Konkordato dalgası: Buzdağının henüz ucunu gördük
Faiz konusunda gözler Merkez Bankası'nın 22 Haziran'daki toplantısına çevrildi. Bank of America ve Goldman Sachs'ın politika faizinde yılsonu yüzde 40 tahmininin ardından JPMorgan ve Deutsche Bank'tan yüzde 25 rakamı geldi.
Faiz konusunda gözler Merkez Bankası’nın 22 Haziran’da yapılacak olan Para Politikası Kurulu toplantısına çevrildi. Toplantı sonrası Merkez Bankası Başkanı Hafize Gaye Erkan tarafından açıklanacak olan faiz kararıyla ilgili yabancı banka ve finans kuruluşlarının tahminleri, yükseleceği yönünde. Bank of America ve Goldman Sachs’ın geçen hafta politika faizinin yılsonunda yüzde 40’a çıkması gerektiği açıklamasının ardından JPMorgan ve Deutsche Bank’tan da yüzde 30 tahmini geldi.
Reuters’ta yer alan habere göre JPMorgan ekonomistleri, müşterilerine gönderdikleri notta, “Politika faizinin 22 Haziran toplantısında veya belki de daha önce mevcut yüzde 8,5 seviyesinden yüzde 25’e yükseltilmesi ve bununla birlikte ihtiyaç olması halinde daha küçük artışların yapılabileceğine işaret eden bir yönlendirme metni yayımlanması olasılıklar dahilinde” denildi. Bankanın notunda ayrıca “Yüzde 30 olan yıl sonu politika faizi tahminimizde değişikliğe gitmiyoruz” ifadeleri yer aldı. JPMorgan, kredi koşullarındaki sıkılaşma nedeniyle bu yılın ikinci yarısında Türkiye’nin resesyona gireceği tahminin de de bulundu.
Deutsche Bank Türk ekonomisine ilişkin yayımladığı raporda yeni kabine ve kritik kurumlardaki atamalar sonrası daha ılımlı ve ortodoks para politikası karışımına dönülebileceği tahminini paylaştı. Notta “TL’deki hızlı değer kaybı, ilk anda büyük bir faiz artırımını gerektiriyor” ifadesi yer aldı.
Kurum ekonomistleri, raporda “Hazine ve Maliye Bakanı Mehmet Şimşek ortodoks ekonomi politikalarına açık ve atanması piyasalar tarafından olumlu karşılandı. Bunun yanı sıra Merkez Bankası Başkanlığı’na atanan Hafize Gaye Erkan’ın finans sektöründeki geçmiş deneyimi, daha ortodoks politikaya dönüş olacağına dair beklentileri artırdı” ifadesine yer verdi.
Raporda bankanın agresif ancak aşırı olmayacağı belirtilerek, “Bu noktada tam bir değerlendirme yapmak zor ancak TL’deki hızlı değer kaybı, ilk anda büyük bir faiz artırımını gerektiriyor. Diğer yandan hükümetin kredi büyümesinde çöküşe neden olmamak için bir denge sağlaması gerekiyor. Politika faizi ilk seferde yüzde 25’e yükseltilebilir veya haziran ve temmuzda üst üste artırım olabilir. İkinci senaryoda önce yüzde 18-20 civarına, temmuzda da yüzde 25 seviyesine yükselebilir. Bu artışın son olup olmayacağı soru işareti ve TL’nin hareketi ile portföy akışlarına bağlı olacak. Faizin yüzde 30’un üzerine çıkması ihtimalini de dışlamıyoruz” tahminine yer verildi.
Societe Generale ise Türkiye ile ilgili yeni analizinde politika faizinin yüzde 15’e yükseltileceğini öngördü.