Charles 72 yıldır ilk kez parlamentoya ‘krallık’ yaptı ama dışarıda ‘Kralım değilsin’ diye bağırdılar
İngiltere kralı 3. Charles, Kenya ziyaretinde. Ülke, İngiltere'den bağımsızlığının 60.yılını kutlamaya hazırlanırken Kraliyet ailesine tepkiler büyük. Birçok Kenyalı koloni düeninin devam ettiğini savunuyor.
Derin yaraları kaşıyan bir ziyaret. Geçtiğimiz yılın Eylül ayından beri İngiltere ve Milletler Topluluğu Bölgesi (Commonwealth) Kralı olan üçüncü Charles, ilk kez bölgeden bir ülkeyi ziyarete gitti. Durağı ise eski İngiltere sömürgesi Kenya’ydı.
Doğu Afrika ülkesi Kenya, Charles için sembolik bir yer: Annesi ikinci Elizabeth, 1952 yılında kraliçe olduğunu öğrendiğinde oradaydı; Oğlu William ise eşi Kate Middleton’a yine Kenya’da evlenme teklif etmişti.
Ancak Charles’ın Kenya’ya gelişinin kraliyet ailesi tarihiyle bir ilgisi yok: İngiltere kralı, Kenya Cumhurbaşkanı William Ruto’nun davetlisi olarak geldi. Başkent Nairobi’de sanayicilerle ve çevre koruma gruplarıyla bir araya gelmesi bekleniyor.
Charles, İngiltere’den bağımsızlığının 60.yılını yılını kutlamaya hazırlanan Kenya’da İngilizlerin sömürgecilik döneminde işlediği suçlar nedeniyle ”derin üzüntü ve pişmanlık” duyduğunu söyledi. İngiltere kralı ayrıca iki ülke arasındaki ilişkiyi, 60 yıl öncesinden farklı olarak “eşitlerin modern ortaklığı” olarak nitelendirdi.
During a tête-à-tête with His Majesty King Charles III, @StateHouseKenya, Nairobi. pic.twitter.com/nJ8uy1hu4k
— William Samoei Ruto, PhD (@WilliamsRuto) October 31, 2023
Fakat kraliyet ailesinin gelişi Kenya’daki bazı yerel halklar tarafından pek iyi karşılanmadı. Kenya, 1920’deb 1963’e kadar İngiliz sömürgesiydi. 1952 senesinde sömürge karşıtı Mau Mau isyanını sırasında İngiliz askerleri 10 binden fazla Kenyalı’yı öldürmüştü. Aynı dönemde bir buçuk milyona yakın isyancıyı toplama kamplarına göndermişlerdi.
2013 yılında sömürge döneminde işkenceye maruz kalmış bir Kenyalı madur kolektifi, İngiltere’ye karşı dava açmış ve 20 milyon poundlık (bugünün kuruyla altı yüz seksen yedi milyon TL) bir tazminat elde etmişti.
Kenya İnsan Hakları Komisyonu, Charles’tan kamuoyu önünde sömürgecilik döneminde işlenen suçlar için ”açık bir özür” dilemesini istediler.
Komisyon, yayınladığı bir yazılı açıklamada, ”Krala, İngiliz hükümeti adına, Kenya vatandaşlarına uygulanan acımasız ve insanlık dışı muameleden dolayı (ihtiyatlı, kendini koruyan ve korumacı pişmanlık ifadelerinin aksine) koşulsuz ve net bir kamu özürü yayınlamaya çağırıyoruz” dedi.
Kenya’nın batısında bulunan Kericho şehri, çay üretimi için dünyanın en önemli bölgelerinden bir tanesi. Kericho sayesinde Kenya bugün dünyanın üçüncü en büyük çay ihracatçısı konumunda bulunuyor. Ancak Kenya çayı da tıpkı diğer kaynaklar gibi uzun bir süre İngiltere tarafından sömürüldü. 1902 yılından beri, İngilizler bölgeden 40 bin hektara yakın çaya el koydu.
Ülke Aralık ayında bağımsızlığının 60. yılını kutlayacak olsa da, Kericho’nun çayını halen gibi büyük İngiliz şirketleri yönetiyor. Örneğin İskoç şirketi James Finlay’in bölgede halen 10.000 hektar arazisi bulunuyor.
Fransız gazetesi LeMonde’a konuşan Kenyalı bir çay üreticisi, ”Burası hala bir koloni! Uluslararası şirketler yasa dışı yollarla el koydukları topraklar sayesinde paraya doyamıyorlar, bizimse hiç bir şeyimiz yok” dedi.
İngiltere’nin ayrıca Kenya’nın Nanyuki kentinde askeri üssü bulunuyor. İngiliz askerlerinin her sene eğitim aldığı üste, 2021 yılında Agnes Wanjiru isimli Kenyalı kadının ölü bedeni bulunmuştu. Olayın üstüne İngiltere’ye tepkiler çığ gibi düşmüştü.
Yalnız çay ile de bitmiyor. Kenya’daki Nandi topluluğu, sömürge yönetimine karşı direnen ve 1905’te suikastle öldürülen liderleri Kapitale Arap Samoei’nin kafatasının İngiltere’den iadesini talep etti. Nandilerin hem ruhani hem de askeri lideri olan Samoei, İngilizler tarafından barış anlaşması yapılması vaadiyle kandırılarak suikast sonucu 1905’te öldürülmüş ve başı İngiltere’ye götürülmüştü.
Kabile liderleri ayrıca çalınan kültürel eşyaların geri getirilmesi çağrısı yaptı.
Uzun yıllardır sömürge döneminde işlenen suçlar için tazminat talep eden Nandi liderleri, eski öncülerine onurlu bir cenaze töreni yapmak istediklerini açıkladı.
Kafatasının İngiltere’de bir müze koleksiyonunda tutulduğu tahmin edilen Samoei, sömürgecilere karşı büyük bir direniş sergilemişti.