İsrail’de protesto dalgası: Netanyahu’ya ülkesinden ve dünyadan tepkiler
İspanya Başbakanı Pedro Sanchez ilk kez düzensiz göçmenlerin ülkelerine geri gönderilmesi gerektiğini savundu. Sanchez Senegal'de yaptığı konuşmada yasal göçü savunarak insan kaçakçılığı ve yabancı düşmanlığıyla mücadelede kararlılık mesajı verdi.
İspanya Başbakanı Pedro Sanchez uzun süredir devam eden göç kriziyle ilgili ilk kez bu kadar net tutum sergiledi. Kuzey Afrika’dan İspanya’ya artan düzensiz göç dalgasını durdurmak amacıyla çıktığı Moritanya, Gambiya ve Senegal’i kapsayan üç günlük turunu tamamlayan Sanchez Senegal’in başkenti Dakar’da yaptığı açıklamada düzensiz göçmenlerin ülkelerine geri gönderilmesinin zorunlu olduğunu söyledi. Bu açıklama Sanchez’in göç politikalarında belirgin bir sertleşmenin sinyallerini veriyor.
Dakar’da yaptığı konuşmada “Düzensiz göçü organize eden mafya ve yabancı düşmanlığıyla mücadele etmenin en iyi yolu düzenli ve yasal göçü savunmaktır” diyen Sanchez göçmenlerin yasa dışı yolla İspanya’ya girişinin önüne geçmenin sadece İspanya’nın değil, Avrupa Birliği’nin de (AB) temel politikası olduğunu vurguladı.
İspanyol politikacı Senegal ve diğer Afrika ülkeleriyle işbirliklerinin mevsimsel işçilerin İspanya’ya yasal yollarla gelip çalıştıktan sonra ülkelerine dönmelerine olanak tanıyan anlaşmalarla güçlendirilmesi gerektiğini belirtti. Bu tür işbirliklerinin düzensiz göçün yarattığı sosyal ve ekonomik sorunların çözülmesinde kilit rol oynayacağını dile getirdi.
Pedro Sanchez göçün sadece politika meselesi değil, ahlaki bir ilke, dayanışma ve onur meselesi olduğunu da söyledi. Göçmen işçilerin İspanyol ekonomisine katkılarının, sosyal güvenlik ve kamu emeklilik sistemlerinin sürdürülebilirliği açısından ne denli önemli olduğunu vurgulayan Sanchez göçün doğru yönetilmesi halinde bunun büyük bir kazanç olabileceğini savundu.
Her türlü ırkçılık ve yabancı düşmanlığına karşı kararlı duruş sergileyen Sanchez kadınlar ve kız çocuklarının haklarını koruyan politikaların önemini dile getirdi. Bu noktada göçmenlerin sadece ekonomik değil, sosyal anlamda da topluma entegre edilmesinin önemine değindi.
Sanchez insan kaçakçılığıyla mücadeledeki kararlılığını da ortaya koydu. Düzensiz göçü organize eden suç ağlarının sürekli büyümesinden derin üzüntü duyduğunu belirten İspanya Başbakanı, bu ağların sadece göçmenlerin hayatlarını tehlikeye atmakla kalmadığını, aynı zamanda terörizm gibi diğer yasa dışı örgütlerle de bağlantılı olduklarını söyledi. Bu tür örgütlerle mücadele etmenin, hem İspanya hem de uluslararası toplum için hayati önemde olduğunu belirtti.
İspanya’ya yönelik düzensiz göçmen akışında son aylarda yaşanan artış, ülke yönetimini zor durumda bırakıyor. Özellikle Kanarya ve Balear Adaları gibi bölgelere yapılan düzensiz göç girişleri, geçen yılın aynı dönemine oranla yüzde 70 oranında arttı. Resmi verilere göre 1 Ocak-15 Ağustos tarihleri arasında İspanya’ya toplamda 31 bin 155 düzensiz göçmen giriş yaptı. Bu rakamın 22 bin 304’ü yalnızca Kanarya Adaları’na geldi.
Pedro Sanchez’in Afrika turu sırasında bile yaklaşık 1000 düzensiz göçmenin İspanya’ya giriş yapması durumun ciddiyetini bir kez daha gözler önüne serdi. Kuzey Afrika’daki İspanyol toprağı Ceuta’da da benzer bir tablo yaşanırken, burada bulunan sosyal merkezlerdeki doluluk oranının yüzde 479’a ulaştığı belirtiliyor. Bu da mevcut göç politikalarının yeniden gözden geçirilmesi gerektiğini açıkça ortaya koyuyor.
Pedro Sanchez’in düzensiz göçmenlerin geri gönderilmesi gerektiğine dair sert açıklamaları İspanya’nın göç politikasında yeni bir dönemin başlangıcı olarak görülüyor. Sanchez’in bu tavrı İspanya’nın hem iç hem de dış politikasında köklü değişikliklere yol açabilir. Bu süreçte göçmenlerin hakları ve göçün yönetimi konusundaki tartışmaların da giderek artması bekleniyor.