Samsunspor Markus Gisdol’la el sıkıştı
Hollanda basınına konuşan Ferdi Kadıoğlu, kariyer yolculuğundan söz ettiği açıklamalarında Dusan Tadic'le yakaladığı uyumdan da bahsetti.
Fenerbahçe’nin 24 yaşındaki bek oyuncusu Ferdi Kadıoğlu ülkesi basınına açıklamalarda bulundu. Ferdi kariyer yolculuğundan, şu an oynadığı pozisyona nasıl evrildiğine kadar birçok şeyden söz etti. Bu sezon Fenerbahçe formasıyla 19 maçta 2 gol atıp 3 asist yapan oyuncu hakkında çıkan transfer iddiaları hakkında da açıklamalar yaparken kariyer hedeflerini de anlattı.
Adı Avrupa’nın büyük kulüpleriyle anılan Ferdi Kadıoğlu “Hakkımda çıkan transfer haberlerinin bu kadar pozitif olması güzel ama ben transferle değil esas olarak Fenerbahçe ve bu sezonla ilgileniyorum. Ligde şampiyon olmak, kupayı kazanmak ve Avrupa’da performans göstermek istiyoruz. Ondan sonra da Avrupa Şampiyonası geliyor.” dedi.
Henüz küçük yaşlarda spor sevgisinin oluşmaya başladığını ifade eden Kadıoğlu “Çocukken tenise karşı da büyük bir yeteneğim vardı ve onu da üst düzeyde oynadım. Ülkenin her yerinde turnuvalara katıldım. Küçük bir çocuktum ve omzumda o büyük tenis çantalarından biriyle spor merkezine giderdim. Sonunda futbol ve tenis arasında bir seçim yapmak zorunda kaldım.” şeklinde konuştu.
Fenerbahçe’ye transferi ve ilk sezonu hakkında Kadıoğlu “Fenerbahçe transfer teklifi yaptığında aslında hemen fark ettim; ‘Bu eşsiz bir fırsat, bunu değerlendirmeliyim’ dedim. Phillip Cocu Fenerbahçe’de teknik direktördü ve bu doğal olarak bana ekstra cazip geldi. Ne yazık ki bu durum uzun sürmedi çünkü birkaç ay sonra kulüp onunla vedalaştı. Henüz ergenlik çağındaydım ve birden kendinizi Türkiye’nin en büyük kulüplerinden birinde, İstanbul gibi bir metropolde buluyorsunuz. İlk sezonumda tek bir maça çıktım, o da kupadaydı. Sadece bir maç. Bu benim futbola girişim hakkında yeterince şey söylüyor.” ifadelerini kullandı.
Az forma şansı bulduğu dönemde pes etmediğini ve fiziksel açıdan eksikliklerini görüp kendini geliştirmeye çalıştığını belirten Ferdi, şu an yıldızlaştığı pozisyonda Vitor Pereira etkisinden söz ederek “Portekizli bir teknik direktörümüz vardı; Vitor Pereira. Üç savunma oyuncusu ve iki kanat bekiyle oynamaya başladı. Beni kanat bek pozisyonunda denedi ve aslında işler bir anda oldukça iyi gitti. Elbette buna gerçekten alışmam gerekti ama gittikçe daha iyi olduğumu hissettim. Bu rolde defansif olarak var olmanız gerekiyor ama topa sahip olduğunuzda hücum etmek için ileri de çıkabiliyorsunuz. Bu kombinasyonu hemen sevdim.” dedi.
Ferdi daha sonra bu pozisyonun kendisi için vazgeçilmez haline geldiğini, Pereira sonrası gelen hocaların da aynı pozisyonda kendisini değerlendirdiğini “Pereira’dan sonraki teknik direktörler benim 4-3-3 sisteminde kanat savunucusu olarak da takım için önemli olabileceğimi gördüler. Bu gerçekten de büyük bir değişimdi çünkü birkaç yıl öncesine kadar bunun mümkün olduğunu düşünmüyordum. Ancak bu sadece futbolda işlerin garipleşebileceğini gösteriyor. Ayrıca topu alıp hemen ardından hücumda faydalı olup olamayacağımı görmek bana gerçek bir heyecan veriyor.” sözleriyle anlattı.
Ferdi bu sezon sol kanatta Dusan Tadic’le yakaladığı uyumu “Dusan Tadic sol kanat oyuncusu olarak önümde oynuyor. Bu sezon futbol oynamak harika, birlikte iyi bir uyum yakaladık. Birbirimizle sık sık Felemenkçe konuşuyoruz, özellikle sahada birbirinizi hızlı bir şekilde anlayabilmeniz gerekiyor, o yüzden bu şekilde iletişim kurmak güzel. Dusan inanılmaz bir futbolcu, çok güçlü ve iyi, gerçekten bir lider ve futbol açısından topu tutma konusunda iyi, bu da birlikte tehlikeli olmak için sık sık bağlantı kurabileceğim anlamına geliyor.” sözleriyle açıkladı.
Milli takım tercihi sürecinde yaşananları anlatan genç yıldız “Bir noktada üç ülke seçebilirdim: Türkiye, Kanada ve tabii ki Hollanda. Bir genç olarak, Hollanda Ümit Milli Takımı’nda Erwin van de Looi yönetiminde forvet olarak oynamadan önce Hollanda’nın beş farklı genç milli takımında oynadım. Hangi milli takımı seçeceğimi çok düşündüm ve çevremdeki insanlarla da bu konuyu konuştum. Her iki ülke de benim için çok değerli. Final turnuvalarında hem Türkiye’yi hem de Hollanda’yı destekliyordum. Sadece kim oynaması gerekiyorsa o oynardı ve genellikle ikisinden biri orada olmazdı, bu da işimi kolaylaştırırdı. Ama şimdi seçim yapmak zorundaydım ve sonunda Türkiye’yi tercih ettim. Bundan bir an bile pişmanlık duymadım. İyi hissettiriyor ve Türk milli takımıyla şimdiden birçok harika an yaşadım. Önümüzdeki yaz Almanya’da düzenlenecek olan Avrupa Şampiyonası ise en önemli anlardan biri olacak. Bunu dört gözle bekliyorum.” ifadelerini kullandı.
2024 hedeflerinden de söz eden Ferdi “Bazen şunu fark ediyorum: Yaşadığım şey normal değil. Burada, Fenerbahçe gibi böylesine büyük bir kulüpte ve bu kadar çok taraftarın önünde oynadığım için kendimi ayrıcalıklı hissediyorum ama aynı zamanda daha da iyi olma ve daha fazla güzellik yaşama dürtüsü hissediyorum. 2024’te hedefim bu.” diyerek sözlerini noktaladı.