Erdoğan’dan miting eleştirilerine yanıt: Atatürk’ün ruhunu şad ettik
İsrail Gazze Şeridi'nin en güneyindeki Refah bölgesine saldırı planları yaparken, göçmen akınından korkan komuşu Mısır sınıra duvar örmeye başladı.
İsrail Gazze’de yürüttüğü işgal harekatını şeridin en güney noktası olan Refah’a ilerletirken Tel Aviv yönetimi tüm uluslararası çağrılara kulak tıkayarak bölgeye saldırılarına devam ediyor. Mısır’a sınır olan bölgenin hedef alınması Kahire’yi teyakkuza geçirdi. Mısırlı yetkililere ve güvenlik analistlerine göre, İsrail ordusunun Gazze’nin güneyine doğru ilerlemesinin bir mülteci akınına yol açmasından korkan Mısırlı yetkililer, sınıra yakın Sina Çölü’nde 8 kilometrekarelik bir duvarla çevrili alan inşa ediyor.
Mısır haftalardır Filistinlileri dışarıda tutmak için sınır boyunca güvenliği arttırmaya çalışıyor, asker ve zırhlı araçlar konuşlandırıyor ve çitleri güçlendiriyor. Devasa yeni yerleşke, çok sayıda Gazzelinin içeri girmeyi başarması halinde acil durum planlarının bir parçası.
Egyptian authorities, fearful that an Israeli military push further into southern Gaza will set off a flood of refugees, are building an 8-square-mile walled enclosure in the Sinai Desert near the border https://t.co/DmYLC9JElR https://t.co/DmYLC9JElR
— The Wall Street Journal (@WSJ) February 15, 2024
Mısırlı yetkililer kampa 100 binden fazla kişinin yerleştirilebileceğini söyledi. Etrafı beton duvarlarla çevrili olan kamp Mısır yerleşim yerlerinden uzakta. Bu kişiler henüz monte edilmemiş çok sayıda çadırın bölgeye ulaştırıldığını belirtti.
İsrail Başbakanı Binyamin Netanyahu’nun, ordusunun Mısır sınırındaki Refah’ta Hamas’la savaşması gerektiğini söylemesi üzerine Mısırlı yetkililer İsrail’in geniş çaplı saldırısının haftalar içinde gerçekleşebileceğini düşünüyor.
Mısırlı yetkililer, Filistinlilerin Gazze’den büyük bir göçü durumunda Mısır’ın mülteci sayısını bölgenin kapasitesinin çok altında, yani yaklaşık 50 bin ila 60 bin ile sınırlamaya çalışacağını söyledi.
Mısır uzun zamandır mülteci akınının sınırlarından taşmasını engellemeye çalışıyor, hatta Hamas’a karşı başlattığı saldırılar sonucunda böyle bir durumla karşılaşırsa İsrail’le onlarca yıllık barış anlaşmasını feshetme tehdidinde bulunuyor. Mısır’ın şimdi derhal acil durum planları yapmaya başlaması, Mısırlı yetkililerin böyle bir senaryonun gerçekleşme tehlikesinin arttığını gördüklerine işaret ediyor.
Perşembe günü Mısır’ın Kuzey Sina bölgesi valisi, Filistinliler için potansiyel bir mülteci kampı inşa edildiğine dair ilk haberleri yalanlayarak, bölgedeki faaliyetlerin Mısır’ın İslamcı aşırılıkçılara karşı geçmişte yürüttüğü askeri harekat sırasında yıkılan evlerin tahliye çalışmasının bir parçası olduğunu öne sürdü.
İsrail’in Çarşamba günü olası bir ateşkes anlaşmasına ilişkin müzakerelerden çekilmesi, ülkenin Refah saldırısını ilerleteceği yönündeki korkuları artırdı. Konuyla ilgili bilgi sahibi kişilere göre CIA Direktörü William Burns görüşmelere devam etmek üzere Netanyahu ve Mossad Direktörü David Barnea ile bir araya geldi.
Görüşmelerde Hamas ile İsrail arasında yeni bir esir takası için yapılan müzakerelerin ele alındığı kaydedildi. Burns’ün ziyaretinin Netanyahu’nun Mısır’daki müzakerelere İsrail’den heyet gitmesine onay vermemesinin ardından gelmesi dikkati çekti.
Mısır, ABD ve Katar’ın arabuluculuğunda yeni bir esir takası için süren müzakereler kapsamında Kahire’de bugün toplantı yapılması planlanıyordu. Netanyahu ise Hamas’ın esir takası için yeni bir öneri sunmadığını ileri sürerek Kahire’ye heyet göndermeyi reddetmişti.
ABD Başkanı Joe Biden, Birleşmiş Milletler (BM) yetkilileri ve Filistinli liderler de birçoğunun geri dönemeyeceği endişesiyle Filistinlilerin Gazze’den kitlesel olarak göç etmesini önlemeye çalıştılar. İsrail, Gazze’deki evlerini terk edenlerin geri dönmelerine izin verileceğini söyledi. Yerinden edilme endişesi, 1948’de İsrail’in kuruluşu sırasındaki savaş sırasında evlerini terk etmeleri nedeniyle Filistinliler için özellikle hassas bir konu.
Gazze Şeridi’nin kuzeyindeki Beyt Lahiya’dan gelen ve savaşın ilk günlerinde İsrail’in tahliye uyarısı üzerine binlerce kişi gibi güneye kaçan Fatima Majdi Hamouda “Refah’taki sivillerin kalplerindeki dehşet ve korkuyu hayal bile edemezsiniz” dedi. “Bazı insanlar zaten Mısır sınırında yoğunlaştı ve bombardıman artarsa doğrudan Sina’ya (Mısır) gidecekler. Bu en kötü karar” diyen 32 yaşındaki Hamouda ailesiyle birlikte Akdeniz kıyısındaki Refah’ta bir çadırda barınıyor.
Mısır’ın BM Cenevre Ofisi nezdinde Daimi Temsilcisi Büyükelçi Ahmed Ihab Gamaleldin’in öncülüğünde “Gazze’deki insani duruma ilişkin güncel bilgiler” başlıklı toplantı düzenlendi. Gamaleldin’in açılış konuşmasının ardından söz alan BM İnsani İşlerden Sorumlu Genel Sekreter Yardımcısı ve Acil Yardım Koordinatörü MartinGriffiths, Gazze Şeridi’nin güneyinde ve Mısır sınırında yer alan Refah kentinde 1 milyonu aşkın Gazzelinin sıkışmış durumda olduğunu söyledi.
Griffiths, Refah’takilerin birçoğunun İsrail’in bombardımanlarından kaçtıktan sonra çadır kamplar ve derme çatma barınaklarda yaşadığını anlattı. Refah’a yönelik askeri bir operasyon başlaması halinde orada toplanan Filistinlilerin Mısır’a yayılma olasılığı konusunda uyarıda bulunan Griffiths, bunun bir “kabus” olacağını vurguladı.
Griffiths, halihazırda Gazze’nin hiçbir yerinde “güvenli bir alana tahliye” işleminin gerçekleştirilemeyeceğinin altını çizdi. Gazze’dekilere yardım için ellerinden geleni yapacaklarını aktaran yetkili, buradan ayrılmayacaklarını ve faaliyetlerini arttırmaya çalışacaklarını belirtti.
UNCTAD Küreselleşme Bölümü ve Kalkınma Stratejileri Direktörü Richard Kozul-Wright, Gazze’nin İsrail ile Hamas arasında devam eden çatışmalardan kurtarılması için yeni bir “Marshall Planı”na ihtiyacı olacağını söyledi. Kozul-Wright, Gazze’deki hasarın 2014’te 7 hafta süren savaş sırasındaki yaşananın 4 katı olduğuna işaret etti.
Gazze’deki savaşın durması halinde yeniden inşa sürecinin tahmini tutarının 20 milyar dolar dolaylarında olduğunu dile getiren Kozul-Wright “Bu tahmin uydu görüntüleri ve diğer bilgilere dayanıyor. Daha kesin bir tahmin için araştırmacılar Gazze’ye girmeli” dedi. Türkiye’nin BM Cenevre Ofisi nezdinde Daimi Temsilcisi Büyükelçi Güven Begeç ise “Uluslararası sistem ahlaki otoritesini Gazze’de islenen suçlarla tüketmiştir. Gazze’deki vahşete sebep olanlar ve destek verenler de bunun sorumlusudur” diye konuştu.