Sinan Ateş cinayetinin sır otomobili: O Audi’ye ülkü ocakları genel başkanı biniyormuş

Milliyetçi Hareket Partisi MHP’nin gençlik örgütü Ülkü Ocakları’nın eski genel başkanı Sinan Ateş 30 Aralık 2022’de Ankara’nın Çukurambar semtinde sokak ortasında öldürüldü. Türkiye, 17 aydır bu cinayeti konuşuyor. Bu cinayetle ilgili 22 kişi gözaltına alındı, tutuklandı. Şimdi bu cinayetin çok eleştirilen iddianamesi de yazıldı. Bazı şüphelilerin dosyası ayrıldı. Tutuklananlar arasında özel harekat polisleri Murat Can Çolak ve Aşkın Mert Gelenbey ile eski MHP İstanbul İl yöneticisi Ufuk Köktürk, MHP’nin 2019 genel seçimlerde İstanbul 3. Bölge 13. sıra milletvekili adayı olarak gösterilen avukat Serdar Öktem, Hasan Ferit Gedik cinayetinden firari olan Gülsuyu çetesinden olduğu iddia edilen Doğukan Çep de var.

145 sayfalık Sirar Ateş cinayeti iddianamesinde tetikçi Eray Özyağcı ile Vedat Balkaya ve Suat Kurt saldırıyı düzenleyenler, Doğukan Çep ve Tolgahan Demirbaş ise azmettirici olarak geçiyor. Diğer şüpheliler Zekeriya Asarkaya, Hakan Saraç, Ufuk Köktürk, Mehmet Yüce, Mustafa Uzunlar, Aşkın Mert Gelenbey, Murat Can Çolak, Osman Bayraktar, Caner Güney, Umut Ersoy, Çağlar Zorlu, Aytaç Ataç, Emre Yüksel, Serdar Öktem, Erdem Karadeniz, Alper Atay, Mustafa Ensar Aykal’ın suça iştirak halinde yardım ettiği belirtiliyor.

İddianamede şüphelilerin içinde olduğu, defalarca kameralara yakalamış Audi marka bir araçtan bahsediliyor. Ancak tuhaftır, dosyadaki diğer araçların plakaları açıkça yazılmasına rağmen Audi’nin bilgileri yok. Oysa o Audi cinayetten sonra çok kritik bir işlev görüyordu ve katilin Tolgahan Demirbaş tarafından İstanbul’a kaçırılmasında rolü olduğu şüphesi vardı.

10Haber’in gündeme getirdiği Audi’yle ilgili Sinan Ateş’in ablası Selma Ateş 10Haber’e konuşmuş ve “Audi’nin hangi kuruma ait olduğu açıklandığında emri verenler ortaya çıkar” demişti. Konuyla ilgili ayrıntılı haberimize bu linke tıklayarak ulaşabilirsiniz.

Gerek iddianamede, gerekse medyaya yansıyan soruşturmayla ilgili diğer haberlerde söz konusu aracın Ankara ile İstanbul arasında cinayet sonrası giderken çok sayıda fotoğrafının çekildiğine dair bilgiler vardı. Araç, otoyol gişelerinden geçerken otomatik olarak görüntülenmişti. Ayrıca aynı aracın Bolu’daki bir dinlenme tesisinde görüntüleri de vardı. Ama o görüntüler açıklanmamıştı. İşte o görüntülere dün T24’ten Asuman Aranca ulaştı ve önü çakar lambalı aracın plakasının 06 AT 5021 olduğu görüldü.

Audi’yi kullanmaya devam etmişler

Peki bu araç kimindi? Sosyal medyada herkese açık paylaşımlarda yapılan basit bir tarama, aracın Ülkü Ocakları tarafından kullanıldığını gösteriyor. O kadar ki, araç gerek cinayet öncesinde gerekse cinayet sonrasında Ülkü Ocakları Genel Başkanı’nı gösteren pek çok sosyal medya paylaşımında arka planda neredeyse hep var.

06 AT 5021 plakalı Audi’nin cinayetten aylar sonra bile kullanılmaya devam ettiği de ortaya çıktı. Kastamonu Ülkü Ocakları isimli Instagram hesabı, Ülkü Ocakları Genel Başkanı Ahmet Yiğit Yıldırım’ın 11 Haziran 2023’te Türk Dünyası Günleri nedeniyle Kastamonu’yu ziyaret ettiğine dair fotoğraflar paylaşmıştı. Ahmet Yiğit Yıldırım’ın konvoyunda yer alan arabanın plakası 06 AT 5021 siyah Audi’ydi.

 

Audi neden önemliydi?

Koruma tahsisli olduğu öğrenilen ve iddianamede azmettirici olarak gösterilen eski Ülkü Ocakları yöneticilerinden Tolgahan Demirbaş ile Emre Yüksel’in kullandığı araç “çakarlı” olarak görüntüye girmiş. Dosyadaki bilgilere göre aracın “çakar” açık haldeki bu görüntüsü tetikçinin İstanbul’a bırakılmasının ardından Demirbaş ve Yüksel’in Ankara istikametine dönüşü sonrasında Çamlıca gişelerinde Plaka Tanıma Sistemi’ne (PTS) takıldı. Hakkında daha önce işlediği suçlar nedeniyle yakalama kararı bulunan tetikçi Özyağcı’yı İstanbul’dan Ankara’ya Transporter marka araçla iki özel harekât polisinin getirdiği ortaya çıkmıştı. Polislerin kullandığı aracın Ankara’ya gelirken trafik kontrolüne takıldığı, ancak aracı kullanan Aşkın Mert Gelenbey isimli polisin kimlik kartını göstererek tetikçiyi yakalanmaktan kurtardığı anlaşılmıştı. Söz konusu “çakarlı ve tahsisli” aracın ise tetikçinin kaçırılmasında kullanıldığının tespitinin ardından başka kişilere devredildiği öne sürülüyor.

İddianamede de yer verilen görüntü inceleme tutanağına göre söz konusu aracın cinayetin işlendiği 30 Aralık günü akşam saat 18.34’te Mevlana Bulvarı’ndan Gölbaşı İstikametine gittiği görüldü. Araç 13 dakika sonra saat 18.47’de tetikçinin iddianamede azmettirici görünen eski Ülkü Ocakları Yöneticisi Tolgahan Demirbaş tarafından cinayet sonrası ilk olarak bırakıldığı ve Gölbaşı’ndaki çiftliğe giden yol üstünde bulunan köpek üretim çiftliği kamerasına takıldı. Buradan Aytaç Ataç’ın sahibi olduğu çiftliğe giderek tetikçiyi alan, ön koltuğunda Tolgahan Demirbaş, şoför koltuğunda Emre Yüksel’in bulunduğu ancak arka kısmının görülemediği araç daha sonra İstanbul istikametine doğru devam etti.

Demirbaş ve Yüksel’in telefon sinyal kayıtları ile de örtüşen PTS görüntülerine göre araç Bolu’yu geçerek Düzce’ye geldi. Bu sıralarda tetikçiyi olay yerine getiren kurye Vedat Balkaya’nın Kocaeli gişelerde yakalandığına ilişkin bilgi basına düştü. Arka koltuğunda tetikçinin olduğu değerlendirilen Yüksel ve Demirbaş’ın kullandığı araç da bu nedenle saat 22.00 sıralarında Bolu’ya döndü ve tetikçi Özyağcı kameraların olmadığı bir yerde indirildi.

Bolu’da geçici olarak tetikçiyi indiren ve burada bir restoranda yemek yiyen Demirbaş ve Yüksel daha sonra 23.35 sularında tekrar İstanbul yönüne hareket etti ve Kurtköy’de bir otelde konakladı. Ancak iddianamede aracın PTS’ye takılan görüntüleri yerine ikilinin Kurtköy’de kaldığı otele ait ve araç plakasının okunmadığı görüntülerden bahsedildi. Geceyi Kurtköy’deki otelde geçiren Demirbaş ve Yüksel sabah saatlerinde tekrar Ankara istikametine doğru yola çıktı ve 11.15 sularında Bolu’ya geldi. Tetikçiyi geçici olarak bıraktıkları Bolu’dan yine alan ikili daha sonra bir kez daha İstanbul yönüne döndü ve saat 13.15 sularında yine Pendik’e gelerek kameraların bulunmadığı bir alanda tetikçiyi bıraktı ve 13.45 itibariyle Ankara istikametine döndü. Aracın çakarlarının yandığı görüntü de bu esnada PTS kameralarına takıldı.

Sinan Ateş’in eşi Ayşe Ateş’in iddianamede yer verilmeyen ifadesinde de bu aracın plakasının 06 AT 5021 olduğu ve koruma tahsisi bulunduğu belirtilerek “Aracın kim adına kayıtlı olduğu, kimler tarafından kullanıldığı, olay tarihi, öncesi, olay günü ve olay sonrası, gişe geçiş bilgileri, Plaka Tanıma Sistemi’nden (PTS) geçiş güzergâhlarının, o tarihlerdeki kullanıcısının, bu araçta kimlerin yer aldığının tespit edilmesini ve bu şahısların diğer şüpheli şahıslar ile baz istasyonu karşılaştırması yapılmak suretiyle tespit edilmesini talep ediyorum” dediği ortaya çıktı.

İddianameye yazılmayan bir araç daha: 06 DB 7018

Bu araç konuşulurken bir iddia daha ortaya atıldı. Sözcü’den İsmail Saymaz’ın haberine göre; Audi dışında 06 DB 7018 plakalı bir araba daha vardı. Bu cinayet sonrası tetikçinin kaçırılmasında kullanılan diğer araçtı ve savcı iddianameye bunu da yazmadı. Haberde yazılana göre Öktem bu araçla 30 Aralık 2022’de yani cinayetin işlendiği gün Bursa’dan Ankara’ya gidiyor. Aynı gece Bolu’ya devam ediyor. Gece saat 00.41’de de Bolu’daki Highway Alışveriş Merkezi’nde mola veriyor. Bu nokta kendisinden dakikalar önce içinde tetikçinin olduğu düşünülen Audi’nin mola verdiği benzinlik.

Buradan sonrası kayıp ve Öktem 1 Ocak 2023’te kendisine ait 34 NR 6144 plakalı araçla Ankara’da görülüyor. Saat 15.17’de de Eskişehir yolunda Audi’nin hemen arkasında ilerliyor. Bu aracın markası Passat ve ülkü ocakları binasının önüne park edilmiş bir de fotoğraf var.

O ifade ortaya çıktı: Sinan Ateş öldürülmeden dokuz ay önce kendisini izleyen aracın fotoğrafını çekmiş, ‘Ocak silahlı dört adam göndermiş’ demiş