Bir FETÖ soruşturması: Digitürk aboneliğini iptal edince başı belaya girdi
Münevver Karabulut'un katili Cem Garipoğlu'nun mezarının açılması talebi üzerine başlatılan soruşturmada Garipoğlu'nun otopsi görüntüleri ortaya çıktı.
Silivri Cumhuriyet Başsavcılığı Münevver Karabulut’u 18 Kasım 2011’de öldürdüğü gerekçesiyle 24 yıl hapis cezasına çarptırılan ve 10 Ekim 2014’te kaldığı Silivri 5 No’lu Cezaevi’nde yaşamına son veren Cem Garipoğlu’nun ölümüne ilişkin yeni bir karar almıştı.
Baba Mehmet Nida Garipoğlu’nun daha önce “fethi kabir” ve “DNA eşleştirmesi” yapılması talebinde de bulunduğu başsavcılık İstanbul Adli Tıp Kurumu Başkanlığından Cem Garipoğlu’nun otopsi işlemi sırasında yapılan işlemlerin fotoğraf ve video kayıtlarının hazırlanıp gönderilmesini istemişti.
Sabah gazetesinden Mustafa Sait Özkan’ın haberine göre; savcılığa gelen görüntüler incelenmesi için bilirkişiye verildi. Bilirkişi 12 Kasım 2014 tarihinde yapılan otopsi işlemine ait video kayıtları ve fotoğrafları inceledi ve raporunu soruşturma dosyasına sundu. Ayrıca Garipoğlu’nun otopsi görüntüleri de ortaya çıktı. Görüntülerde Garipoğlu’nun yüzü açık şekilde görülürken sağ ve sol el parmaklarındaki morarmalar da dikkat çekti.
Karabulut ailesi ise avukatları Dr. Rezan Epözdemir aracılığıyla Garipoğlu’nun mezarında fethikabir işlemi yapılması talebini yineledi. Aile mezardaki bedenin Garipoğlu’na ait olmadığının anlaşılması halinde otopsi işlemlerini yapan, cinayet soruşturmasını yürüten kolluk görevlileri ve yargılama aşamasında yer alan yargı görevlileriyle ilgili kamu davası açılması talebinde bulundu. Düğümü savcılığın mezarın açılıp açılmaması hakkında vereceği karar çözecek.
Bahçeşehir’de bir villada öldürülen Münevver Karabulut’un parçalanmış cesedi 3 Mart 2009’da Etiler’de bir çöp konteynerinde bulunmuştu. Bakırköy 4. Ağır Ceza Mahkemesi 18 Kasım 2011’de Münevver Karabulut’u öldürdüğü gerekçesiyle Cem Garipoğlu’nu 24 yıl hapis cezasına çarptırmıştı. Garipoğlu 10 Ekim 2014’te kaldığı Silivri 5 No’lu Cezaevi’nde intihar etmişti. Yapılan otopsinin ardından Garipoğlu toprağa verilmiş, aileden alınan DNA örnekleri de onunkiyle uyuşmuştu.