İzlanda’da mutlu son: Türkiye tarih yazdı
Hürriyet yazarı Uğur Meleke gazetede kaleme aldığı köşe yazısında Arda Güler ve diğer gençlerin A Milli Takım'da oynamamasını Büyükekşi ve Altıntop'a bağladı. Federasyondan yazının içeriğine yalanlama gelirken Meleke'den karşı yanıt gecikmedi.
A Milli Takım’ın Portekiz’e yenildiği maçta Arda Güler’in ilk 11’de görev almaması ve üzerine antrenmanda kameralara yansıyan görüntüler üzerinden ‘mobbing’ tartışmaları süredursun, Hürriyet gazetesi köşe yazarı Uğur Meleke de olaya dahil olarak konu hakkında görüşlerini kaleme aldı. Meleke’nin “Bence Arda’nın oynamama nedeni Büyükekşi-Altıntop” başlıklı yazısına TFF’den yalanlama geldi. Bu gelişme üzerine Uğur Meleke de X hesabı üzerinden yanıt verdi.
Uğur Meleke konuyla alakalı yazısında “Bence meselenin esas aktörü Montella değil, esas aktör TFF cephesinde olduğunu düşünüyorum” dedi. “Elimde net bir bilgi yok ama turnuva öncesi demeçlerine bakarak Arda’yı frenleyenlerin Mehmet Büyükekşi-Hamit Altıntop cephesi olduğu kanaatindeyim” sözleriyle yazısına devam eden Meleke, Arda’nın haricinde 2005 jenerasyonunun diğer oyuncularından Semih Kılıçsoy’la Kenan Yıldız’ın kulübede oturmasını, Can Uzun’un ise kadroya dahi alınmamasını da eleştirdi. Mehmet Büyükekşi’nin 2032’de Türkiye ev sahipliğinde düzenlenecek Avrupa Futbol Şampiyonası’nı sık sık işaret etmesini de eleştiren Uğur Meleke “Sürekli hedeflerinin Euro 2032 olduğunu söylüyorlar, zira federasyon olarak 2032’ye kadar görevde kalacaklarını ifade etmiş oluyorlar böylece satır arasında. Hele de Euro 2024’te milli takım iyi iş çıkarırsa, Almanya’da başarılı olduklarını ve 2032’de şampiyonluk hedeflediklerini anlatacaklar ve bu ekibe devam etmeleri söylenecek. Beklentileri bu.
Eğer 2024’te başarıyı Arda’sız, Kenan’sız, Semih’siz yakalarlarsa bu çocuklarla da Euro 2032’yi oynayacaklarına dair tuhaf bir senaryo kurmuşlar kafalarında. E bu çocuklar 2024’te oynarlarsa 2032’de oynayamıyorlar mı? Yani bu çocukların şu anda oynamasıyla Euro 2032’nin nasıl bir ilgisi var? Ayrıca milli takım oyuncu hazırlama yeri değil ki, seçme yeri. Bugün kim iyiyse o oynayacak. 2032’de kim iyiyse onun oynayacağı gibi” dedi.
Bu yazının yayınlanmasının ardından Türkiye Futbol Federasyonu’ndan yalanlama bildirisi geldi. Federasyondan kaleme alınan metinde başlıktaki ‘Büyükekşi ve Altıntop’ kısmına yer verilmemesi dikkat çekti. İşte TFF’nin açıklaması:
“Hürriyet gazetesinde Uğur Meleke imzasıyla yayınlanan ve “bence” diye başlayan yalan haberin gerçeklerle hiçbir ilgisi yoktur.
Bilgiye, belgeye dayanmayan, manipülasyon amaçlı haber ve yorumlara itibar edilmemesi, Türk futbolunun geleceği ve millî takımımızın başarısı için çok önemlidir.
Art niyet taşıyan dezenformasyonlara karşı hukuksal girişimlerin de başlatıldığını değerli kamuoyunun bilgisine saygıyla sunarız.”
Uğur Meleke TFF’nin açıklamasına sosyal medya hesabından yanıt verdi. İşte Meleke’nin federasyona cevabı:
” Bugünkü Hürriyet Gazetesi’nde yayımlanan “Bence Arda’nın oynamama nedeni Büyükekşi ve Altıntop” başlıklı köşe yazıma Türkiye Futbol Federasyonu yanıt vermiş. Verdikleri yanıtın paçalarından akan cehaleti kamuoyuyla paylaşma adına bu bilgilendirmeyi yapmak istedim.
TFF aylardır 2005’liler konusunda garip bir iletişim yaptı. Bu çocukları 2032’ye hazırlıyoruz gibi bir propaganda. Önce Semih’e kötü muamele. Can kadroda yok. Sonunda Arda-Kenan yedek bırakıldı. Bu çocuklarla Büyükekşi ve Altıntop’un tuhaf bir derdi var.
TFF’nin yanıtında “Bence diye başlayan yalan haber” diye bir ifade var. Belli ki haberle köşe yazısı arasındaki farkı bilmiyorlar! Köşe yazısı kişisel görüştür, özü “sübjektivite”dir. “Bence” demelidir zaten köşe yazısı. Ben köşe yazarıyım. Hayatımda hiç haber yapmadım.
Sadece siteden yapmıyorlar açıklamayı. Büyükekşi’nin iletişim müşaviri bana mesajlar da atıyor. Öyle bir müşavir ki bağlaç olan ‘ki’ ile ek olan ‘ki’yi ayırt edemiyor. İmlâ katli ekte. TFF’de personel kalitesi buysa haberle köşe yazısını ayırt edememeleri normal galiba.
Hukuki işlemlere başladıklarını söylüyorlar benim hakkımda. 19 yıldır bu işi yapıyorum. Defalarca dava edildim. Bir kere bile haksız çıkmadım. 19 senedir verdiğiniz yemeklere bir kere gelmedim, uçaklarınıza bir kez binmedim. Ama mahkemelerinize gelirim gururla.
Belki zengin değilim, Maybech’lere binmiyorum. Özel uçaklarla gezmiyorum. Ama sizinle aynı gemide olmamakla iftihar ediyorum.”