Hindistan 2027’ye kadar en büyük 3. ekonomi olmayı hedefliyor
ABD'nin BMGK'ya sunduğu Gazze'de ateşkes tasarısının kabulünün ardından Washington Hamas'a baskının dozunu artırdı. Örgüt yaptığı açıklamada ABD'yi Gazze'de "soykırıma ortak olmakla" suçlarken bu atmosferin ateşkesi zora soktuğu da bir gerçek.
Amerika Birleşik Devletleri’nin (ABD) Birleşmiş Milletler Güvenlik Konseyi’ne (BMGK) sunduğu Gazze’de ateşkes talep eden tasarı 15 üyenin 14’ünün oyunu alarak kabul görmüştü. Sadece Rusya’nın çekimser kaldığı karar İsrail ve Hamas’a “gecikmeksizin ve koşulsuz olarak şartlarını tam uygulama” çağrısı yapıyor.
Hamas buna bazı değişiklikler talep ederek yanıt verdi. ABD de yanıtı değerlendirdiğini söyledi. Cevabın ABD’nin istediği gibi açık bir kabulden uzak olduğu, ancak sekiz aydır devam eden savaşın durdurulması için müzakereleri canlı tuttuğu görüldü.
ABD ile birlikte kilit arabulucular olan Katar ve Mısır dışişleri bakanlıkları Hamas’ın yanıtını aldıklarını doğruladı ve bu yanıtı incelediklerini açıkladı. Beyaz Saray Ulusal Güvenlik Sözcüsü John Kirby Washington’da gazetecilere “Hamas’ın Katar ve Mısır’a ilettiği bu yanıtı aldık ve şu an değerlendiriyoruz” dedi.
Hamas Sözcüsü Cihad Taha örgütün yanıtının “ateşkes, geri çekilme, Gazze’nin yeniden inşası ve esir değişimini teyit eden değişiklikler” içerdiğini aktardı. Taha başka ayrıntı vermedi.
Ancak Hamas yetkilileri anlaşmanın ana hatlarını desteklemekle birlikte İsrail’in anlaşmanın şartlarını, özellikle de militanların elindeki tüm rehinelerin serbest bırakılması karşılığında çatışmaların nihai olarak kalıcı şekilde sona erdirilmesi ve İsrail’in Gazze’den tamamen çekilmesini öngören hükümleri uygulayıp uygulamayacağı konusunda endişeli olduklarını ifade etti.
ABD İsrail’in öneriyi kabul ettiğini açıklarken Başbakan Binyamin Netanyahu çelişkili sinyaller verip Hamas’ı yok etme hedefine ulaşana kadar İsrail’in durmayacağını söylemişti.
ABD Dışişleri Bakanı Antony Blinken Hamas’ın 7 Ekim’de İsrail’in güneyine düzenlediği saldırının İsrail’in Gazze’deki işgal harekatının fitilini ateşlemesinden bu yana sekizinci ziyaretini gerçekleştirdiği bölgede bu hafta anlaşmayı kabul ettirmeye çalışıyor. ABD’li bakan BM Güvenlik Konseyi’nin Gazze lehine oy kullanmasının dünyanın planı desteklediğini “olabildiğince açık şekilde” ortaya koyduğunu söyleyerek Hamas’a öneriyi kabul etmesi için baskı yapmaya devam etti.
Hamas’ın cevabını açıklamasından saatler önce İsrailli yetkililerle görüştükten sonra Tel Aviv’de gazetecilere konuşan Blinken “Bir oy dışında herkesin oyu tamam, o da Hamas’ınki” dedi. Ppazartesi günü geç saatlerde bir araya geldiklerinde Netanyahu’nun öneriye bağlılığını bir kez daha teyit ettiğini de söyledi.
Hamas ve küçük İslami Cihad grubu Katar ve Mısır’a cevaplarını sunduklarını duyurdukları ortak açıklamada “Orta yolu bulmak için olumlu bir şekilde anlaşmaya” hazır olduklarını ve önceliklerinin savaşı “tamamen durdurmak” olduğunu belirttiler. Üst düzey Hamas yetkilisi Usame Hamdan Lübnan’ın Al-Mayadeen televizyonuna grubun “arabuluculara teklifle ilgili bazı görüşler sunduğunu” söyledi.
Hamas’tan yapılan bir diğer açıklamada “Blinken’in İsrail’i temize çıkarmaya çalışması ve bir anlaşmaya varılmasını engellemekten Hamas’ı sorumlu tuttuğu şeklindeki tutumu, ülkesinin soykırım savaşına suç ortaklığı politikasının bir devamıdır” dendi.
Açıklamada Hamas’ın “sunulan öneriyi, ateşkes anlaşmasına varılması ve esirlerin serbest bırakılması yönündeki tüm önerileri olumlu bir şekilde ve ulusal sorumlulukla ele aldığı” ifade edildi. “Dünyanın BMGK kararına ilişkin Netanyahu ve hükümetinden herhangi bir memnuniyet ifadesi duymadığı” belirtilen açıklamada “İsrail’in ABD Başkanı Joe Biden’ın önerisiyle açıkça çelişerek Gazze’de herhangi bir kalıcı ateşkesi reddetmeye devam ettiği” vurgulandı.
Öneri, İsrail’in Gazze’ye yönelik bombardıman ve kara saldırılarının Filistinli sağlık yetkililerine göre 37 binden fazla sivili öldürdüğü ve 2.3 milyonluk nüfusun yaklaşık yüzde 80’ini evlerinden ettiği 8 aylık çatışmayı sona erdirme umutlarını artırdı. İsrail’in kısıtlamaları ve devam eden çatışmalar, izole kıyı bölgesine insani yardım ulaştırma çabalarını engelleyerek kıtlığı da körükledi.
İsrail, Hamas ve diğer militanların 7 Ekim’de İsrail’e saldırarak çoğu sivil 1200 kişiyi öldürmesi ve yaklaşık 250 kişiyi rehin almasının ardından Hamas’ı ortadan kaldırma sözü vererek saldırılarını başlattı. Geçen yıl bir hafta süren ateşkes sırasında İsrail tarafından hapsedilen Filistinliler karşılığında 100’den fazla rehine serbest bırakılmıştı.
Salı günü daha sonra Blinken Ürdün’de Gazze’ye yardım konferansına katıldı ve burada Gazze’deki ve daha geniş bölgedeki Filistinliler için 400 milyon doların üzerinde ek yardım yapıldığını ve son sekiz ayda toplam ABD yardımının 674 milyon doların üzerine çıktığını açıkladı.
BM Genel Sekreteri Antonio Guterres oturumda yaptığı konuşmada İsrail’in Mayıs ayı başında bölgenin güneyindeki Refah kentine saldırı başlatmasından bu yana Gazze’de dağıtılmak üzere Birleşmiş Milletler’e (BM) akan yardım miktarının üçte iki oranında azaldığını söyledi.
Tüm sınır kapılarının açılması çağrısında bulunan Guterres “Gazze’deki katliam ve ölümlerin hızı ve boyutunun” 2017’de BM’nin başına geçtiğinden bu yana gördüğü her şeyin ötesinde olduğunu söyledi.
Ayrı bir gelişme olarak BM insan hakları ofisi İsrail güçlerinin ve Filistinli militanların hafta sonu dört rehinenin kurtarıldığı ölümcül İsrail baskını sırasında savaş suçu işlemiş olabileceklerini söyledi. Gazze’deki Sağlık Bakanlığı’na göre operasyonda en az 274 Filistinli öldürüldü.
Pazartesi günü Kahire’de bulunan Blinken’ın Katar’ı da ziyaret etmesi ve burada yapılacak görüşmelerde bir anlaşmaya varılması için atılacak adımların ele alınması bekleniyordu.
ABD Başkanı Joe Biden tarafından geçen ay açıklanan teklif, ilk altı haftalık ateşkes ve Filistinli tutuklular karşılığında bazı rehinelerin serbest bırakılmasıyla başlayacak üç aşamalı bir plan öngörüyor. İsrail güçleri nüfusun yoğun olduğu bölgelerden çekilecek ve Filistinli sivillerin evlerine dönmelerine izin verilecek. Hamas’ın elinde halen 120 civarında rehine bulunuyor ve bunların üçte birinin öldüğüne inanılıyor.
Birinci aşama aynı zamanda insani yardımın “Gazze Şeridi’nin tamamına” güvenli bir şekilde dağıtılmasını gerektiriyor ki Biden bunun her gün 600 kamyon yardımın Gazze’ye girmesine yol açacağını söyledi.
Aynı zamanda “Gazze’de bulunan diğer tüm rehinelerin serbest bırakılması ve İsrail güçlerinin Gazze’den tamamen çekilmesi karşılığında düşmanlıkların kalıcı olarak sona erdirilmesini” öngören ikinci aşama için müzakereler başlatılacak.
Üçüncü aşama ise “Gazze için çok yıllı büyük bir yeniden inşa planının başlatılması ve Gazze’de ölen rehinelerin kalıntılarının ailelerine iade edilmesini” öngörüyor.
Hamas geçen ay İsrail tarafından reddedilen benzer bir öneriyi kabul etmişti. Biden bu teklifi İsrail’in önerisi olarak sunmuş ancak Netanyahu, ABD Başkanı tarafından atlanan kısımlar olduğunu söyleyerek teklifin önemli yönlerine kamuoyu önünde itiraz etmişti.
Çelişkili sinyaller Netanyahu’nun siyasi ikilemini yansıtıyor gibi görünüyor. Koalisyondaki aşırı sağcı müttefikleri öneriyi reddetti ve Hamas’ı yok etmeden savaşı bitirmesi halinde hükümeti düşürmekle tehdit etti.
Kalıcı bir ateşkes ve İsrail güçlerinin Gazze’den çekilmesi muhtemelen Hamas’ın bölgenin kontrolünü elinde tutmasına ve askeri yeteneklerini yeniden inşa etmesine izin verecektir.
Ancak Netanyahu da rehineleri geri getirecek bir anlaşmayı kabul etmesi için artan bir baskı altında. Aralarında rehinelerin ailelerinin de bulunduğu binlerce İsrailli ABD destekli plan lehine gösteriler düzenledi.
Birinci aşamadan ikinci aşamaya geçiş bir tıkanma noktası gibi görünüyor. Hamas İsrail’in savaşı yeniden başlatmayacağına dair güvence isterken, İsrail de ikinci aşamaya ilişkin müzakerelerin uzamasının ateşkesi süresiz olarak uzatmamasını ve rehineleri esaret altında bırakmamasını istiyor.
Blinken önerinin acil bir ateşkes getireceğini ve tarafları kalıcı bir ateşkes için müzakere etme taahhüdünde bulunacağını söyledi. ABD’li bakan “Hemen gerçekleşecek olan ateşkes yürürlükte kalacak ve bu da herkes için açıkça iyi olacak. Sonrasını göreceğiz” dedi.