Bir Trump hikayesi: Rakiplerini yenebilir, peki ya mahkemeleri?

Iowa'daki ön seçimlerde rakiplerine büyük fark atan eski ABD Başkanı Trump sevincini yaşayamadan yine mahkeme karşısına çıktı. Bu sefer ifade vermedi, "tazminat davası"nı görecek jürinin seçimini izledi. Trump için seçim ve dava takvimi daralıyor.

Dünya 17 Ocak 2024
Bu haber 4 ay önce yayınlandı
ABD'nin eski Başkanı Donald Trump, Beyaz Saray'a yeniden gelebilmek için yarışıyor. Fotoğraf: Shutterstock

ABD Başkanı Donald Trump Iowa’daki zaferinin üstüne derin bir soluk alamadan kendini yine mahkeme salonunda buldu. Daha önce yazar E. Jean Carroll tarafından açılan tecavüz ve hakaret yargılanarak tazminat cezasına çarptırılan Trump o davanın devamı olan “zarar tazminatı” davası için New York’ta ilk duruşmasına çıktı. Davada Trump’ın yazara ne kadar tazminat ödeyeceğine karar verilecek.

Esasında mahkeme Trump’a cinsel taciz ve darptan iki milyon, karalamadan ise üç milyon dolar olmak üzere toplam beş milyon dolar para cezası vermişti ama yazar ilk davayı kazanınca bu sefer de “zarar tazminatı” davası açmıştı. Carroll yeni davada Trump’ın kendisini hedef alan açıklamaları sebebiyle zarar gördüğünü iddia etmişti. Carroll bu ikinci davada da haklı bulunmuştu. Iowa’daki zaferinden bir gün sonra yapılan duruşmanın ilk celsesine katılan Trump ne kadar tazminat ödemesi gerektiğini belirleyecek jürinin seçilmesini izledi. Bu durum aslında Trump’ın kasımdaki esas başkanlık seçimlerine doğru ilerlerken kampanya ve hukuki yargılanma sürecinin nasıl iç içe geçtiğini gösteriyor.

Jüri üyesi adaylarına siyasi duruşları, herhangi bir siyasi şahsiyete bağış yapıp yapmadığı, 2020 seçimlerine hile karıştırılıp karıştırılmadığını ve haberleri hangi yayın organlarını kullanarak öğrendikleri soruldu. Jüri üyelerinin sorgulanmasını izleyen Trump gelecek hafta ikinci ön seçimlerin yapılacağı New Hampshire’a gitmek üzere mahkemeden ayrıldı. Trump davanın geri kalanını takip etmek için New York’a dönebileceği gibi New Hampshire’da kalıp seçmenleriyle ilişkilerini sıkılaştırmaya da çalışabilir. Avukatlarının söylediğine göre Trump davada tanıklık yapabilecek ama yargıçlar Trump’ın Carroll’a cinsel tacizde bulunduğu ve hakaret ettiği hükmüne itiraz edemeyeceğine karar verdi.

Avukatlar nasıl savundu?

Bu cinsel taciz olayının 1990’larda gerçekleştiği belirtiliyor. Carroll’ın beyanına göre Trump yazara lüks bir mağazadaki deneme kabininde cinsel saldırıda bulunmuş. Olay zaman aşımına uğrasa da geriye dönük dava açma hakkının verilmesi sayesinde Carroll bu davayı açabilmişti. Carroll’ın avukatı Shawn Crowley’ye göre Trump’ın başkan olduğu döneme denk gelen 2019’da Carroll’ı hedef alan açıklamaları takipçilerini galeyana getirmiş ve yazarın tehditlere maruz kalmasına neden olmuş.

Trump’ın avukatı Alina Habba’ya göreyse Carroll, Trump’ın açıklamalarından zarar görmediği gibi cinsel saldırı iddialarını ortaya attıktan sonra kariyerini daha da ilerletebildi. Carroll’ın davayı açabilmek için “uygun zamanı beklediğini” iddia eden Habba “Bir başkan hakkında skandal iddialarda bulunursanız başkanın kim olduğundan bağımsız olarak insanlar iyi de kötü de tepki verir” dedi.

Jüri üyesi adaylarının duruşu nasıldı?

Davanın görüldüğü Manhattan 2020 seçimlerinde yüzde 87’ye 12 gibi ezici bir çoğunlukla Joe Biden’a oy vermiş olsa da jüri üyeleri New York’un o kadar da Demokrat olmayan kuzey kesimindeki ilçelerden gelebilir. Jüri üyesi adaylarından ikisi Trump’ın 2020 seçimlerinin çalındığı yönündeki iddialarına katıldığını söylerken üç aday Trump ve destekçilerine bağış yaptığını açıkladı. Üçü ise siyasi duruşlarının adil ve tarafsız davranma yetilerini etkilemeyeceğini söylüyor. Ancak bu adaylardan hiçbiri jüri başkanı olarak seçilmedi.

Jüri üyelerinden ikisi hariç hepsi Trump’ın bütün davaları hakkında bilgi sahibi olduklarını ve dava dosyalarını okuduklarını söyledi. Dava dosyalarını okumayan üyeler ise bunu “Adil davranma yetimizi kaybetmek istemedik” sözleriyle gerekçelendirdi. Bu gerekçeleri mantıklı bulunmamış olacak ki jüri üyesi seçilemeden elendiler. Jüri üye adaylarından 10’u ise Biden ve diğer Demokratlara bağış yaptıklarını açıkladı.

Esas düşmanı mahkemeler olabilir

Trump için geçen yıl “mahkeme salonlarından çıkamadığı yıl” olarak tarihe geçti. Hakaret davası, gizli belgeleri usulsüzce saklama davası, mülklerini değerinin üstünde gösterme davası, erotik film yıldızı Stormy Daniels’a verdiği 300 bin dolarlık “sus parası”nı seçim harcamaları içinde gösterdiği için vergi kaçırma davası, 6 Ocak Kongre baskınını kışkırtma davası… Trump hakkında açılan davaların “cadı avı” olduğunu ve Demokratlar tarafından onu bezdirmek amacıyla açıldığını söylüyor.

Çoğunluğu Evanjelik Hıristiyanlardan oluşan Iowa için Trump’a oy vermek vatandaş olarak yerine getirilen görevden çok daha fazlasını ifade ediyordu. Meteorologların “evden çıkılmaması” uyarısı yapacağı kadar soğuk olan Iowa’daki bu aşırı muhafazakâr kitle için Trump’ın ilk başkanlık dönemi yalnızca bir başlangıçtı. Onlara göre Trump’ın ikinci kez Beyaz Saray’a gelmesi “diriliş” olacak.

Trump 2016’daki ilk seçim kampanyasında Iowalılar için bir yabancıydı. Iowalı Cumhuriyetçiler oylarını dinle daha çok bağdaştırabildikleri adaylara vermişti. Mesela 2000 yılında George W. Bush seçimi açık ara kazanmıştı, 2008 yılında vaiz ve Arkansas Valisi Mike Huckabee John McCain’i yenmişti, 2012’de ise sağcı Katolik Rick Santorum, Mitt Romney’i geçmişti. 2016’da ise Ted Cruz o dönemde Evanjeliklerin yalnızca yüzde 21’inin desteğini alabilen Trump’ı yerle bir etmişti.

Iowa seçimlerinde oyların yüzde 50’sini alarak rakiplerine büyük fark atması Trump’ın ön seçimlerde ciddi bir rakibi olmadığını gösteriyor. Ama Trump’ın Cumhuriyetçiler üzerindeki hakimiyetini ne ölçüde pekiştirdiğini ortaya koyması bakımından önemliydi. Konu mahkemelere gelince o kadar net konuşmak mümkün değil. Seçim takvimi ilerliyor ve Trump’ın stratejisi rakiplerini zayıflatmak yerine davalarını olabildiğince seçim sonrasına erteletmeye çalışmak.

Trump bu davaları geciktirmeyi başarırsa ve Beyaz Saray’a bir kez daha ABD başkanı olarak dönebilirse hakkında açılan davalarda suçlu bulunsa bile kendisine af çıkartabilir. Beyaz Saray’a gelemezse de mahkeme kararlarını temyize götürerek “siyasi rakipleri tarafından mahkemeye itildiğini” iddia edebilir. Anayasa uzmanı, hukuk profesörü ve Duquesne Üniversitesi rektörü Ken Gormley “Trump ve avukatlarının amacı biraz da yaşananları unutturabileceğini ummak” diyor. Olur da Beyaz Saray’a gelirse ve kendini affederse daha önce görülmemiş bir şeye imza atmış olacak. Gerçi eski liderin ilklere imza atmak konusunda deneyimli olduğu söylenebilir. Ceza mahkemesinde yargılanan ve sabıka fotoğrafı çekilen ilk eski ABD başkanı oldu çünkü.

Avrupa'da Trump endişesi: Bir başımıza kalmaktan korkmamalıyızAvrupa’da Trump endişesi: Bir başımıza kalmaktan korkmamalıyız

Trump küllerinden doğuyor: Iowa'yı alan ABD'yi alacak mı?Trump küllerinden doğuyor: Iowa’yı alan ABD’yi alacak mı?

10Haber bültenine üye olun, gündem özeti her sabah mailinize gelsin.