ENKA Açıkhava sezonu konser ve film gösterimleriyle açıyor
Bu yıl ilki düzenlenen Ahmet Say Müzik Ve Edebiyat Ödülleri'nin kazananları açıklandı. 11 Ekim'de MEB Şura Salonu'nda düzenlenecek törende şair Ahmet Telli ve piyanist Can Çakmur'a ödülleri takdim edilecek.
Türkiye’nin önemli sanat eleştirmeni ve yazarlarından Ahmet Say adına düzenlenen ödüllerin sahipleri açıklandı. 11 Ekim’de MEB Şura Salonu’nda düzenlenecek ödül töreninde Ahmet Say Müzik ve Edebiyat Ödülleri sahiplerine takdim edilecek. Edebiyat dalında şair Ahmet Telli, müzik dalındaysa genç piyanist Can Çakmur ödüle lâyık görüldü. Ödül gecesinde Can Çakmur bir piyano resitali de sahneleyecek.
Fazıl Say, Görgün Taner, Kadir Dursun, Bülent Evcil ve Çağatay Akyol’dan oluşan müzik alanı seçici kurulu yayınlanan gerekçeli kararda ödüle neden Can Çakmur’u lâyık gördüklerini şöyle açıkladı: “Piyanist Can Çakmur çok önemli yarışmalarda kazandığı birincilik ödülleri, dünyanın her yerinde başlayan konser kariyeriyle, yaptığı albümlerin büyük yankı yaratması ve özel ödüller kazanmasıyla genç nesil müzisyenlerimiz arasında dünyada ve ülkemizde çok parlak bir noktaya ulaştı.
Can Çakmur derin bir sanatçı, konser hayatının yanı sıra genç yaşına rağmen akademisyenlik de yapıyor. Can Çakmur Londra’da profesör aynı zamanda. Ahmet Say’ın da çocukluk yıllarından itibaren merak ve sevgi ile takip ettiği çok üretken, çok çalışkan ve Türkiye için çok değerli bir müzisyen Can Çakmur. Ahmet Say Müzik Ödülü’nün ilkini ona vermeyi müzik jürimiz oy birliği ve büyük mutlulukla istedi. Onur duyarak değerlendirip bu sonuca vardık. İyi ki varsın Can Çakmur.”
Aydın Çubukçu, Ali Cengizkan, Oğuz Demiralp, Yekta Kopan ve Fahri Özdemir’den oluşan edebiyat alanı seçici kurulu Ahmet Telli’yi ödüle layık görürken gerekçeli kararını şu sözlerle açıkladı: “Ahmet Telli’nin şair olarak gerçek çıkışı Ahmet Say’ın Ankara’da yayınlandığı dönemin en etkin dergilerinden Türkiye Yazıları ile olmuştu. Mart 1983’te, tam da 1980 darbesi sonrası cuntanın en baskıcı döneminde yayınlanan 72. sayı Ahmet Telli şiirine ayrılmıştı. Gerçek ve has bir şairi saptamakta Ahmet Say’ın sergilediği bu erken uzak görüşlülük, her ikisinin de zorbalığa karşı ezilenlerden yana tavrı ile örtüşür: İkisi de kardeştir! Şiirinin referanslarını özgürlük, adalet ve vicdan olarak belirleyen Ahmet Telli, özgürlüğü evrensel, adaleti toplumsal ve sınıfsal, vicdanı bireysel olarak düşünür ve öyle özümser. Hayat ile geçişmiş duygu-düşünce-imgelem diyalektiği onun etik ve estetik kavrayışını betimlerken bu edim okuruna ‘hayır’ diyebilme cesaretini de hatırlatır. Bu cesareti kendinden öncekilerden devraldığı bir miras olarak düşünür. Bu olgunun farkındalığı bağlamında, gerçekle kendi arasına koyduğu eleştirel mesafeyi dönüştürücü, onarıcı bir hayatla bütünleştirdiği görülür.
Bugün Seçici Kurulumuz ‘Belki yine gelirim, sesime ses veren olursa bir gün’ diyen, 60 yıla yaklaşan dev şiir geçmişiyle “Buradayım Sözümde” diyen Ahmet Telli’ye Edebiyat alanında ilk Ahmet Say Ödülü’nü oybirliği ile sunmanın onurunu yaşamaktadır.”