Bu filmi hayatım boyunca sırtımda taşıyacağım
Berkay Ateş hem satırları hem de performansıyla soruyor: “Keşke mi daha zordur, kader mi?”
Oyuncu ve yazar Berkay Ateş bu kez tek kişilik bir D22 yapımıyla karşımızda: 'Uykusuz Bir Rüya, Salim.' Ailesi tarafından amcasının kebapçı dükkanında çalışmak üzere Adana’dan İstanbul’a gönderilen Salim’in hikayesine konuğuz.
Üstelik Ateş'in sürprizleri bununla sınırlı değil. Aralarında Salim'in hikayesinin de olduğu beş oyun ve bir öykünün yer aldığı 'Sessizliği Vurun' kitabı da Everest Yayınları’ndan çıktı.
Oyuncu Berkay Ateş aynı zamanda üretken bir yazar. Kurucuları arasında yer aldığı D22 Tiyatro yapımlarından ‘Hakikat, Elbet Bir Gün’ile 25. Cevdet Kudret Edebiyat Ödülleri’nde, Direklerarası Tiyatro Ödülleri’nde, Yeni Tiyatro Dergisi ve Ekin Yazın Dostları Ödülleri’nde en iyi yazar ödülü aldı. ‘Yirmi Beş’ adlı oyunla ise Savaş Dinçel Ödülleri’nde en iyi yazar ödülüne değer görüldü.
Şimdilerde yeni heyecanları var Ateş’in. Kendi kaleme alıp tek kişilik performansıyla sahnelediği, rejisini ise Mimar Sinan’dan hocası Yiğit Sertdemir’e emanet ettiği ‘Uykusuz Bir Rüya, Salim’ oyunu. Tiyatro D22 yapımı oyun 4 Ocak’ta Alan Kadıköy’de prömiyerini yaptı, sezon boyunca da devam edecek.
Ateş ‘Uykusuz Bir Rüya, Salim’de Adana’da ailesi ile yaşarken İstanbul’a amcasının yanına gönderilen Salim’in hikayesine konuk ediyor izleyicileri. Amcasının kebapçı dükkanında çalışırken şahit oldukları Salim’i tekrar çocukluğunun en tanıdık duygusu çaresizlikle karşılaştırıyor. Saim karakteri de seyircilerin zihnine şu soruyu düşürüyor: “Keşke mi daha zor, kader mi?”
Dün akşam Alan Kadıköy’ oyunu izlemek için bekleyenlerin bir de eşlikçisi vardı. Berkay Ateş’in ‘Uykusuz Bir Rüya, Salim’ de aralarında olduğu beş oyununu ve bir öyküsünü bir araya getiren ‘Sessizliği Vurun’ adlı kitabının satıldığı stant… Bu da Ateş’in son dönemdeki kalp çarpıntılarından biri.
Alan Kadıköy
Yaşanamayan ihtimaller
Her yerden herkesin hikâyeleri var bu metinlerde. Karanlık masallara hapsolmuş insanlar, hüznün hem düşmanı hem âşığı olanlar, kent sokaklarında, dağ başlarında ya da belki bir rüyada gerçeğin izini sürenler, dili dolaşanlar, derdini anlatsa da ciddiye alınmayanlar, sessizliğe ya da deliliğe mahkûm edilenler… Hepsinin ortak noktası yaşanmamış ihtimallerin ağırlığı altında ezilmek. Tam da bu yüzden şöyle diyor Ateş:
“Her şeyi unuttuğumu biliyorum, ancak hatırladıklarım da az değil! Gerçeğimi verin bana. İşte, sesim çıkıyor. İhtimallerimi elimden almayın! Yaşamadığım ihtimallerim var, bana beni geri verin! Ölmekte olan bir sessizliğim var, bana sessizliğimi geri verin… Elim, kolum, dilim bal…”
Salim’e dönecek olursak…
Delilik, ihtimaller, geçmişin yükleri, geçmeyen öfkeler, affedilmeyen akrabalar, susturulamayan vicdan sesleri ile dolu bu oyunda bir kutunun içindeki Salim’le tanışıyor izleyici. Ateş’in alametifarikası haline gelen karanlık atmosfer, gerçeklikten ödünç alınmış hikaye ve anekdotlara sırtını yaslamış bir oyun var karşımızda. İzlerken Ateş’in kondisyonuna saygı duymaktan kendini alamıyor insan. Oyunun ritmini de seyircinin nabzını yükseltmeyi de kolaylıkla başarıyor Ateş.
‘Uykusuz Bir Rüya, Salim’ ile uykusuz gecelerin nedenlerine sahnede ortak olduktan sonra ‘Sessizliği Vurun’ da bu satırları okuyarak daha da derinleşebilirsiniz aslında. Bu arada bir not daha; Ateş’in ‘Hakikat, Elbet Bir gün’ oyunu da sahnelenmeye devam ediyor. Ateş’in Beton karakterini canlandırdığı Blu TV dizisi ‘Magarsus’ dizisi ikinci sezon onayını da aldı. Kısacası bu sezon Berkay Ateş ile farklı hikayelerle sık sık buluşacağız.
Oyunlar ve Bulmacalar