İmamoğlu’nun kapıyı gösterdiği Köksal pasif savunmaya geçti
Yerel seçim Türkiye'de tam anlamıyla bir siyasi deprem anlamına geldi. Cumhuriyet Halk Partisi bir bakışa göre 1977, bir bakışa göre 1989'dan beri ilk kez bir seçimi birinci tamamladı. Ak Parti ve Tayyip Erdoğan 22 yıl sonra ilk kez seçim kaybetti.
Türkiye pazar günü ciddi bir siyasi deprem yaşadı. 31 Mart yerel seçimleri 22 yıllık AK Parti iktidarında çok sayıda ilki barındırması bakımından siyaset tarihinde özel bir yer işgal edecek.
CHP’nin bir bakış açısına göre 47 yıldır (1977’den beri), bir bakış açısına göre 35 yıldır (1989’daki SHP zaferinden beri) ilk kez bir seçimde birinci parti olması seçimin en önemli sonuç notlarından biri oldu. 5 Haziran 1977’deki genel seçimlerde Bülent Ecevit liderliğindeki CHP oyların yüzde 41.38’ini alarak seçimden iktidar olarak çıkmıştı. Bu oy oranı CHP’nin rekoru olarak tarihe geçmiş durumda. 1989’daki yerel seçimde ise Erdal İnönü liderliğindeki SHP yüzde 28 oyla birinci çıkmıştı.
31 Mart 2024 yerel seçimlerindeki oy oranını genel seçimle karşılaştırabilmemizin sebebi oy kullanma biçimi. Dün büyükşehirlerde muhtar seçimi dahil dört ayrı pusulaya damga bastık. Büyükşehir olmayan yerlerde ise üç pusula vardı.
Bu pusulalar içinde sadece birinde parti amblemine mühür bastık, o da büyükşehirlerde belediye meclisi, büyükşehir olmayan yerlerde ise il genel meclisi seçimi içindi. Yerel seçim yerel özelliklerin ve aday isimlerinin önemli rol oynadığı bir seçim olduğu için bu seçimin sonucunu bir milletvekili genel seçimiyle kıyaslamanın en güvenilir yolu işte bu belediye meclisi seçiminde verilen oylara bakmak.
30 büyükşehir belediye meclisi ve 51 il genel meclisi oylarının toplamı hesaplandığında CHP’nin seçimden yüzde 34.4 oyla birinci parti olarak çıktığı görülüyor. AK Parti’nin 32,43 ile ikinci olduğunu görüyoruz. Yeniden Refah’ın ise yüzde 7’ye varan oyuyla Türkiye’nin an itibariyle üçüncü partisi olması da bu seçimin ilklerinden biri (ayrıntılı haberi bu linkten okuyabilirsiniz).
Bununla birlikte dün gece birçok televizyonun belediye başkanlarına verilen oyların toplamını seçimin genel parti verisi olarak aldığını gördük. Başkanlara verilen oylarda da CHP’nin 37.44’e 35.70’lik bir üstünlük sağladığını görüyoruz. Partiyi değerlendirmek için sağlıklı veri sayılmasa da CHP’nin nereden baksanız AK Parti’ye üstünlük sağladığını söylemek gerek.
Cumhur İttifakı ise Yeniden Refah da artık ittifaktan çıkınca 14 Mayıs seçimlerine göre 10 puanın üstünde oy kaybı yaşamış oldu.
AK Parti Türkiye’nin 81 ilinde de 2019 yerel seçimlerine göre oyunu düşürdü. Ak Parti 2019’da Türkiye genelinde yüzde 44.33 oy almıştı.
CHP bakımından ise haritanın renkleri 2019’a göre çok daha fazla kırmızıya dönmesi (aşağıda) dikkat çekici. CHP 2019 seçimlerinde yüzde 30,11 oranında oy almıştı.
Kazanılan başkanlık sayısında da 15 büyükşehir, 25 il, 311 ilçe belediyesi ile CHP’nin AK Partinin önünde olduğu dikkat çekiyor. AK Parti bu seçimde 12 büyükşehir, 12 büyükşehir olmayan il merkezi, 351 ilçe belediyesi kazandı. Geçen seçimle kıyaslandığında (aşağıdaki tablo) CHP’nin tüm alanlarda belediye sayısını artırdığı (ayrıntılı haberi bu linkte), AK Parti’nin ise her alanda düştüğü (ayrıntılı haber bu linkte) görülüyor.
Bir diğer not da CHP’nin Manisa, Kütahya, Afyon, Uşak’ta tarihinde ilk kez ipi önde göğüslemesi.
MHP’nin ise sekiz il merkezinde seçim kazanarak tarihinde ilk kez bu kadar yüksek sayıya ulaşması dikkat çekiyor (Ayrıntılı haber için tıklayın). MHP dört ilde AK Parti ile yarışarak ipi önde göğüsledi.
Genel seçimlerde dördüncü parti konumunda olan İYİ Partinin Türkiye genelinde parti olarak aldığı oy yüzde 3.7’de kaldı.
Seçimin başka bir notu ise eski Millet İttifakı bileşenleri olan DEVA, Gelecek Partisi, Saadet Partisi ve Demokrat Parti’nin toplamda yüzde 1’in az üstünde oy alması. Bu dört partinin Meclis’te 38 milletvekili var (ayrıntılı haberi için tıklayın).