Yeni Çıkanlar

Âşık Kedi
Özlem Anar
Everest Yayınları, 2024
roman, 192 sayfa.
‘Pisi Pisi’, ‘Gümüş Kordon’ romanlarıyla tanınan Özlem Anar, ‘Âşık Kedi’de, “Kedi olmama rağmen benim bile yapamayacağım şeyler var” diyebilecek kadar alçakgönüllü bir karakterin penceresinden insanların dünyasına bakıyor. Yazar ve eşinin ‘çokbilmiş’ kedisi Kopil, balkonda oturmuş rüzgârın anlattığı evren masalını dinlerken annesine aşkını, babasına dair karmaşık duygularını ve insanoğlunun garipliklerini kendine özgü yöntemlerle ve referanslarla masaya yatırıyor: Ona göre, dünyayı daha iyi bir yer haline getirecek her mucizevi masalda en az bir kedi bulunuyor!

Ailem ve Öteki Hayvanlar
Gerald Durrell
Çevirmen: Ayşen Anadol
Alfa Yayınları, 2024
344 sayfa.
On yaşında ailesiyle birlikte İngiltere’den Yunanistan’ın Korfu Adası’na taşınan Gerald Durrell, rengârenk insanları, muhteşem doğası ve belki de en önemlisi gözlem yapabileceği hayvan çeşitliliğiyle adaya hayran olur. Birbirinden ilginç öğretmenleri, komik aile üyeleri, baktığı türlü çeşitli hayvanla her gün apayrı bir maceradır.
‘Korfu Üçlemesi’nin ilk kitabı ‘Ailem ve Öteki Hayvanlar’da büyüteçlerimizi, boş kutularımızı ve kelebek ağlarımızı alacak, Gerald Durrell’ın peşine düşüp ormanda kaybolacağız.

Buz ve Ateşin Dünyası –
Westeros’un ve Taht Oyunları’nın Bilinmeyen Hikayesi
George R.R. Martin, Elio M. Garcia, Linda Antonsson
Çevirmen: Harun İçöz, M. Eralp Ersoy, Özge Altundağ, Mehmet Can Ayas
Epsilon Yayınları, 2024
fantastik, 336 sayfa.
George R. R. Martin’in göz kamaştırıcı şekilde kurguladığı evreninin tamamlayıcı bir parçası…
Yıllar süren çalışmanın sonunda Martin ile ünlü fan sitesi westeros.org’un kurucuları Elio M. Garcia, Jr. ve Linda Antonsson bir araya geldi. 170’ten fazla özgün renkli illüstrasyonun yer aldığı bu ihtişamlı eser, ‘Buz ve Ateş’in Şarkısı’ serisinde yaşanan olaylara yol açan destansı savaşların, amansız mücadelelerin ve cüretkâr isyanların anlatıldığı, Yedi Krallık’ın kapsamlı tarihini anlatıyor…
Şafak Çağı’ndan Kahramanlar Çağı’na; İlk İnsanlar’ın gelişinden Fatih Aegon’un dünyaya gelişine; Aegon’un Demir Taht’ı kurmasından Robert’ın İsyanı’na ve Deli Kral II. Aerys Targaryen’in tahttan düşüşüne kadar uzanan; Starklar, Lannisterlar, Baratheonlar ve Targaryenlerin bugün sürdürdükleri mücadelelerin arkasındaki tarih…

 

 

Bismarck
Jonathan Steinberg
Çevirmen: Hakan Abacı
Türkiye İş Bankası Kültür Yayınları, 2024
biyografi, 656 sayfa.
1862 yılında Prusya Kralı I. Wilhelm tarafından başbakan olarak atanıp sol liberal ağırlıklı meclisin karşısına çıkan Otto von Bismarck (1815 – 1898), burada yaptığı konuşma doğrultusundaki icraatıyla tarihe geçmiştir: “Günümüzün büyük meseleleri müzakereler ve ekseriyet kararlarıyla değil, kan ve demirle çözülecektir.” Bismarck, bu kan ve demir siyasetiyle, Alman birliğini sağlamış 1871 yılında Alman İmparatorluğu’nu kurmuştur.
Tarih profesörü Jonathan Steinberg, kitapta Bismarck’ın kan ve demir siyasetini kendilerine göre geliştirerek devam ettiren Alman liderlerinin Avrupa siyasetini hangi yola soktuklarını vurguluyor.

 

Başarılı Bir Kadın Olduğum İçin Özür Dilerim
Evrim Kuran
Mundi Kitap, 2024
128 sayfa.
Her başarılı kadının arkasında düpedüz, yüzde yüz kendisi vardır.
Evrim Kuran, yıllardır araştırmalar yürüten, elde ettiği bulgularla toplumu analiz eden, anlamak ve anlatmak için emek harcayan bir araştırmacı. Ancak bu kitabı için araştırma yaparken görüştüğü binlerce isme ek olarak, listede bir isim daha var: Kendisi.
Türkiye’de neden kadınlar kendini yetersiz bulmaya daha meyilli? Kadınların çocukken ailede, sonra toplumda, işyerlerinde yaşadığı hangi deneyimler onları bu noktaya getiriyor?
Evrim Kuran, kitabında işte bu sorunun peşine düşüyor. Büyük bir cesaretle, kendi impostor sendromunu da yansıtarak, tüm şeffaflığıyla yaşadıklarını satırlara aktararak bize kendimizi anlamamız yolunda yoldaşlık ediyor.
Kendi kendisini var eden, etmiş, edecek tüm kadınlara…

Aydınlık Oda –
Fotoğraf Üstüne Not
Roland Barthes
Çeviren: Mehmet Rifat, Sema Rifat
Yapı Kredi Yayınları, 2024
120 sayfa.
‘Aydınlık Oda’ kitabında Roland Barthes bireysel bir serüvenin anlatısını (romanını) yazıya geçirmekte, annesinin ölümü ilefotoğrafın özü arasındaki bağı araştırmakta, fotoğrafın, ‘olup bitmiş’in apaçık gerçekliğini yansıttığını dile getirmekte.
Hayatı boyunca birlikte yaşadığı annesinin gerçek yüzünü, davranış özelliklerini, sevecenliğini, nezaketini bir tek onun çocukluk fotoğrafında (Kış Bahçesi Fotoğrafı) yakalar Barthes.

 

Aile ve Aşk Üzerine
Erol Göka
Kapı Yayınları, 2024
256 sayfa.
Dünya elimizin altından kayıp gidiyor. Nereye tutunacağımızı bilemiyoruz.
Erol Göka ‘Aşk ve Aile Üzerine’de ihmalden gelinenleri, aile hayatımızda ortaya çıkan değişiklikleri, gençlik ve yaşlılığa bakış konusunda ortaya çıkan fevkalade farklılıkları teşrih masasına yatırıyor. Aşkın bugün nasıl anlaşıldığı, anlaşılması gerektiği ve aile hayatıyla bağlantıları üzerine hepimizi düşünmeye davet ediyor.

Yolun Bittiği Yerde
Muhsin Kızılkaya
Beyan Yayınları, 2024
deneme, 254 sayfa.
“Yakın zamana kadar Hakkari’de yol biterdi. Bu yüzden Hakkari yolun bittiği yerdi” diyor Muhsin Kızılkaya, “Yolun bittiği yerde başladı hikâye. Buraya çok az kişi geldi, çok az kişi gitti buradan. Devlet, sevmediği memurlarını buraya sürdü. Oysa orası dağlar arasında gizlenmiş, içinden coşkun ırmaklar akan şahane bir şehirdi. Orada yaşayanlar için ‘dünyanın en güzel yeri’ydi. Bu kitaptaki denemelerin tümü doğduğum, büyüdüğüm, 20 yaşına kadar yaşadığım, yılda en az bir iki kere ziyaret ettiğim, bütün akrabalarımın yaşadığı, babamın annemin mezarının bulunduğu, kokusu, rengi, sesi, şimdiye kadar yazdığım her satıra sinmiş, kaçsam bile beni kovalayan, gitsem bile ‘arkamdan gelen’ şehrime, Hakkari’ye dairdir.”

Vatan Beldelerine Seyahatler
Nahid Sırrı Örik
Hazırlayan: Bahriye Çeri
gezi, 384 sayfa.
Nahid Sırrı Örik çocukluğundan itibaren hem Avrupa’da hem de memleket dahilinde pek çok kez seyahat etmiş, özellikle Türkiye’deki beldelerle ilgili yazılar kaleme almıştı.
Bahriye Çeri’nin derlediği bu kitap, Nahid Sırrı Örik’in üç gezi kitabını ve unutulmuş yazılarını kapsamlı bir sunuşla bir araya getiriyor. Örik çocukluğunda gördüğü Karadeniz sahillerine, Maarif Vekaleti’nde çevirmenlik yaparken görev aldığı Anadolu şehirlerine, sadece görmek maksadıyla gittiği beldelere yazınsal birikimi dikkate alan, mekânın hayata kattığı özgünlüklere dair ince gözlemler barındıran bir perspektifle yaklaşır.

Acemi Yazarlar İçin Bir Kılavuz
Jean Prévost
Çeviren: Bade Baran
Sel Yayınları, 2024
80 sayfa.
Acemi yazarlara kendileri olmayı tembihleyen, onları itaatsizliğe davet eden ve yönelimlerini sindirmeye kalkışan her şeye: kariyerizme, yaltakçılığa, tanınma isteğine, narsisizme karşı ikaz eden Prévost; virajlardan, yokuşlardan ve rampalardan müteşekkil zorlu bir yolun haritasını çıkarıyor. Daima güncelliğini koruyan ‘pratik tavsiyeler’ verirken salon entelektüellerine karşı da sözünü sakınmıyor.
Geriye yoldan geri dönmeme inadını kuşanmak kalıyor.

Ortadoğu’da Uluslararası İlişkiler –
Hegemonya Stratejileri ve Bölgesel Düzen
Ewan Stein
Çevirmen: Ercan Ertürk
Fol Kitap, 2024
336 sayfa.
Ortadoğu’yu jeopolitik bir satranç tahtası olarak görüp, buna göre siyasetini ve teorisini üretenlerin aksine bu çalışma, bölgenin kendi tarihsel katmanlarını analiz ediyor. Mısır’dan Türkiye’ye kadar uzanan coğrafyada dış politika dinamiklerinin merceğinden ulusal ve uluslararası arenada yaşanan güç oyunlarının ardındaki gerçekleri açığa çıkarıyor. Savaşlar ve ittifaklar arasında kaynayan bu bölgede siyasetin iki temel stratejisini de gözler önüne seriyor: Rekabetçi destek arayışı ve ideolojik dışsallaştırma. Ewan Stein, tüm bunları anlamak için bölgedeki güçlerin hegemonya stratejilerine bakma gerekliliğini vurgularken başka coğrafyaların bölgesel siyasetine dair de önemli ipuçları veriyor.

Mirasçılar
William Golding
Çevirmen: Bülent O. Doğan
Türkiye İş Bankası Kültür Yayınları, 2024
roman, 216 sayfa.
‘Mirasçılar’, Neandertal insanının Homo sapiens’le karşılaşmasının ardından uğradığı yıkımın öyküsüdür. William Golding 1955 tarihli romanında, bilinmeyen ‘öteki’ne karşı duyulan korkuyu, Neandertallerin dünyada son günlerini yaşadığı tarihöncesi döneme yerleştirir.
Golding’in Neandertal insanı dönemin bilimsel bulgularıyla tam bir uyum içinde değildir. Zaten Golding bilimsel gerçeklerle uyumlu bir yapıt ortaya koymayı değil, insanı insana anlatan alternatif bir tarih sunmayı hedeflemiş.
‘Mirasçılar’ın büyüklüğü, yaratıcısının benzersiz hayal gücünde, her şeyi Neandertal bakış açısından aktarmak için muazzam bir dil becerisiyle yarattığı müthiş üslupta yatıyor. Arthur Koestler’in “İngiliz romanının taş kesilmiş ormanlarında bir deprem” olarak nitelediği ‘Mirasçılar’, insan doğasının barındırdığı şiddeti ve yozlaşmayı gözler önüne seren en çarpıcı yapıtlardan biri.

 

Yanımda Kal
Eylem Ata Güleç
Yapı Kredi Yayınları, 2024
öykü, 96 sayfa.
Eylem Ata Güleç’in üçüncü öykü kitabı ‘Yanımda Kal’, okuru etkisi ömür boyu süren bağların kurduğu bir saklambaç oyununa davet ediyor. Oyun, kendini dünyaya, yaralanmaya açanların uyumsuz bir ritimde tökezlemelerini, düşmelerini ve birbirlerine sarılarak yeniden kalkmalarını takip ediyor. Güleç’in yazını duvar aralarından kısık gözlerle bakan kertenkelelerde, içine saklanılan aynalı dolaplarda, iğde ağaçlarının altında bulduklarıyla güçleniyor.

Muhtelif Evhamlar Kitabı
Ömür İklim Demir
Doğan Kitap, 2024
öykü, 128 sayfa.
Ömür İklim Demir’e 2016 Haldun Taner Öykü Ödülü kazandıran ‘Muhtelif Evhamlar Kitabı’, kalbini yalnızlıkla terbiye eden insanları, birbirini ıskalayan hayatları, eskidikçe güzelleşen, güzelleştikçe insanı dibe çeken anıları koyuyor önümüze. İs bağlamış sokakları, naftalin kokan paltoları, dördüncü ayakta yatan kuponları, hizada bekleyen bıyıklı tuzlukları, intihara meyilli tahta mandalları, hikâyesi hiç bitmeyen sokak bilgelerini, mesai mesai deliren beyaz yakalıları ve günlük yaşamın lime lime ettiği tüm evhamlı ruhları anlatıyor.
Ömür İklim Demir, bu kitabında öykünün sunduğu imkânları ve incelikleri, alçakgönüllü ama yetkin bir dille birleştirip gündelik hayatın küçük kahramanlarına sesleniyor. Sakin sakin, tane tane sıralıyor kelimelerini ve de ‘anlatsan şiir olacak’ pek çok anın tablosunu çiziyor.

Erkeksiz Kadınlar
Shahrnush Parsipur
Çevirmen: Yıldız Uysal
Can Yayınları, 2024
roman, 104 sayfa.
Tahran’ın eteklerindeki yemyeşil bir bahçede birlikte yaşamak için farklı hayatlardan gelen; aralarında orta yaşlı varlıklı bir ev kadını, bir fahişe ve bir öğretmenin de bulunduğu beş kadın ve iç içe geçen kaderleri…
Kadın özgürlüğünü tasvir ettiği için İran’da yayımlandıktan kısa bir süre sonra yasaklanan ‘Erkeksiz Kadınlar’, çağdaş İran’daki yaşamın güçlü bir alegorisi. Yakın İran tarihinden izler taşıyan bu unutulmaz roman okurları toplumsal cinsiyet, ahlak, ölümlülük, şiddet ve ilişkiler üzerine düşünmeye davet ederek aile ve toplumun dar sınırlarından kaçan kadınları betimliyor ve erkeklerin olmadığı bir dünyada yaşayacakları bir gelecek hayal ediyor.

Kız Kardeş Şarkısı
Lucy Holland
Çevirmen: Meryem Bülbül
İthaki Yayınları, 2024
fantastik, 432 sayfa.
Kadim krallık Dumnonia’da eski bir sihir yaşıyordu. Kral Cador bunu bir zamanlar bilse de unutmuştu. Artık bu sihir kral yerine onun üç çocuğunu çağırıyordu. Riva kendi yaraları dışında başkalarının yaralarını iyileştirebiliyordu, Keyne gerçekte olduğu gibi kabul edilmek için savaşıyordu, Sinne ise dünyayı görmeyi arzuluyordu.
Üçü de halklarının istilacı Saksonlara karşı son kalesinde hapis hayatı yaşamaktan korkuyordu. Ancak gökyüzünden kül yağdığı gün değişim gelecek, kendi yollarını çizmek için savaşmak zorunda kalan kardeşler, dolandıkları ihanet ve kalp kırıklığı ağına rağmen Britanya’nın kaderini şekillendirecekti.
“Tek kelimeyle büyüleyici bir kitap.” Genevieve Gornichec, ‘Cadının Yüreği’nin yazarı.

İstanbul’da Kedi
Gündüz Vassaf
İletişim Yayınları, 2024
şiir roman, 302 sayfa.
Gündüz Vassaf, en eski zamanlardan beri insanlarla bir arada yaşayan kedileri, ama en çok da İstanbul kedilerini kendine özgü üslubuyla anlatıyor. Etraflı bir merak, ilgi ve gözlemin ürünü olan, düş gücünün sınırlarını zorlayan İstanbul’da Kedi’nin hemen her satırı mitoloji, tarihsel gerçeklik, hiciv, mizah, dram ve sorgulamalarla dopdolu.
İstanbul’un kedilerinin eşliğinde hem kedilerin hem İstanbul’un derinliklerine uzanan alegorik ve masalsı, görsellerle zenginleşen bir şiir roman.
“Böyle kaç şehir var?
İstanbul kedilerin
Kediler İstanbul’un sahibi.
Zaten Anadolu değil mi
Felis silvestris catus’un
Ehlileşmesinin kökeni?”

Gıda ve Beslenme –
Herkesin Bilmesi Gereken Şeyler
P. K. Newby
Çeviren: Ayşe Yurdakul
The Kitap Yayınları, 2024
beslenme, 368 sayfa.
Sağlıklı yaşam arayışındayken, maruz kalınan düzensiz ve kaynağı belli olmayan bilgi bombardımanın sonucunda kaygı ataklarının içinde ortasında buluyoruz kendimizi.
‘Beslenme Doktoru’ adıyla dünyaca üne kavuşan Dr. P.K. Newby, ‘Gıda ve Beslenme’ kitabında beslenme konusuna dair mitleri 134 farklı soru ile çürütüyor.
Yazar, bu kitapta, sağlıklı bir hayat için okurları beslenmenin temellerini öğrenmeye, yanlış bildiklerini unutmaya ve doğruları ise öğrenmeye teşvik ediyor.

Seküler Çağ
Charles Taylor
Çevirmen: Dost Körpe
Türkiye İş Bankası Kültür Yayınları, 2024
1048 sayfa.
Tanrı’ya inanmamanın neredeyse imkânsız olduğu zamanlardan, dini inanışların ‘bireysel tercih’ olarak görüldüğü günümüze nasıl geldik?
2007’de yayımlandığı günden bu yana dünya çapında büyük ses getirmiş ve Templeton ödülünü kazanmış ‘Seküler Çağ’da Charles Taylor, beş yüzyıla yayılmış sekülerleşme sürecini anlamak için modern bilimin doğuşuyla kaybedilen şeylere değil, bu bilimi mümkün kılan ‘toplumsal tahayyüldeki değişimlere bakmamız gerektiğini söylüyor.
Taylor, Batı kültür tarihinin bu uzun kesitini olağanüstü bir incelikle yansıtırken, bir yandan da günümüz koşullarında, aşkın bir varlıkla bağlantılı bir hayatın olanakları üzerine felsefi bir tartışmaya girişiyor.

 

Amerika Birleşik Devletleri Tarihi
Jill Lepore
Çevirmen: İrem G. Şalvarcı, Barış Arpaç
VakıfBank Kültür Yayınları, 2024
tarih, 880 sayfa.
Amerika’nın başlangıcından günümüze kadar uzanan mücadeleler ve çelişkilerle dolu tarihine yönelik kapsamlı bir inceleme. Bu uzun tarihi, ‘Fikir’ (1492-1799), ‘Halk’ (1800-1865), ‘Devlet’ (1866-1945) ve ‘Makine’ (1946-2016) şeklinde dört temel konu ve başlık altında tartışıyor. Lepore’un bu kapsamlı incelemesi, Amerikan ulusunun ideolojik temellerini ve tarih boyunca bu temellerin nasıl tezahür ettiğini, yalnızca siyasi liderlere ya da önemli olaylara değil, aynı zamanda dönemin toplumsal olaylarına, ekonomik değişimlere ve kültürel gelişmelere de değinerek ortaya koyuyor.
Amerikan tarihini anlamak bakımından temel bir kaynak.

Yaşanmış Amerikan Borsa Hikâyeleri –
Wall Street Hikâyeleri
Edwin Lefevre
Dorlion Yayınevi, 2024
144 sayfa.
Kitap, 20. yüzyıl başlarının finans dünyasını, o dönemin Wall Street’inde geçen olayları, karakterleriyle ele alıyor. Bu hikâyeler, Wall Street’in zenginlik ve açgözlülükle dolu dünyasında geçiyor ve finansal çıkar çatışmalarını, insan psikolojisini ve ekonomik dengeleri anlatıyor.
Amerikalı gazeteci – yazar Edwin Lefevre, Wall Street’in kendi hikâyeleri için ideal bir zemin olduğunu şu cümleyle ortaya koymuştu: “İnsanları güdüleyen iki büyük güç var: aşk ve açgözlülük.”
1901 yılında yayımlanan kitap, ilk kez Türkçede.

 

Dip Akıntıları
Kirsty Bell
Çevirmen: Yasemin Çongar
Siren Yayınları, 2024
roman, 298 sayfa.
Bir şehrin portresi ile bir kadının içsel yolculuğu aynı pencerenin manzarasında nasıl kesişir? Yaşadığımız yerler, yaşamlarımızın akışını nasıl belirleyebilir?
Sanat eleştirmeni Kirsty Bell, ‘Dip Akıntıları’nda penceresinden görünen manzaradan Berlin’in geçmişine, bir evliliğin bitiminden bir imparatorluğun yıkımına, Rosa Luxemburg’dan Christa Wolf , Walter Benjamin ve David Bowie gibi şehir sakinlerine, kent hafızasından aile dizimine uzanıyor ve bir terzi hassasiyetiyle sıra dışı bir anlatı dokuyor. Birbirinin peşi sıra ve yan yana yaşanan hayatlar, bir şehrin panoramasında geçmişten bugüne uzanıyor.
‘Dip Akıntıları’ tarihsel bir döküm, mekân ruhuna bir saygı duruşu ve çarpıcı bir psikocoğrafya çalışması olduğu kadar kişisel ve toplumsal travmaları odağına alan, diptekileri yüzeye çağıran, derin ve su gibi akan bir anlatı. Su daima yolunu buluyor…

Ayasofya’da Bir Çığlık
Melih Esen Cengiz
Altın Kitaplar, 2024
roman, 384 sayfa.
Üç semavi dinin elem ve korkuda birleşmeye zorlandığı; üzüntüleri, hayal kırıklıklarını ve sevinçleri birlikte yaşadığı sırlarla dolu bir hikâye. Sultanahmet Camisi’nin hocası, Aya Yorgi Kilisesi’nin papazı ve bir Karay Türk’ünün hayat çizgilerine dehşet içinde tanık olacağınız, sizi 1943 senesi İstanbul’una götürecek çok da uzaklarda kalmamış bir eski zamanlar romanı. Bireylerin ve devletlerin aynı sahneyi, Ayasofya’yı paylaştığı bir dram!
Melih Esen Cengiz: ‘Ayasofya’da Bir Çığlık’, cennet ve cehennemin kapılarının aynı anda İstanbul’da açıldığı bir dramlar manzumesi…

Göçmen Kuşlar
Marıana Oliver
Çevirmen: Ülkü Başaran
Livera Yayınları, 2024
deneme, 120 sayfa.
Mariana Oliver, Türkçeye çevrilen ilk kitabı ‘Göçmen Kuşlar’ ile farklı coğrafyalar, kültürler ve yaşamlardan kesitler sunan büyüleyici bir denemeler toplamıyla çıkıyor okurların karşısına. Coğrafya ve kimliğin sınırlarını zorlayan, yerinden edilmiş insanlarla hayvanların yaşamlarına odaklanan Oliver, göçmen kuşların yorulmak bilmez yolculuklarından ilham alarak bizleri, dünya ve var oluşumuza dair algılarımız üzerine yeniden düşünmeye davet ediyor.
Okurları Meksika’dan Berlin’e, Küba’dan İstanbul’a uzanan bir yolculuğa çıkaran Oliver, göçmen kuşları takip ederken, insan ruhunun derinliklerine de ışık tutuyor.

Chopin –
Tuşlara Adanmış Bir Yaşam
Aydın Büke
Mundi Kitap, 2024
biyografi, 384 sayfa.
Yyalnızca yapıtlarıyla değil yaşamıyla da efsaneleşmiş Polonyalı besteci Fryderyk Chopin’in hikayesi… Bach, Mozart gibi dev müzisyenleri anlattığı unutulmaz biyografileriyle tanıdığınız Aydın Büke’nin bu kitabı, yalnızca klasik müzik dinleyicilerini değil, sanat tarihi, edebiyat, Avrupa tarihi konularına ilgi gösterenleri de saracak. Ünlü bestecinin Avrupa tarihinden etkilenişi, yazar George Sand’la olan fırtınalı ilişkisi, çağdaşı bestecilere bakışını ayrıntılarıyla anlatan kitap, Türkiye’de Chopin üzerine yapılmış bu türde ve bu çapta ilk özgün çalışma olma özelliğini taşıyor.

Kanada
Richard Ford
Çevirmen: Umay Öze
Jaguar Kitap,2024
“Önce anne babamın yaptığı soygunu anlatacağım. Ardından da, sonra işlenen cinayetleri. Asıl önemli kısım soygun, çünkü kız kardeşimle benim hayatımızın seyrini belirleyen bu oldu.”
Daha ilk cümlede neler anlatılacağını öğrenmemize rağmen, bize büyük bir romandan beklenen her şeyi veren bir başyapıt: ‘Kanada’.
Richard Ford’un, yarım yüzyılı aşkın bir süreye yayılan bu sarsıcı aile trajedisini 15 yaşındaki Dell Parsons’ın gözünden aktardığı ‘Kanada’, “Amerikan edebiyatının yeni yüzyıldaki muhtemelen en büyük romanı.”
“21. yüzyılın ilk büyük romanlarından.” John Banville

 

Margaret Teyzemin Aynası
Walter Scott
Çevirmen: Burcu Yılmaz
Can Yayınları, 2024
öykü, 80 sayfa.
Sir Walter Scott, bu derlemedeki iki öyküsünü 1828 yılının sonunda hazırlanan, katkıda bulunan yazarlar arasında Mary Shelley, Thomas Moore gibi isimlerin olduğu bir almanak için kaleme alır.
‘Margaret Teyzemin Aynası’ ve ‘Goblenli Oda veya Ceketli Kadın’ öykülerinin bir araya geldiği derleme, Scott’ın İskoç kültürü, değerleri, inançları üzerine ince gözlemlerinin ürpertici temalarla buluştuğu, her sayfada merak uyandırmaya devam eden bir okuma deneyimi sunuyor okura. Yazarın giriş notuyla sunulan öyküler, defalarca okumaktan sıkılmayacağınız birer korku klasiği.

 

Unutulan Yurttaş
Zehra Tırıl
Yapı Kredi Yayınları, 2024
öykü, 104 sayfa.
Zehra Tırıl, ‘Odalarda Annem Yok’, ‘Pembe Gecelikli Kız’, ‘Kapıların Kışında’ adlı öykü kitaplarına yenisini ekliyor.
‘Unutulan Yurttaş’taki 10 öykü yaşadığımız günlerin izleriyle dolu: Salgın ve HES dönemi, politik gelişmeler, hayatımıza giren kare kodlar, evlilik süreçleri, geçim sıkıntıları, yaşlılık ve hastalık kederleri, geleneksel inanış ve davranışlarla sarılıp sarmalanmış yaşam biçimleri, hayatın boşluklarını dolduran şeylerin saçmalığı, geçen zamanın dalgalanmaları, dostluklar, yalnızlıklar, savruluşlar ve kaçışlar…

Her Şeyin Hikâyesi
Richard Powers
Çevirmen: Kıvanç Güney
İthaki Yayınları, 2024
roman, 584 sayfa.
Amerikan edebiyatının son yıllardaki popüler isimlerinden Richard Powers’ın romanı ‘Her Şeyin Hikâyesi’, 2019’da Pulitzer Ödülü’nü kazanmakla kalmadı, New York Times, Washington Post, Time, Newsweek ve Amazon tarafından yılın en iyi kitapları arasında gösterildi.
Ağaçlara yönelik büyük bir saygı duruşu olan ‘Her Şeyin Hikâyesi’, doğayı, insanları, uygarlığı birbirine bağlayan ağları tüm azametiyle göstermeye çalışıyor.
Sanattan bilime, çocukluktan aşka, doğadan sanal âleme, aile öykülerinden çevre mücadelelerine ağaçların dünyayı nasıl yaratıp etkilediğine dair modern bir şaheser.
“Ağaçlar hakkında yazılmış en iyi roman ve aslında tüm zamanların en iyi romanlarından da, nokta.” Ann Patchett

Semerkant Katarı
Guzel Yahina
Çevirmen: Uğur Büke
Everest Yayınları, 2024
roman, 488 sayfa.
Bolşevik İhtilali’nden altı yıl sonra, Ekim 1923. Rusya İç Savaşı’nın son yıllarında, korkunç bir kuraklığın, acımasız bir kıtlığın musallat olduğu Kazan sokaklarında kaos hüküm sürmektedir. Harap olan köyler, parçalanan aileler, bir parça ekmek umuduyla şehre akın eden milyonlar, sokaklarda yaşayan aç çocuklar… Guzel Yahina, ‘Semerkant Katarı’nda bizi bu atmosferde, başlarında genç, şefkatli katar komutanı Deyev ve ilkeli, sert mizaçlı çocuk komiseri Belaya ile Kazan’dan Semerkant’a götürülen beş yüz çocuğun yolculuğuna ortak ediyor.
Okuru acımasızlık, zulüm, direniş, inat, umut, kardeşlik ve fedakârlık kavramlarının gerçek anlamları üzerine yeniden düşünmeye zorlayan ‘Semerkant Katarı’ ile Guzel Yahina büyük romancıların edebi mirasçısı olduğunu ve hikâye anlatıcılığındaki ustalığını bir kez daha ispat ediyor.

Balkan Tarihi –
Kısa Bir Giriş
Edgar Hösch
Çevirmen: Ayşe Çevik
Runik Kitap, 2024
tarih, 122 sayfa.

Budapeşte’de Bir Osmanlı Şehzadesi
Tarık Demirkan
Yapı Kredi Yayınları, 2024
216 sayfa.
Sultan Abdülhamid’in şehzadelerinden Mehmed Abdülkadir Efendi, 1924 yılında Osmanlı hanedanının yurtdışına sürülmesiyle hayatı altüst olan hanedan mensup­larının en ilginçlerindendi. Saltanat devrinde isyankâr tavırları sonucu babasının hışmına uğrayan Mehmed Abdülkadir Efendi, sürgünden sonra ailesiyle birlikte yer­leştiği Macaristan’da renkli gece hayatı ve Şark usulü çokeşli aile yapısı ile Macar bası­nının ilgi odağı olmuştu.
Belli bir yaşa kadar da geçim sıkıntısı gibi dertlerden bihaber bir insanın sefalete düşüşünün ibret verici hikâyesini sunan kitap, 20. yüzyılın başlarında bir Orta Avrupa ülkesinde Türklere ne gözle bakıldığını da gösteriyor.