milli Olimpiyat Komitesi’nin Fair Play Sportif Davranış Ödülü’nü aldı.
P (Papazın Çayırı): İstanbul’da futbolun ilk önemli adresi olan Papazın Çayırı Kadıköy’deki bir alandı. 1900’lü yıllarda burada İngilizler ve Rumlar futbol oynuyordu. 1908’de padişah II. Abdülhamid’in doktoru Cemil Topuzlu’nun önerisiyle kurulan Union Club, maçlarını oynamak amacıyla alanı yıllık 30 altın karşılığında kiraladı. Bu yüzden bu tarihten sonra Union Club Sahası olarak da anılmaya başlandı. 1909’daki ilk derbiye ev sahipliği yapan, ilerleyen yıllarda İttihatspor Sahası ismini de taşıyan alan 1930’ların başında Fenerbahçe Stadı’na dönüştü. Araştırmaların bugünkü Fenerbahçe Şükrü Saracoğlu Stadı’nın tam karşısına düştüğünü gösterdiği saha tarihi bir öneme sahip.
Yıl 1990.
Fenerbahçeli İsmail Kartal’a tokat atıp, kırmızı kart gören Galatasaraylı Yusuf Altıntaş:
“Hiçbir şey yapmadım ki ben normal itmek istedim” pic.twitter.com/nk1xg2UB4C
— Eskiden Futbol (@EskidenFutbol) October 30, 2018
R (Rambo Yusuf): İki takım arasında gerilimi yüksek birçok maç oynandı. 1 Aralık 1990’da İnönü Stadı’nda yoğun yağış altındaki mücadelenin 18.dakikasında Fenerbahçe’nin şimdiki teknik direktörü İsmail Kartal, Galatasaray’ın Rambo lakaplı futbolcusu Yusuf Altıntaş’a taç çizgisi kenarında sert bir müdahalede bulundu. Yusuf bu faule rakibine attığı tokatla yanıt verince hakem Erman Toroğlu tarafından oyundan atıldı. Pozisyon günlerce gündemde kaldı. Galatasaray uzun süre eksik oynadığı maçı 2-1 kazandı.
S (Shirley Bassey): Futbolda ülkemizin en köklü derbisi olan Fenerbahçe – Galatasaray randevularının her daim renkli konukları oldu. Bunlardan biri de 1985’te Fenerbahçe’nin davetlisi olarak İstanbul’a gelen ünlü sanatçı Shirley Bassey’di. Galli şarkıcı 17 Ağustos 1985’te ‘I Love You Shirley’ tezahüratları altında iki takım arasında oynanan TSYD Kupası maçının başlama vuruşunu yaptı. Ancak karşılaşmayı izlemeden Fenerbahçe Stadı’ndan ayrıldı.
Ş (Şemsiye): Galatasaray ile Fenerbahçe arasındaki maçlarda en az seyirci, 17 Kasım 1922’deki karşılaşmaya geldi. İttihat Sahası’nda sağanak altında, hakem Fethi Tahsin Başaran’ın şemsiyeyle yönetmek zorunda kaldığı maçı tamamı biletsiz 14 kişi izledi.
T (Turgay Şeren): Galatasaray’ın sembol isimlerinden Turgay Şeren derbi tarihinde en çok forma giyen isim. 1949’da sarı-kırmızıların birinci takımıyla ilk maçına Avusturya temsilcisi Admira karşısında çıkan Şeren, futbolu bıraktığı 1967 yılına kadar toplam 55 Fenerbahçe karşılaşmasında Galatasaray’ın kalesini korudu. Futbola Galatasaray Lisesi’nde santrfor olarak başlayan, Mehmet Ali Gültekin’in tavsiyesiyle file bekçiliğine yönelen Turgay Şeren, Arjantin’in River Plate takımıyla çıktığı üç özel karşılaşma dışında kariyerinin tamamını Galatasaray’da geçirdi. Şeren, 1979-1980 sezonunda sarı-kırmızıların teknik direktörü olarak da Fenerbahçe derbisinin heyecanını yaşadı.
U (Ulubatlı Souness): Galatasaray – Fenerbahçe rekabetinin en unutulmaz olaylarından biri bundan 28 yıl önce yaşandı. 1995-1996 sezonunda iki takım Türkiye Kupası finalinde eşleşti. İlk maçı Galatasaray evinde 1-0 kazandı. Kadıköy’deki rövanşın normal süresi 1-0 Fenerbahçe’nin üstünlüğüyle sona erdi. İkinci uzatma devresinde son anlarında Dean Saunders ile bir gol bulan konuk ekip 1-1’lik skorla kupaya uzandı. Sarı-kırmızılıların teknik direktörü Graeme Souness maçın bitiş düdüğüyle Galatasaray bayrağını Fenerbahçe Stadı’nın ortasına dikti. Bu hareketiyle ‘Ulubatlı’ lakabını aldı.
Ü (Üst üste kazanamama): Fenerbahçe üst üste 11, Galatasaray ise 18 maç galip gelemedi. Fenerbahçe, 20 Kasım 1949’da 2-0 kazandığı maçın ardından üst üste 11 maç galip gelemedi ve 22 Şubat 1953’te taraftarlarına 1-0’lık skorla Galatasaray galibiyeti armağan edebildi. Galatasaray ise 17 Mayıs 1942’de 3-1 kazandığı müsabakanın ardından tam 18 maç galip gelemedi ve 1 Aralık 1946’daki 19. karşılaşmada sahadan 1-0 galip ayrıldı.
V (Vatan Kupası): Galatasaray ile Fenerbahçe Türkiye dışında ilk kez 3 Ağustos 1980’de Batı Almanya’nın Offenbach kentindeki Bieberer Berg Stadı’nda oynanan Vatan Kupası maçında karşılaştı. Geliri Bakırköy Ruh ve Sinir Hastalıkları Hastanesi’ne verilmek üzere tertip edilen mücadeleyi Fenerbahçe 3-2 kazandı.
Y (Yarıda kalan maç): 23 Şubat 1934 tarihinde İstanbul Ligi’ndeki Fenerbahçe – Galatasaray mücadelesi futbolcular arasında çıkan kavga nedeniyle yarıda kaldı. Taksim Stadı’ndaki maçın 60. dakikasında Galatasaraylı Kadri Dağ’ın, Fenerbahçeli M. Reşat Nayir’e attığı tekme ve Kadri’nin üzerine doğru koşan Fenerbahçeli Fikret Arıcan’ın, Galatasaraylı Tevfik tarafından kucaklanıp, saha kenarına atılmasıyla saha bir anda karıştı. İki takım oyuncuları arasında başlayan kavgaya tribünlerdeki seyirciler de katılınca, olaylar büyüdü. Yarıda kalan maçın ardından toplanan “Mıntıka Futbol Heyeti”, spor tarihimizin en ağır cezalarından birisini verdi ve Fenerbahçe’den 9, Galatasaray’dan 8 olmak üzere toplam 17 futbolcuyu uzun süreli cezalandırdı. Bu mücadelenin dışında iki takımın yarıda kalan başka müsabakaları da oldu.
Z (Zeki Rıza Sporel): Ezeli rekabette en fazla golü Fenerbahçeli Zeki Rıza Sporel attı. Sporel, Galatasaray’a karşı oynadığı 42 maçta toplam 27 kez rakip fileleri havalandırdı. Cumhuriyetin ilk yıllarına damga vuran futbolcular arasında yer alan Zeki Rıza Sporel, A Milli Takım’ın tarihindeki ilk gollerinin altındaki imzanın sahibiydi. 26 Ekim 1923’te Türkiye’nin ilk milli maçında Taksim Stadı’nda Romanya’ya iki gol attı. Sadece Fenerbahçe formasını giyen Sporel, sarı-lacivertli kulüpte başkanlık görevinde de bulundu.
Kaynaklar: Anadolu Ajansı, Milliyet gazetesi, Alican Küçükcan, fenerbahcetarihi.org, Ağların Ardında 20 Yıl – İsmet Gümüşdere, Gelişim Spor dergisi, Hayat dergisi, Galatasaray Müzesi, Wikipedia, Fenerbahçe Tarihi – Yapı Kredi Yayınları, Galatasaray dergisi
20 Ekim 2024 - Kırmızı-beyaz-siyah bir Anadolu hikayesi
13 Ekim 2024 - Lejyonerlerin tarihçesi: Dalgakıran, bombacı ve Sabri Mahir’in film gibi öyküsü
8 Ekim 2024 - Şampiyonlar Ligi müziği bu kez Galatasaray’ın kadınları için çalıyor
9 Ağustos 2024 - ‘Süper’ kolay olunmuyor! 67 yıllık harika hikayede yeni sayfa