İstanbul’da mazbata günü… İmamoğlu: Umarım iktidar vatandaşla inatlaşmaktan vazgeçer
İBB Başkanı Ekrem İmamoğlu Bakan Yusuf Tekin'in "katakulliyle üniversite bitirirdi" sözlerine yanıt verdi: "Bunlar kararname çocukları.” Karşılıklı suçlamaların kaynağı nedir, haberde...
Milli Eğitim Bakanlığı’nın belediye kreşlerinin kapatılması ve yenisinin açılmaması için gönderdiği yazıyla başlayan tartışma devam ediyor. Yazıya başta İBB Başkanı Ekrem İmamoğlu olmak üzere çok sayıda isimden tepki gelmiş, hükümetten de “yazı kreşleri kapsamıyor,” “kapatma değil mevzuata uyma çağrısı” açıklamaları gelmişti. Her ne kadar tartışma kreşlerin kapatılmasından gittikçe uzaklaşsa da taraflar arasındaki dil sertleşiyor. Milli Eğitim Bakanı Yusuf Tekin’in Ekrem İmamoğlu’nun diplomasıyla ilgili sözlerine İmamoğlu’ndan “kararname” yanıtı geldi.
İstanbul Büyükşehir Belediye (İBB) Başkanı Ekrem İmamoğlu Eyüpsultan’daki Yuvamız İstanbul Çocuk Eğitim Merkezi’ni ziyaret etti. Kreş tartışmalarına ilişkin konuşan İmamoğlu Milli Eğitim Bakanı Yusuf Tekin’in “Türkçe okuduğunu anlama yetisi olsaydı iyi bir üniversite kazanırdı. Hiç böyle bir katakulliye kalmadan doğru dürüst bir üniversite bitirirdi. Demek ki okuduğunu anlama problemi var, bu net. Zaten üniversite tercihiyle ilgili yaşadığı süreçte de yaşananlar bunu gösteriyor” sözlerine yanıt verdi.
İmamoğlu kendisi hakkında açıklamalarda bulunan Milli Eğitim Bakanı Yusuf Tekin’e “Bir Milli Eğitim Bakanı ‘adam gibi okul’ der mi? Ülkede hangi okullar adam gibi ya da adam gibi değil? Bir Milli Eğitim Bakanı böyle konuşur mu? Benim İstanbul Üniversitesi orada işte. 500 küsur yıllık okul. Mezunlarına buradan selam yolluyorum. Mezuniyetime ‘katakulli’ diyor. Biz katakulliyi kime kullandıklarını biliyoruz 10 yıl kadar önce, 12-13 yıl kadar önce, 14 yıl kadar önce, 15 yıl kadar önce. Bu memleketin onurlu subaylarına katakulliyi kim söylüyordu, biliyoruz. Abilerinden bunları öğrenmiş Sayın Bakan. Özel konulara girmek istemem ama benim damarıma fazla değiyorlar, dokunuyorlar. Benim özel hususuma girdikleri zaman, bu işlere çok girmem ama yani ben de derim sana, ‘Seni oraya atayanın diplomasına bak önce’ derim, ama o işe girmem” yanıtını verdi.
“Yusuf Bey nasıl profesör oldu” sorusunu yönelten İmamoğlu “Bu ülkede profesör nasıl olunur, vatandaşlarımız biliyor mu? Beş yıl doçentlik kadrosunda kalmanız gerekir. Peki Yusuf Bey beş yıl kaldı mı doçentlik kadrosunda? Kalmadı. Nasıl profesör oldu? Beş yıl kalması gerekir. Kalmadı. Peki beş yıl kalmayan Yusuf Bey, sonra profesör oldu, ardından rektör oldu. Nasıl rektör nasıl olunur? Üç yıl profesör kalmanız lazım. Pat diye profesör, pat diye rektör oldu! Nasıl oldu biliyor musunuz? Cumhurbaşkanlığı kararnamesiyle. 48 saatliğine kararname yayınlandı, 48 saatliğine! 48 saatliğine kararname yazıldı, kararnamede 48 günlük profesör, rektör olarak atandı. O atandıktan sonra o kararname tekrar iptal edildi. Bunlar ‘kararname çocukları.’ Bize hak-hukuk hatırlatıyorlar” dedi.
Yusuf Tekin’in özgeçmişinde 2007 yılında doçent olduğu yazıyor. Yine aynı özgeçmişe göre 2007-2011 yılları arasında da doçent olarak çalışıyor. Tekin 2011’den 2018 yılına kadar da bakanlıklarda bürokratlık yapmış. Yani profesör olması için gereken beş yıllık doçentlik süresini nasıl doldurduğu belirsiz. Ancak 27 Temmuz 2018’de Ankara Yıldırım Beyazıt Üniversitesi’ndeki profesör kadrosuna atanıyor. Ancak Tekin rektör olmak için üç yıl profesör olma şartını karşılamıyor. Bunun için 13 Eylül 2018’de bir kararname çıkarılarak bu şart kaldırılıyor. Bir gün sonra da Tekin aynı üniversiteye rektör olarak atanıyor ve iki gün sonra bu şart geri getiriliyor.
Yusuf Tekin’in müsteşarlıktan ayrılması, kendisi için profesörlük kadrosu ilân edilmesi, kadroya başvurması, jüri üyelerinin seçimi, jüri üyelerinin raporlarını vermesi, üniversite yönetim kurulunun teklif etmesi, rektörün Yusuf Tekin’i profesörlüğe ataması, rektörlük için üç yıl profesörlük şartının kaldırılması ve Yusuf Tekin’in rektörlüğe atanması, bunların hepsi, bir buçuk ayda tamamlanıyor.
Tartışma Şirin Mine Kılıç’ın “Benim Sevgili Başkanım Ekrem İmamoğlu” kitabıyla başladı. Kitapta Ekrem İmamoğlu’nun hayatı ayrıntılı olarak anlatılıyor. Kitapta İmamoğlu’nun Kıbrıs’ta Doğu Akdeniz Üniversitesi’nin sınavlarına girdiği ve inşaat mühendisliğini kazandığı, ancak okulun ilk günlerinde fikrini değiştirip Girne Amerikan Üniversitesi’nde işletme bölümüne yazıldığı anlatılıyor. İki yıl sonra da İstanbul Üniversitesi İngilizce İşletme Bölümü’ne yatay geçiş yaptığı yazıyor. İmamoğlu devamında İstanbul Üniversitesinde İşletme Anabilim Dalı’nda İnsan Kaynakları Yönetimi yüksek lisansı yapıyor.
Bu bilgiler üzerinden Veryansın Tv Genel Yayın Yönetmeni Erdem Atay, İmamoğlu’nun yatay geçişinin usulsüz olduğunu öne sürerek “diploması sahte” iddiasını ortaya attı.
Erdem Atay, İmamoğlu’nun özel bir üniversiteden devlet üniversitesi olan İstanbul Üniversitesi’ne geçiş yapmış olmasına “imkansız bir şey” dedi. İmamoğlu’nun not ortalamasının da 59’la yatay geçişe yeterli olmadığını söyledi. Son olarak da İmamoğlu’nun ÖSYM’yi kazanmadığını bu yüzden geçiş yaptığı bölümün puanına erişmesinin mümkün olmadığını savundu.
Asıl noktayı ise şöyle yazdı:
“İmamoğlu’nun geçiş yaptığı tarihte, yani 1990 yılında Girne Amerikan Üniversitesi’nin denkliği yok. YÖK tarafından onaylanmıyor.”
İmamoğlu “Seni oraya atayanın diplomasına bak önce derim” diyerek Cumhurbaşkanı Erdoğan’ı kast etti. Tartışmanın kaynağı ise Anayasa’nın 101. maddesi. Cumhurbaşkanı olmanın kriterlerinin sıralandığı bu madde “yükseköğretim mezunu olma” ibaresini içeriyor. İlk tartışma 2014 Cumhurbaşkanlığı seçimleri öncesinde gündeme geldi. Tartışmayı bitirmesi beklenen diplomanın aslı kamuoyuyla paylaşılmadı. 2014 cumhurbaşkanlığı adaylık sürecinde İstanbul 15. Noterliği Erdoğan’ın Yüksek Seçim Kurulu’na sunmak amacıyla üniversite diplomasının fotokopisini “Dairemizce onaylanması istenen iş bu fotokopinin ilgilisi tarafından gösterilen ve iade edilen aslına uygun olduğu ve örnek verildiğini onaylarım!” şerhiyle tasdik etti.
Ancak Türkiye Noterler Birliği Erdoğan’ın diplomasının aslını görmeden “Aslı gibidir” diye tasdik eden noter kâtibi hakkında soruşturma açmayan İstanbul 15. Noterine disiplin cezası vermişti.
Diğer taraftan diplomayı vekaletname olmadan notere götüren kişinin Erdoğan’ın özel kalem müdürünün şoförü olması da tartışmalara neden olmuştu.
2023’te Cumhurbaşkanlığı İletişim Başkanı Fahrettin Altun Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın diploma örneği, mezuniyet belgesi ve üniversiteye giriş belgesi gibi belgeleri kamuoyuyla paylaştı. Üniversite diploması örneğinde Erdoğan’ın mezuniyet tarihinin Şubat 1981 olduğu görülüyor. Mezun olduğu okul ise Marmara Üniversitesi İktisadi ve İdari Bilimler Fakültesi. Ancak paylaşılan bu diploma 1981 yılından değil. Diploma duplikası 1 Kasım 1991’de alınmış. Erdoğan’ın bu tarihten önce elinde diploma olup olmadığı bilgisine açık kaynaklardan ulaşılamıyor.