Torbacıyı sokak ortasında vurdu, ‘satmaması için uyarmıştım’ dedi
Emekli Tümgeneral Büyükışık'ın oğlunun öldürülmesi davasında iki bilirkişi raporu farklı sonuçla çıkmıştı. Yarın olay yeri polislerinin tespiti için hazırlanan bu raporlara dair dava görülecek.
Emekli Tümgeneral Ethem Büyükışık’ın oğlu Dorukhan Büyükışık 13 Mayıs 2018’de İzmir Narlıdere’de evine 600 metre uzaklıktaki bir inşaat alanında ölü bulundu. Dorukhan Büyükışık için önce intihar dosyası açıldı ama itirazlar üzerine Yargıtay 1. Dairesi 2024 yılında intihar dosyasını kanun yararına bozup cinayet soruşturması başlatılmasına karar verdi.
Dosyanın intihardan cinayet soruşturmasına dönüşmesinde baba Büyükışık’ın etkisi var çünkü sürekli bilgi, belge toplayıp bizzat iz sürdü. T24’ten Tolga Şardan haberine göre yeni delillerle birlikte İzmir Cumhuriyet Başsavcılığı 2018/60988 numaralı dosya üzerinde cinayet soruşturması başlatacak.
Ancak yarın Dorukhan Büyükışık’ın ölümüyle ilgili Ankara Adliyesi’nde bir duruşma daha var. Mahkeme dosyaya bakan iki jandarma personelinin hazırladığı bilirkişi raporunun “asılsız” çıkmasını kovuşturuyor. Çünkü dosyanın ilk aşamasında, yani İzmir Cumhuriyet Başsavcılığı’nda devam ettiği süreçte baba Ethem Büyükışık olay yerinde inceleme yapan polislerin kaydettiği bir görüntüde ses incelemesi yapılmasını talep etti. Amacı olay yerinde görev yapan iki polisin kimliğini tespit ettirmekti.
Savcılık Jandarma Genel Komutanlığı bünyesindeki kriminal laboratuvardan seslerin incelenip rapor hazırlanmasını talep etti. Bu arada Büyükışık da aynı sesleri özel bir bilirkişiye teslim edip rapor hazırlamasını istedi. Ancak iki rapor birbirini tutmadı. Ayrıca dosya çerçevesinde olayla ilgili bilgisine başvurulan bir başkomiserin konuşmalarının deşifre edilmesinde tam tersi değerlendirmeye yol açacak tespit yapıldığı görüldü.
Bunun üzerine Büyükışık iki jandarma personelinden şikayetçi oldu. İki jandarma hakkında sahte evrak hazırlamaktan dava açıldı. Yarın bu davanın duruşması var. Daha önceki duruşmada tarafların farklı raporlarına karşın yeni bilirkişi raporu hazırlanması kararı verilmişti. Yeni bilirkişi raporu hazırlandı. TRT’de görev yapan ve emekli olmuş beş kişilik heyet altı sayfalık raporda hiçbir soru işaretine neden olmaksızın tespitlerini ortaya koydu.
Bilirkişiler kendilerine verilen görüntülerde hiçbir ses ve görüntü montajı yapılmadığını belirledi. Ayrıca soruşturmanın en tartışmalı bölümünde yer alan iki polisin adını da net olarak gün ışığına çıkardılar. Bu iki polisin dosya üstünde tanıklığı gerekiyor. Baba Büyükışık’ın tüm ısrarlarına karşın ne İzmir Emniyet Müdürlüğü ne de Emniyet Genel Müdürlüğü olay yeri incelemede görevli polislere ulaştı.
Bu arada ortaya çıkan tablo nedeniyle yargılanan iki jandarma personelinin avukatı mahkemeye sekiz sayfalık itiraz dilekçesi verdi. Avukat Ergin Kılıç dilekçesinde yeni bilirkişi raporunun sonuçlarına itiraz ederek görüntülerin bu kez hem Adli Tıp Kurumu hem de Emniyet Genel Müdürlüğü Kriminal Dairesi Başkanlığı’nca incelenerek rapor verilmesini talep etti.
Avukat Ergin Kılıç olay yerinde bulundukları bilirkişi raporuyla tespit edilen iki polisle ilgili “İçişleri Bakan Yardımcısı ve Emniyet Genel Müdürü’nün özel çabalarına rağmen bu kişilerin nasıl olup da bulunamadığının tek açıklaması olabilir; o da olay yerinde bu isimlerde olay yeri inceleme polisi olmayışıdır” dedi.
Bu gelişmeleri değerlendiren Ethem Büyükışık oğlunun katil ya da katillerinin bulunacağından ümitli. Yarınki duruşma için de “Bu suçluların neler yaptıklarını mahkemede tek tek anlatacağım. Sanıkların hazırladıkları gerçek olmayan bilirkişi raporuyla bir cinayetin şüphelilerini ve bu şüphelilerle birlikte hareket eden kamu görevlilerinin nasıl korunduklarını anlatacağım” dedi.
Baba Büyükışık hakkında Ankara Cumhuriyet Başsavcılığı’nca açılan soruşturmada da takipsizlik verildi. Soruşturma açılmasını sağlayanlar Büyükışık’ın sahte evrak tanzimi iddiasıyla şikayetçi olduğu iki jandarma personeliydi. Hazırladıkları tartışmalı rapor hakkında Büyükışık’ın farklı televizyon yayınlarındaki eleştirilerinden rahatsız olan iki jandarma uzmanı adil yargılamayı etkilemeye teşebbüs, gizliliğin ihlali, iftira, kişisel verileri hukuka aykırı olarak ele geçirmek veya yaymak iddiasıyla şikâyetçi olmuştu.