Nasrallah: Hizbullah İsrail’le savaşa tam tekmil hazır
İran Cumhurbaşkanı Reisi ile Dışişleri Bakanı Abdullahiyan'ın ölümüne neden olan helikopter kazası için şimdilik yapılan açıklama "teknik arıza." İki devlet adamının cenaze töreni yarın düzenlenecek ama halk şimdiden sokaklara dökülmüş durumda.
İran Cumhurbaşkanı İbrahim Reisi ve Dışişleri Bakanı Hüseyin Emir Abdullahiyan’ın baraj açılışı için gittikleri Azerbaycan’dan dönüş için bindikleri helikopter mezarları oldu. Hava kötü, bindikleri araç 1979 öncesine ait eski bir helikopterdi ve “teknik arıza” yaşanmıştı. Arama kurtarma ekipleri sık ormanlık alanda yağmur ve sis altında 15 saat arama yaptı. hava kararmaya başlayıp da sonuç alınamayınca Türkiye’nin gece görüşlü helikopterlerinden ve İHA’larından yardım alındı. Sonuç olarak Akıncı İHA’nın yardımlarıyla arama ekipleri kazanın yaşandığı bölgeye ulaşabildi. Ama araç tamamen yanmış, geriye sadece kuyruk bölümü kalmıştı. Yaşam izine rastlanmadı. Araçtaki herkes ölmüştü. İran’da beş günlük yas ilan edildi.
Ülkede Reisi destekçileri yas tutmaya başlarken dünya kazanın neden gerçekleştiğini sorgulamaya başladı. Helikopterin çok eski, hava koşullarının kötü olması bir etken olsa da geçen ay İsrail ve İran arasında yaşanan gerginlik nedeniyle bu olayın ardında Mossad’ın olup olmadığı da sorulan sorular arasında yer aldı. Peki İsrail’in böyle bir saldırıda çıkarı olur muydu? Soruşturma henüz yeni başladığı için helikopterin gerçek kaza nedenini öğrenmek için beklememiz gerekecek. Ama ilk değerlendirmeler “teknik bir arızaya” işaret ediyor.
Öte yandan ABD’nin İran’a bugüne kadar uyguladığı yaptırımların da helikopterin düşüşüne neden olduğuna dair birtakım eleştiriler mevcut. ABD ise bu tür iddiaların “asılsız” olduğunu söylüyor.
İçişleri Bakanı Ahmed Vahidi Reisi ve Abdullahiyan’ın cenaze töreninin yarın sabah Tebriz’in kuzeybatısında halka açık düzenleneceğini açıkladı. Vahidi cenazelerin daha sonra devlet töreni için Tahran’a gönderileceğini söyledi. Öte yandan Tahran, Meşhed, Arak ve Golestan’da halk Reisi ve Abdullahiyan’ın yasını tutmak için toplandı. İran’ın resmi haber ajansı IRNA’nın aktardığına göre Reisi ve beraberindeki heyette bulunanların cenazeleri yarın Kum kentinde ilkindi vaktinde defnedilecek.
📹 اجتماع مردم تهران، مشهد، اراک و گلستان در سوگ #شهادتِ_رئیس_جمهور pic.twitter.com/Od8XBpAyEa
— خبرگزاری تسنیم 🇮🇷 (@Tasnimnews_Fa) May 20, 2024
Ancak ölenlerin sevenleri kadar sevmeyenleri de var.
Bunların başında Mahsa Amini protestolarında şahlanan “Jin, Jiyan, Azadi” (Kadın, Yaşam, Özgürlük) protestolarında rol oynayan ve yönetimin katı kıyafet kurallarına rağmen sokağa başörtüsüz çıkmaya devam eden kadınlar geliyor. Ayrıca Reisi’nin 1988’de 28 yaşında bir savcı yardımcısıyken kurulan gizli Ölüm Komitesi mahkemelerinde Halkın Mücahitleri grubuna mensup 30 bin kadar siyasi mahkumun öldürülmesinde rol oynadığını unutmayan İranlılar var.
İranlı yetkililer dünden bu yana düzen ve kontrolü sağlamaya çalışıyor. Ruhani Lider Ayetullah Ali Hamaney hükümetin faaliyetlerinde “hiçbir aksama olmayacağını” söyledi; ölüm haberlerinin hemen ardından Cumhurbaşkanı Yardımcısı Muhammed Muhbir’in geçici süreliğine görevi devralacağı bildirildi. Bu geçici dönemde yeni cumhurbaşkanının seçilmesi için 50 gün içinde yeni bir seçim düzenlenmesi gerekiyor.
İran’ın resmi haber ajansı IRNA helikopterin düşüş sebebi olarak ilk kez resmi açıklama yapıp sorunun “teknik arıza” olduğunu söyledi. Helikopter kaybolduğu andan itibaren bazıları bunun bir suikast olup olmadığını sorguladı. Zira geçen ay İsrail’in Suriye’deki İran büyükelçiliğini hedef almasının ardından İran İsrail’e ilk kez doğrudan saldırmıştı. Her ne kadar İsrail bu saldırıya karşılık vermiş olsa da bazıları helikopterin düşmesinde Mossad’ın parmağı olup olmadığını sorguladı. Reisi Azerbaycan’a kalabalık bir heyetle gitmişti ve bu heyet üç helikopterlik bir konvoyla taşınıyordu. Diğer iki helikopterin sağ salim varacakları yere gitmesi de şüpheleri artırıcı bir etki yarattı. Ancak İsrail’den yapılan ilk açıklamada bu işte bir parmakları olmadığı belirtildi. Genelde İsrail saldırılarından sonra yorum yapmamasıyla biliniyor.
Analistler İsrail’in Reisi’nin ölümünden pek bir kazancı olmadığını düşünüyor. Reisi’nin İsrail’de özellikle dış politikada “zayıf bir figür” olduğunu söyleyen analistler, Reisi’nin yerine gelecek kişinin de çok farklı olmayacağının İsrail’in de farkında olduğunu belirtiyor. İsrail’in daha öncesinde İranlı yetkilileri ve nükleer, askeri tesisleri hedef aldığını kabul eden uzmanlar, bilim insanlarıyla generalleri öldürmenin cumhurbaşkanını öldürmekten farklı olduğunu belirtiyor. Zira “Yeni bir cumhurbaşkanı seçilir ama yetenekli bilim insanları ve generaller zor bulunur” diyorlar.
Yine de kazanın kesin gerçekleşme nedenini öğrenmek için özel soruşturma ekibi oluşturuldu. Rusya Güvenlik Konseyi Sekreteri Sergey Şoygu Moskova’nın İran’a kazanın sebeplerini araştırma konusunda ellerinden gelen desteği vermeye hazır olduğunu söyledi.
Peki neden pilot konvoydaki diğer helikopterlerden yardım istememişti?
Uçak uzmanı Kyle Bailey helikopterde neden iletişim sorunu yaşandığı ve diğer helikopterlerin bölgeden ayrıldığı konusunda “ciddi bir kontrol sorunu yaşandığı” yorumunu yapıyor. Helikopter ciddi bir sorun yaşadığında pilotun ilk işinin aracın uçuş halinde kalmasını sağlamak olduğunu El Cezire’ye anlatan Bailey bu nedenle iletişimin öncelik sıralamasında ikinci sıraya düştüğünü belirtiyor. Bailey “Herhangi bir iletişim girişiminin olmadığını görüyoruz. Çünkü pilot muhtemelen helikopteri indirmeye ya da havada tutmaya çalışıyordu.
Arama çalışmalarının aksamasında yoğun sis ve yağışlar etkiliydi ancak İran’ın böyle bir arama kurtarma çalışmasına hazır olmadığı da ortadaydı. 15 saat süren arama faaliyetlerinde bir ara kurtarma ekiplerinden üç kişiye ulaşılamadı örneğin. Ayrıca gelişmiş SİHA üreticilerinden biri olan ve hatta Ukrayna savaşında Rusya’nın önde gelen tedarikçilerinden biri haline gelen İran’ın yüksek çözünürlüklü kameralara ve kızılötesi algılama yeteneğine sahip İHA’ya ve gece görüşlü helikoptere sahip olmadığı da ortaya çıktı.
Bu sırada Akıncı İHA’nın Reisi ve Abdullahiyan’ı aramaya giderken yaptığı şov da dikkat çekti. Akıncı İHA ay yıldızlı bayrak çizerek yoluna devam etmişti.
Türkiye Akıncı İHA’sıyla helikopterin enkazına ulaşırken Ulaştırma ve Altyapı Bakanı Abdulkadir Uraloğlu Tahran yönetimine arama kurtarma çalışmasında verilen destek sürecine ilişkin açıklamalarda bulundu. Bunun bir suikast olup olmadığı konusuna da değinen Uraloğlu bu konuda yorum yapmak için henüz erken olduğunu, havanın sisli olmasından ötürü ilk etapta kaza ihtimalinin ağır bastığını söyledi.
Uraloğlu İran’dan alınan bilgilerle ilk etapta Milli Savunma ve İçişleri bakanlıkları, Genelkurmay ile Afet ve Acil Durum Yönetimi başkanlıklarıyla gerekli işbirliğiyle sürece katkı sağlamaya çalıştıklarına vurgu yaparak şöyle konuştu:
“İran deniz ve hava arama kurtarma sorumluluk sahamız içinde bulunuyor. Bütün hava ve deniz araçlarının sinyallerini de takip ediyoruz. İlk etapta helikopterin bir sinyal verip vermediğini takip ettik. İran tarafıyla hemen irtibata geçtik. Onlar da bizimle irtibata geçti ama maalesef muhtemelen sinyal sisteminin kapalı olduğu veya helikopterde o sinyal sisteminin olmadığı görüldü. Mutlaka o sinyaller bize düşerdi ama düşmedi.”
Olayın ilk duyulduğu andan itibaren süreci takip ettiklerini belirten bakan “En son aldığımız haber oradaki Akıncı İHA’nın tespiti üzerine maalesef helikopterdekilerin tamamının öldüğü yönünde. Bu kazalar gerçekten üzücü” dedi ve şöyle devam etti: “Bundan, hava güvenliğinin, seyrüsefer araçlarının emniyetinin ne kadar kıymetli olduğu, hava şartlarının her şeye rağmen mutlaka dikkate alınması gerektiği noktasında sonuçlar çıkarabiliriz. Sayın Reisi’ye Allah’tan rahmet, İran halkına başsağlığı diliyorum.”
Bu arada eski Dışişleri Bakanı Cevad Zarifi, Reisi ve Abdullahiyan’ın ölümünden ABD’nin yıllardır devam eden yaptırımlarını sorumlu tuttu. ABD 1979’dan bu yana İran’a uçak parçaları konusunda yaptırım uyguluyor. Reisi’yi taşıyan uçak Bell 212 model bir helikopterdi. Bu model 1960’larda ABD tarafından geliştirilmiş, Kanada ordusu tarafından kullanılmıştı. Ancak bu modellerin üzerinden yıllar geçti. 1979’dan beri uçak kazalarında hayatını kaybeden İranlıların sayısı iki binin üzerinde.
Beyaz Saray Ulusal Güvenlik Sözcüsü John Kirby ise ABD’ye yöneltilen suçlamaların “asılsız” olduğunu söyleyerek “Kazanın sebebi henüz net değil, en azından bize net değil. Sivil havacılık dahil kendi ekipmanlarının güvenilirlik ve emniyetinden kendileri sorumludur” dedi.
Bu arada Dışişleri Bakanlığı Sözcüsü Matthew Miller’dan başka bir açıklama geldi. İran hükümetinin ABD’den yardım istediğini iddia ederek, “Böyle bir durumda her bir hükümete yardım edebileceğimizi söyledik. Ancak lojistik nedenlerden dolayı bu yardımı sağlayamadık” dedi. İran’ın hangi konuda yardım istediğine dair bilgi vermedi. Ama Türkiye, Ermenistan, Irak ve Rusya gibi ülkelerden İran’a zaten yardım teklifi gelmişti.
Dünya liderlerinin ve Türkiye’den gönderilen taziye mesajlarına aşağıdaki haberimizden ulaşabilirsiniz.