Narin soruşturması tamamlandı: Dört sanık için ağırlaştırılmış müebbet talebi
İki cinayet haberi güne damga vurdu. İlk olay 2022’de yaşanmıştı, ikicisi ise 2023 yılında. Ancak sanıklar dün (16 Şubat 2024) hakim karşısına çıkıp konuştu. Biri baltayla kafasını parçaladı, diğeri ise cinsel organını kesti.
Bir gün içinde üçüncü sayfa haberlerine manşet olacak, iki cinayet haberi geldi. İlk cinayet, 2022 yılında Zonguldak’ın Çaycuma ilçesinde yaşanmıştı. 28 yaşındaki Fikret Canbaz, köylüsü 78 yaşındaki Ali Genç’i kafasına 7 kez keserle vurarak öldürdü. İkinci cinayet, Kocaeli’nin Karamürsel ilçesinde meydana geldi; 30 yaşındaki Emre T. abisi 32 yaşındaki Murat Can T.’yi uykudayken boğazını ve cinsel organını keserek öldürdü.
Kan donduran bu iki cinayet haberini haber toplantısında birleştirip mi verelim yoksa ayı ayrı mı yapalım diye tartıştık. Aynı güne denk gelen iki cinayeti birlikte anlatmaya karar verdik.
İlk cinayetten başlayalım.
Kocaeli’nde 4 Temmuz Mahallesi 204. Cadde üzerinde yer alan 4 katlı binanın 4. katından 22 Nisan 2023’de meydana gelen olayda, iddiaya göre Emre T., abisi Murat Can T.’yi (32) uykuda bıçaklayarak öldürdü, daha sonra da evden kaçtı.
Evden yaklaşık 1 kilometre uzaklaşan Emre T., şüpheli tavırları ve elindeki bıçakla, devriye gezen polis ekiplerinin dikkatini çekti. Kendisini durduran polis ekiplerine “Abimi öldürdüm” diyerek cinayeti itiraf eden Emre T. gözaltına alındı. Murat Can T.’nin olay yerinde hayatını kaybettiği tespit edildi. Emre T’nın ağabeyinin boğazını ve cinsel organını kestiği de ortaya çıktı.
Emre T.’nin Kocaeli 1. Ağır Ceza Mahkemesi’nde “Abiyi canavarca hisle eziyet çektirerek öldürme” suçundan yargılanmasına başlandı. Duruşmaya tutuklu sanık Emre T., avukatı ve babası N.T. katıldı. Savunması için söz hakkı verilen Emre T., “Savunma yapmayacağım. Savcılıkta savunma yaptım. Savcılıkta söylediklerim, abimin bana yaptıkları onda biri kadardır” dedi.
Mahkeme başkanının, “Anlatmazsan durum senin aleyhine olur” demesi üzerine sanık, “Bu saatten sonra benim için fark etmez. İndirim almak için mücadele vermeyeceğim. İnsan kardeşini taciz eder mi? Hep sustum. Ben küçükken yatakta pantolonumu indirdi. Beni arkamdan taciz edeceği sırada annem ağlama seslerine yanımıza geldi. Bize kızdı ve tekrar aynı yatağa yatırdı. Bu durumu şu ana kadar anlatamadım, hep sustum” diye konuştu.
Psikolojik tedavi görüp görmediği sorulan sanık Emre T., “Psikolojik tedavi görmüyorum. Beni sakinleştiren tek şey uyuşturucuydu. Cinsel olay bir tanedir ancak abimin beni dövdüğü, tehdit ettiği zamanlar da vardır. Sebepsiz yere kimse ağabeyini öldürmez. Olaydan bir gün önce babama maruz kaldığım cinsel olayı anlattım. O gece ailecek kaldığımız eve gitmedim. Olayları babama anlattığım sırada gömleğimi yırtmıştım, sabah üstümü değiştirmek için eve gittiğimde ağabeyim bana, ‘Babama ne anlattın şerefsiz’ dedi. Sonrasında yaşananları hatırlamıyorum. Sonrası aklıma parça parça geliyor ancak hatırlamak istemiyorum” ifadelerini kullandı.
Mahkeme başkanın, “Abinin cinsel organını kesmenin anlamı var mıydı?” sorusunu ise sanık, “Bilmiyorum, kontrol bende değildi. Bıçak benim elimdeydi ama kontrol bende değildi” diye yanıtladı.
Olaya ilişkin dinlenen baba N.T., “Olay gününe kadar oğullarım arasında birbirini öldürecek kadar husumet yoktu. Murat’ın Emre’yi dövdüğünü görmedim ancak tartışırken gördüm. Emre eve gelmediği için olaydan bir gece önce onu restorana götürdüm, birlikte alkol aldık. Emre bana, ‘Abim bana 9 yaşımda cinsel istismar teşebbüsünde bulundu’ dedi. Ben de ona, ’30 yaşına gelmişsin, neden şimdi söylüyorsun?’ dedim. Restorandan çıktıktan sonra Emre ile Murat’ı yüzleştirmek istedim ancak Emre eve gelmedi. Olay günü 08.30 gibi evden çıktım. Ben çıktıktan sonra eve Emre gelmiş ve olay yaşanmış. Olay yaşandığında kimse evde yoktu. Eşim annesindeydi, küçük oğlum da askerdeydi. Emre herhangi psikolojik tedavi görmedi. Murat ve Emre uyuşturucu madde kullanırdı. Şikayetçi değilim, diyecek bir şeyim yok. Karar sizin. Eşim olaydan 39 gün sonra rahmetli oldu” diye konuştu.
Tanık olarak dinlenen sanığın kuzeni H.T., “Aynı apartmanda ikamet ederiz. Sanık ve maktulün uyuşturucu içmelerine şahit olmadım. Emre ve Murat’ın ailemize karşı saygısızlıklarını görmedim. Kardeş arasında tartışmalarına şahit olmadım. Olay anında kendi evimdeyim, uyuyordum. Olay olduktan sonra aşağıya indim ve Murat’ın vefat ettiğini gördüm. Olay anında herhangi gürültü duymadım” şeklinde konuştu.
Cumhuriyet savcısı mütalaasında, sanığın ağabeyine karşı işlemiş olduğu “canavarca hisle eziyet çektirerek tasarlayarak kasten öldürme suçundan” ağırlaştırılmış müebbet hapisle cezalandırılmasını talep etti.
Mahkeme heyeti, avukatın talebi üzerine sanığın İstanbul İhtisas Dairesine sevkinin sağlanarak, ceza ehliyetinin olup olmadığı yönünde rapor alınmasına ve tutukluluk halinin devamına karar vererek, duruşmayı erteledi.
Zonguldak’ın Çaycuma ilçesi Temenler köyünde 5 Temmuz 2022’de korkunç cinayet meydana geldi. Almanya’dan iznini geçirmek için köyüne gelen E.P., evde dedesi Ali Genç’i hareketsiz bulup 112 Acil’i arayarak ihbarda bulundu. Haber verilmesiyle olay yerine gelen ekipler Ali Genç’in, başına sert bir cisimle vurularak öldürüldüğünü belirledi. Gözaltına alınan torun E.P., dedesini öldürdüğü iddiasıyla tutuklandı. Olay yerinde incelemede bulunan jandarma ekipleri, sahipsiz bir çift ayakkabının kime ait olduğunu belirlemeye çalıştı. Jandarma ekipleri, ayrıca evden kıyafetler alındığını tespit etti. Çevredeki güvenlik kameralarını inceleyen ekipler, şüphelinin Fikret Canbaz olduğunu, ayağında evden aldığı ayakkabının bulunduğunu ve kendi ayakkabılarını da evde bıraktığını belirledi. Suçsuz olduğu anlaşılan E.P. serbest bırakıldı. Antalya’da, aynı yıl ağustos ayında polisin uyuşturucu bulunan bir eve yaptığı baskınla yakalanan Canbaz, Zonguldak’a getirilerek cinayet mahallinde keşif yaptırıldı ve çıkarıldığı mahkeme tarafından tutuklandı. Zonguldak Cumhuriyet Başsavcılığı hazırladığı iddianamede Canbaz hakkında ‘Canavarca hisle eziyet çektirerek tasarlayarak kasten öldürme’ suçundan ağırlaştırılmış müebbet hapis ‘Hırsızlık, konut dokunulmazlığını ihlal ve mala zarar verme’ suçlarından ise 18 yıla kadar hapis istemiyle dava açıldı. Canbaz’ın ifadelerinde kendisini azmettirdiğini öne sürdüğü, adli kontrol şartıyla serbest bırakılan O.K. hakkında da müşterek fail olduğu gerekçesiyle aynı suçlardan dava açıldı.
Sanıklar Zonguldak 1’inci Ağır Ceza Mahkemesi’nde ilk kez hakim karşısına çıktı. Duruşmada, tutuklu sanık Fikret Canbaz ve tutuksuz yargılanan O.K. ile Ali Genç’in oğlu Muhammet Genç ve taraf avukatları hazır bulundu. Fikret Canbaz’ın avukatı, müvekkilinin 10-12 yaşlarındayken Ali Genç tarafından cinsel istismara uğradığı için cinayeti işlediğini ve duruşmada küçük bir çocukmuş gibi ifade vereceğini belirterek, duruşmanın kapalı yapılmasını talep etti. Mahkeme heyeti, atılı suçların genel ahlakı veya kamu güvenliğini etkilemediği gerekçesiyle ‘kapalı duruşma’ talebini reddetti.
Önceki ifadelerinde ailesinin gerçeği bilmesinden korktuğu için yalan söylediğini öne süren Canbaz, “Ben ailemin maktulün beni taciz ettiğini öğrenmesinden korktum. Daha önceki ifadelerimde bu işi para için yapmış olduğumu söylemiştim. Ancak bu işi para için yapmadım. Para için yapsam şu anki ekonomik koşullarda önemli bir para olan bin 700 euro parayı alırdım. Bölgeyi çok iyi tanımam göz önünde bulundurulduğunda cesetten kurtulmam maktulü öldürebilmem kadar kolaydı. Benim tek pişmanlığım Allah’a bırakmadan kendim almamdır. Benim hayatımı mahvetti. 10 yaşımdan bu yana hayatımı mahveden bu adamdan neler çektiğimi bir ben bir Allah biliyor” dedi.
Nasıl cinsel istismara uğradığı sorulan Canbaz, “10 yaşlarındaydım Ali Genç’in evinin önünde oyun oynuyordum. Ali Genç yanıma geldi. Çocuk olmama rağmen dün gibi hatırlıyorum. Bana ne yaptığımı sordu, ben de oyun oynadığımı söyledim. Bana gel içeride oyna diyerek evin içine çağırdı. Bana sonrasında Almanya’dan getirdiği hediye ve çikolatalardan verdi. Benim mahrem yerlerime dokunmaya başladı. Çırılçıplak üzerimi soydu. Mahrem yerlerimi elledi. Bu durum 13-14 yaşına kadar devam etti. 15-16 yaşına geldiğimde bu adamın bana yaptığı şeylerin insanlık dışı olduğunu düşündüm. Yaptıkları kabusum olmaya başladı” diye konuştu.
Olay günü köye gittiğinde Ali Genç’in kendisini eve davet ettiğini öne süren Canbaz, “Bana tekrar eve gidelim diye teklifte bulundu. Beraber eve girdik karnımın aç olup olmadığını sordu. Ben gitmek istiyorum dedim. Benden üstümü çıkarmamı istedi, ellemeye başladı. Ben de ‘Ali amca beni bırak, ben büyüdüm’ dedim. Bırakmadı. Mutfaktaydık ben salona doğru yürüdüğümde kendisi arkamdan geldi. Salon kapısının önünde arbede oldu. Oradaki keserle başına vurdum. Uyuşturucu madde etkisi altındaydım kaç kere vurduğumu hatırlamıyorum. Ev kapısı kitli olduğu için yere düşen anahtarı aldım. Telefonu alma sebebim ambulansı aramaktı telefonu açamadığım için ambulansı arayamadım” dedi.
Mahkeme başkanı, Ali Genç’ten korktuğu için olay günü evden ayrılmadığını söyleyen Canbaz’a, ‘Boylu poslu adamsın niye korktun?’ diye sordu. Canbaz ise “Korkmamın sebebi çocukluğumda yaşadığım travmalardı, pişmanım” diye cevap verdi.
‘Öldürülen Ali Genç’in çocuklara yönelik cinsel eylemleri olduğunu öne süren Fikret Canbaz’ın avukatı, “Maktulün eşi ve çocukları kendisiyle ilişkiyi kesmişler. Sebebi ise özellikle küçük yaştaki çocuklara özellikle erkek çocuklara getirdiği çikolata ve oyuncaklarla çocukları ikna ederek cinsel hareketlerde bulunduğu eşi ve çocukları tarafından bilinmektedir. Bu sebeple ilişki ve irtibatı kesmişlerdir. Bu hususun mahkemede tespit edilmesini talep ederiz” diye konuştu. Duruşma, avukatların savunma beyanlarını ve delillerini bildirmeleri için ileri bir tarihe ertelenirken Fikret Canbaz’ın tutukluluk halinin devamına karar verildi.