Ali Koç Galatasaray’a yüklendi: Patolojik vaka başkanı ve örgüt kırıntısı hocası…
Milliyet gazetesi yazarı Şansal Büyüka'nın Ali Koç ile ilgili yazısı Yıldırım Demirören'in sahibi olduğu Milliyet tarafından sansürlendi. Büyüka, sansüre tepki gösterip istifa etti. Koç ile Demirören arasında kökü geçmişe giden bir husumet bulunuyor.
Ali Koç, Fenerbahçe Başkanı olduktan sonra medyayı yakından takip edenler bilir, Yıldırım Demirören’in sahibi olduğu Hürriyet, Milliyet, Posta, Fanatik gibi gazeteler ve internet siteleri Ali Koç’un açıklamalarına ya küçük yer verdi ya da görmezden geldi. Hatta Ali Koç’a yanıt veren rakip takım yöneticileri manşete çıkarılırken Fenerbahçe Başkanı’nın ne dediğine dair en ufak bilgi bulunmadığı günler oldu. Yıldırım Demirören ile Ali Koç arasındaki husumet spor gazetecisi Şansal Büyüka’nın yazısının sansürlenmesi ve bunun üzerine gelen istifayla iyice gün ışığına çıktı.
Şansal Büyüka, Ali Koç’a ilişkin kaleme aldığı yazısının sansürlenmesinden sonra yaşananları 343 Digital’e anlattı. Büyüka şöyle konuştu: “Milliyet’te haftada bir, ligin genel panoramasını yapan tam sayfa yazılar hazırlıyorum. Son yazımda Ali Koç ile ilgili bir yazı yazdım. İçinde eleştiri de var, destek de var. Sınırları zorlayan bir yazı değil. Hiç öyle bir yanı yok. Sakıncalı bir tarafı yok editöryel açıdan. İlk baskı çıktı, bana da gazetenin provası geldi. Gördüm, yazı manşet altında gayet güzel kullanılmış. Sabah kalktım, baktım yazı yok gazetede. Gözlerime inanamadım. Ben yanlış mı görüyorum acaba dedim. Sağa sola sordum, Anadolu şehirlerindeki dostlarımı aradım, gazetede var. Editörümü aradım, haberi yok, Tayfun Bayındır’ı aradım, haberi yok. Belli ki yukarıdan gelen, yönetimsel belki yazı işleri… Yazı çıkarılmış. Nezaketen bana haber verme yok, yazının olmadığını sabah görüyorum. Bunu kendime yapılan saygısızlık olarak gördüm ve 9.15’te istifa ettim.”
Fenerbahçe günler öncesi Twitter’dan yayınladığı bir mesajda Şansal Büyüka’nın yazısını paylaşarak Milliyet gazetesi üst yönetiminin baskısıyla sansür uygulandığını açıklamıştı. Mesajda “Fenerbahçemize karşı husumet dolu bir tutum sergileyen…” ifadesi kullanılmıştı.
5-) Uzun bir süredir Fenerbahçemize karşı husumet dolu bir tutum sergileyen Milliyet’in son icraatı; üst yönetim baskısıyla değiştirilen sayfa. ⬇️
Milliyet’in Fenerbahçe ile ne gibi bir sorunu olabilir? pic.twitter.com/YVsZqHxUDw
— Fenerbahçe SK (@Fenerbahce) April 14, 2023
Koç ile Demirören arasındaki ilişkinin dönüm noktası olarak Fenerbahçe Başkanı’nın 14 Şubat 2019’da yaptığı açıklama gösteriliyor. Bu tarihte Koç, dönemin Türkiye Futbol Federasyonu (TFF) Başkanı Yıldırım Demirören’in ‘İddaa’ ihalesine girip kazanmasını eleştirmişti.
Koç, “İddaa ihalesini kazanan kişiyle başkanın aynı olması doğru değil. Aynı aile dahi olmaması gerek. Yıldırım Demirören bugünden itibaren görevine devam etmemelidir ama bu süreçler uzundur. Başkanımız daha iyi bilir” demişti. Yıldırım Demirören bu sözlerden iki hafta sonra 28 Şubat 2019’de 7 yıldır sürdürdüğü TFF Başkanlığı görevini bıraktı. Bu olaydan sonra ikilinin arası düzelmedi.
Şansal Büyüka sansürlenen ‘İstifa demeyi bırakın artık’ başlıklı yazıda şunları dile getirmişti: “Fenerbahçe Başkanı Ali Koç’a trıbünleri doldurup, ‘İstifa” diye bağırmak kolay… Üstelik, futbol takımını gördüğünüzde, kupasız geçen yıllara tanıklık ettiğinizde. “İstifa” isteyenler haksız değil…
Buna rağmen; Ali Başkan’ın istifası futboldaki bunca başarısızlığa rağmen Fenerbahçe için en hafif deyimiyle yazıyorum; ağır darbe olur.
Fenerbahçe sadece bır futbol kulübü değil. spor kulübü…
Fenerbahçe’nin Avrupa şampiyonluğuna oynayan kadın voleybol takımı, Eurolıg’de devler arasında şampiyonluk kovalayan erkek basketbol takımı var.
Bitmedi; Fenerbahçe, milli takım formasıyla Avrupa, dünya, olimpiyat şampiyonu olan atletleri, boksörleri daha birçok altın-gümüş-bronz madalyalı sporcuya bu kulübün çatısı altında bakıyor, yaşatıyor, yarıştırıyor.
Ülke ekonomisinin “karaya oturduğu”. dövizin ‘uzay mekiği’ gibi fırladığı şu yıllarda bu kulübü yaşaatmak, ayakta tutmak, hemen her branşta iddialı konuma taşımak, her babayiğidin harcı değil…
Ali Başkan bu kulübe bir servet harcadı. Doğru harcadı, yanlış harcadı, ama harcadı. Sadece futbolda arıza var. Ali Başkan harcadı, buna rağmen futbol takımı harcandı. Sanırım bu defa ders almıştır. Onun için bırakın artık bu “istifa” seslerini…
Ali Başkan kalmalı. Ancak futbolda mutlaka şampiyon olacak yüksek kalite bir kadro kurmalı…”